HÜDA PAR Gaziantep İl Gençlik Kolları Başkanı Ubeydullah Çakır ve beraberindeki heyet, 28 Şubat sürecinde haksız ve suçsuz bir şekilde FETÖ'nün kumpasları sonucu ceza alan mahkumların ailelerini darbenin yıl dönümünde ziyaret etti.
28 Şubat döneminde İslami kimliğinden dolayı FETÖ ve 28 Şubat yargısı tarafından mahkûm edilerek müebbet hapis cezasına çarpıtılan Nuri Arslan'ın anne ve babasını ziyaret eden Çakır ve beraberindeki heyet, ailenin yaşadığı sıkıntıları dinledi.
Yaptıkları ziyaret ile ilgili İLKHA muhabirine açıklamalarda bulunan Çakır, 28 Şubat mağduru ailelerin çok zorluklar yaşadığını ve bu zulmün son bulması için yeniden yargılanma yolunun açılmasını istedi.
Çakır, "18 yıldır çocukları cezaevinde olan bu ailenin anlattıkları gerçekten de vicdanı olan insanların kaldırmayacağı çok ağır bir vebaldir. Rabbim bu ailelere sabırlar versin ve çocuklarını ise inşallah en kısa zamanda özgürlüklerine kavuşturmayı nasip etsin. İnşallah bu zulüm son bulur." dedi.
28 Şubat mağduriyetlerin devam ettiğine dikkat çeken Çakır, hükümete seslenerek bu zulmün son bulması için yeniden yargılanma yolunun açılmasını ve gerçekten vicdan sahibi olanların buna artık sessiz kalmaması gerektiğini vurguladı.
Yöneticilerin Müslümanları görmezden geldiklerini söyleyen Çakır, "Bu ağabeylerimiz tam 20-25 yıldır çocuklarından ve ailelerinden hep uzak kaldılar ve hep bunun özlemi ile yaşadılar. Bu kadar zaman geçmesine, FETÖ'nün kurduğu kumpasları ve iftiraları ortaya çıkmasına, Ergenekon ve Balyozcular bile dışarı çıkmasına rağmen maalesef Yusufi ağabeylerimize göz yumuluyor. Eğer bizler bugün susarsak bunun hesabını Allah'a veremeyiz. Biz şu anki yöneticilerden de af değil yeniden yargılama istiyoruz. Biz bu insanların dosyalarının yeniden açılmasını, incelenmesini istiyoruz. FETÖ'nün kurduğu kumpaslarla, hakim ve savcılarının verdiği cezalarla içeriye giren bu insanlar halen cezaevindedir. Devletin bu insanların sıkıntısını dile getirmesi lazım ve hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisi 5 yıl, 10 yıl ve 15 yıl cezaevinde olanların olduğunu söylemişti. Fakat bununla ilgili herhangi bir adım atılmadı." ifadelerini kullandı.
Oğlunun, İslami kimliğinden dolayı 28 Şubat sürecinde cezaevine konulduğunu, 18 yıldır hastalıklarına rağmen haksız bir şekilde cezaevinde tutuklu olduğunu belirten Nuri Arslan'nın babası Murat Arslan, oğlunun haksız ve hukuksuzca cezalandırıldığını, sadece adalet istediklerini söyledi.
"Eğer adalet olsaydı bizim bu sesimize kulak verirlerdi"
28 Şubat sürecinde oğluna ceza veren hâkim, savcı ve polislerin FETÖ'cü olduğuna dikkat çeken baba Arslan, şunları söyledi:
"Benim oğlum camiye gidiyordu, namazını kılıyordu, Kur'an-ı Kerim'ini okuyordu. İşinde gücünde olan biriydi, inşaatlarda çalışıyordu. Oğlumun bu durumu karşısında ben çok üzülüyorum. Oğlumun derdinden artık ben çökmüşüm. Hiç kimse bizim durumumuzu sormuyor. FETÖ'nün hakim ve savcıları o dönem benim oğluma ceza verip cezaevine koydular. Benim oğlum 'Bize o dönem ceza veren FETÖ'nün hakim ve savcıları şu an onlar da cezaevindeler' diyor. Devlet bunu bilmiyor mu? Eğer Müslümanlık, adalet, şefkat olsaydı bizim bu sesimize kulak verirlerdi. 'Biz adaletli bir devletiz' diyorlar. Hani adalet?"
"Sadece yeniden yargılanma istiyoruz"
Nuri Arslan'ın oğlu Sadık Arslan ise, HÜDA PAR Gençlik Kollarına yaptıkları ziyaretten dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Arslan, "Bu mazlumları sadece HÜDA PAR ziyaret ediyor. Çünkü biz FETÖ terör örgütü ve 28 Şubat yargısının mağdurlarıyız. Biz sadece yeniden yargılanma istiyoruz. Çok şey mi istiyoruz?" diye belirtti. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)