TEKNOLOJİ SERVİSİ ANALİZ 

Bugün bir sanayi devriminin arifesindeyiz. Hatta gelişmiş ülkeler şu anda arifeyi de geçmiş bizzat uygulamaya başlamış durumdalar. Tüm sanayi devrimlerini ıskalayan İslam Ümmetinin evlatları olarak, eğer bugün de ıskalarsak bir yüzyıl daha kaybedeceğimiz yeni sanayi devrimini öğrenmemiz gerekli: “Endüstri 4.0”

4. SANAYİ DEVRİMİNİ ISKALARSAK ÇOCUKLARIMIZ TAKSİT TAKSİT YAŞAMAYA DEVAM EDECEK

Fırsat buldukça hem haber sitemizde hem de gazetemizde bu sanayi devrimini çeşitli şekillerde haberleştirip Müslümanları 4. Sanayi Devriminden haberdar etmeye çalışıyoruz. Neden?

Çünkü; bu bir iddia değil, eğer 4. Sanayi Devrimini ıskalar ve içselleştiremezsek yüz yılı aşan bir zamandır süründüğümüz gibi yine sürünmeye devam edeceğiz. Çocuklarımız gayri İslami sömürgecilerin teknolojilerinin kulu kölesi olmaya devam edecek. Onlar bizim yeraltı zenginliklerimizi talan ederek elde edecekleri hammadde ile teknoloji üretip dünyayı idare edecekler, bizim çocuklarımızda onların teknolojisini satın alabilmek için modern köleler gibi çalışacaklar. Her yıl, yeni model bir cep telefonu, ya da yeni bir laptop, ya da hayatı kolaylaştıran diğer makineleri alabilmek için babalarının taksit taksit yaşadığı gibi onlarda atalarının izini takip edecekler.

HEMEN HER GÜN YERLİ BİR BULUŞ HABERLERDEN EKSİK OLMUYOR

Bu nedenle yeteneği olan gençlerin iman ve ibadet yönlerini güçlendirirken aynı zamanda bu teknoloji savaşına hazırlanmaları bir zarurettir. Aksi takdirde asrımızda füzelere karşı ok atarak yapılan bir savaşın sonucunu söylemeye gerek yok. Bugün İslam ülkelerinin teknoloji alanındaki çırpınışlarını ümitle izliyoruz. İnşaallah daha da ileri gidecekler. Fakat bunun gerçekleşebilmesi Ümmetin bu uyanışı bir şuur haline getirmesi ile mümkün olabilir. İslam ülkelerinin, özellikle Malezya, İran, Endonezya, Pakistan`ın teknoloji ve sanayi alanında çok değerli kazanımları oldu. Fakat ülkemizde de Allah`a şükür çok kıymetli çalışmalar var. Öyle ki hemen her gün yerli bir buluş haberlerden eksik olmuyor.

TÜRKİYE HÜR OLMAYA DOĞRU ADIM ATTIKÇA GELİŞİYOR

Türkiye hür olmaya doğru adım attıkça, insanlarının aklını ve kalbini esir alan emperyalist zincirleri kırdıkça gelişiyor. Burada amacımız güzelleme yapmak değil ama vakanın da hakkını vermek gerekir. Türkiye bir asırda yapamadıklarını şu son yıllarda yapabilmiştir. Fakat nasıl ki adaletten ekonomiye, ahlaktan eğitime-irfana daha birçok alanda eksikler- yanlışlar var ise bu alanda da epey eksikler var. Ama olsun, eksiklikleri gidermeyi hedef edindikçe bunlarda aşılır. Fakat adalet de olduğu gibi “son model adalet saraylarında ilkel yargı kararları” verilmesine göz yumulursa ne yazık ki bu ümit kıvılcımları da söner gider.

4. SANAYİ DEVRİMİ`NE AİT KAVRAMLARI ÖĞRENMEK SU GİBİ BİR İHTİYAÇTIR

Hasılı; Türkiye`de “4. Sanayi Devrimi” ve bu devrime ait kavramları öğrenmek bu kavramlardan haberdar olmak su gibi bir ihtiyaçtır. İşte tam da bu nokta da Türk-Alman Üniversitesi`nde İktisat Bölümü başkanlığı görevini yürüten Doç. Dr. Elif Nuroğlu`nun “İlan edilen devrim: Endüstri 4.0” başlıklı yazısını faydalı olacağı ümidiyle sizler için derledik. Şimdi bu yazının ilk bölümü ile sizleri başbaşa bırakıyorum:

İLAN EDİLEN DEVRİM: ENDÜSTRİ 4.0 (1. BÖLÜM)

Endüstri 4.0 bir an önce içselleştirip güzelce planlanması gereken hayati bir konu. Ya güzelce çalışıp bu akıma dahil olacağız ya da bu yarışa başlamadan kaybedeceğiz.

2011 yılında Almanya`da Hannover fuarında ilk defa telaffuz edilen ve hızla gündemde yerini alan “Industrie 4.0”, Türkiye`de “4. Sanayi Devrimi”, “Endüstri 4.0” veya “Sanayi 4.0” başlıkları altında tartışılmaya başlandı. Şimdiye kadarki hiç bir sanayi devrimi kendisini önceden ilan ederek gerçekleşmedi. 1. sanayi devrimi su ve buhar gücüyle çalışan makinaların devreye girmesi, 2. sanayi devrimi elektriğin üretime girmesiyle seri üretime başlanması ve 3. sanayi devrimi ise 1970 yılların sonrasında gittikçe yaygınlaşan robotlu otomasyon akımı ile sanayide üretkenliğin bir önceki dönemde hiç olmadığı kadar artması şeklinde gerçekleşti. Fakat bu aşamalar ancak gerçekleştikten sonra bir devrim olarak adlandırılmıştı. Teknolojinin hızla ilerlemesi ve yaygınlaşması, her defasında bir önceki devrimle onu takip eden devrim arasında geçen zamanı kısalttı.

ARTIK ROBOTLARIN ADI DEĞİŞİYOR, “KOBOT” OLUYOR

Son yıllarda ayak seslerini duyurarak ve tüm dünyayı “hazırlanın” diye uyararak gümbür gümbür gelen bir devrim ya da bir evrim söz konusu. Otomasyon olarak özetlenebilecek 3. sanayi devriminden sonra her şey, otomasyon süreçleri veya robotlar da daha akıllı, yani öğrenebilir ve kendi kendine karar verebilir bir hale geliyor. Artık robotların adı değişiyor, “kobot” (collaborative robot) oluyor: Yani insanın programlamasına ihtiyaç duymadan çevreye ve gerçek zamanlı aldıkları veriye göre ne yapacağını kendisi kararlaştırabilen robotlar.

ETRAFIMIZDA PEK ÇOK ŞEY AKILLI HALE GELİYOR

Endüstri 4.0 tarihte ilk kez gerçekleşmeden önce adı konulan bir devrim olsa da, etrafımızdaki pek çok şeyin gittikçe daha akıllı hale geldiğini ve bunlara biz insanların inanılmaz bir hızla alıştığını zaten müşahede ediyoruz. Buna binaen, yakın gelecekte tüm nesnelerin internetle bağlantılı olması ve üretim süreçlerinin tamamen akıllı hale gelmesi hem inanılır hem de kaçınılmazdır diyebiliriz. Akıllı olarak tanımlanan pek çok alete kucak açan ve standartlarda iyileşmeyi yaşadıktan sonra eskisine dönemeyen insanoğlu, adını, menşeini veya felsefesini ister onaylasın ister bu fikirden hoşlanmasın, apaçık gerçek şu ki böyle bir sürece doğru hızla ilerliyor.

ENDÜSTRİ 4.0 NEDİR?

Endüstri 4.0 şimdiye kadar otomasyon, dijitalleşme, internet, bilişim ve iletişim sektörlerinde elde edilen kazanımları birbiriyle entegre ederek ve bir adım daha ileri taşıyarak, bu kazanımlardan hayatın her aşamasında, en çok da üretim süreçlerinde faydalanmanın adıdır. Üretimde mekatronik (mekanik ve elektronik) sistemlerin siber-fiziksel sistemlere dönüşüm hikayesidir. Bu devrim veya evrim olarak nitelendirilen dönüşümün olmazsa olmazı ise internettir. 4. sanayi devriminin pek çok bileşeni var. Bunlardan siber-fiziksel sistemler, gerçek dünya ile sanal dünyanın sensörler ve internet vasıtasıyla birbirine bağlanması, yani fiziksel ve dijital dünyanın birleşmesi ve anlık senkronizasyon ile koordinasyon içinde çalışması anlamına geliyor. Bu sistemlerle üretim süreçlerinin daha kolay kontrol edilmesi ve üretim zincirleri arasında güçlü bir iletişim kurulması hedefleniyor. (Devam edecek...)