Siyer Vakfı 4'üncü kısa film yarışması kapsamında Filistin, Hindistan ve İngiltere'den film yapımcıları katılımıyla bir söyleşi gerçekleştirildi.

Eyüp'teki Siyer Vakfı Genel Merkezi'nde düzenlenen söyleşi Yavuz Selim Kurt Moderatörlüğünde gerçekleşti.

Sinema alanında iyi işler ortaya koyulması gerektiğini belirten İngiltereli Ovidio Abdullatif  Salazar, her şeyden önce Müslüman olarak bütün işleri en iyi şekilde yapmaları gerektiğini söyledi.

Salazar, "Bizim kahramanlarımız, öykülerimiz var. Kendimizi anlatmalıyız, eğer biz anlatmazsak başkaları kendi bakış açılarıyla bizi anlatır." dedi.

Dünyada gücü elinde bulunduranların bu alanda da güçlü olduklarını söyleyen Filistinli film yapımcısı Emad Burnad, "Biz İslam'ı ve değerlerimizi anlatan bir film yapmak istediğimizde, hemen karşımızda bizim dışımızda olanları görüyoruz. Onlar da yaptıklarımıza karşılık filmler yaparak algı operasyonları yapıyorlar. Ailemizde, kentlerimizde yaşadığımız ortamlarda İslam'ı hakiki manada yaşamalıyız ve bundan sonra anlatmalıyız." diye konuştu.

"Eğer doğru şekilde kendimizi ifade edersek sinema çok faydalı bir araç"

Dünya genelinde 300 milyonla en çok Müslümanın yaşadığı ülkenin Hindistan olduğunu bugün hâlâ bazı bölgelerde sinemanın haram olduğunu düşünen Müslümanlar var olduğunu belirten Hindistanlı yönetmen Salim Ahmed ise "Hindistan'da hac ile ilgili yaptığım film sonrasında Müslüman olmayanlar bana gelip, 'Hac böyle miymiş, İslam bu muymuş!' diyerek şaşkınlıklarını ifade ettiler. İnanıyorum ki eğer doğru şekilde kendimizi ifade edersek sinema çok faydalı bir araç." sözlerine yer verdi.

Söyleşinin ardından katılımcılar İLKHA'ya sinemaya dair önemli değerlendirmelerde bulundu.

Uzun yıllardır sinema ile uğraştığını ve "5 kırık kamera" adlı bir film ile Oskar'a aday gösterildiğini belirten Filistinli film yapımcısı Emad Burnad, yaptığı bütün filmlerinde Kudus'ü ve onun üzerinden İslam'ı anlatmaya çalıştığını belirtti.

Genel olarak Filistin'de insanların sinemaya dair çalışmalar yapmak istediklerini fakat dünyada olduğu gibi bu yapmak için maddi bir imkana sahip olmak gerektiğini söyleyen Burnad, "Kendi imkanlarımızla bir şeyler yapmak zorundayız. Özellikle İslami bir film yapmak istediğimiz zaman maddi kaynak bulmakta zorlanıyoruz. İnsanların İslam'a ve İslami anlamda yapılanlara bakışı dünya genelinde olduğu gibi Filistin'de de önem arz ediyor. İslami anlamda iş yapmak çok zor." ifadelerine yer verdi.

"Arap ülkeleri Türkiye'de üretilen sinema ve dizileri alıp kullanıyor fakat bunlar İslami yapımlar değil"

Burnad, "Arap ülkeleri Türkiye'de üretilen sinema ve dizileri alıp kullanıyor fakat bunlar İslami yapımlar değil. İslami bir film yapmak istediğiniz zaman Arap ülkeleri bırakın yardım etmeyi işinizi engellemek için ellerinden geleni yapıyorlar. Bizim rehberimiz Hazreti Peygamber. Onun izinde yürümeliyiz. Bunun dışında herkes imkân dâhilinde elinden geleni yapmalı. Seyirci böyle bir yapımı desteklemeli yapımcı da güzel ürünler ortaya koymak için çaba sarf etmeli. Devlet düzeyindeki yetkili kurumlar bu işlerde destek vermeli." diye konuştu.

"Bir film, tamamen İslami olarak yapılamasa bile üstü kapalı bir şekilde de mesaj verilebilir"

İlk filmini 2011 yılında Hac konusu üzerine yapan ve bu filmi Oskar'a aday gösterilen Hindistanlı Salim Ahmed, "İran sineması çok ilerde. Kendi ülkemizle karşılaştırmak bile yanlış. Çünkü İran, İslam ülkesi ve sinema hükümet tarafından destekleniyor.  Bizim yaşadığımız ülkede çoğu hindu. Doğal olarak bize destek sağlamıyor. Bir film, tamamen İslami olarak yapılamasa bile üstü kapalı bir şekilde de mesaj verilebilir." dedi.

35 yıldır sinemayla ilgilenen İngiltereli yönetmen Ovidio Abdullatif Salazar, İstanbul ve Mısır'da eğitim aldığını ve 24 yaşında İstanbul'da Müslüman olduğunu ifade etti.

Salazar, "BBC kanalında muhabir olarak çalıştığım dönemde İslam ülkelerine görev için gönderiliyordum. Bu şekilde İslam'ı tanıma fırsatı buldum. Ardından tekrar sinema üzerine çalışmalarıma devam ettim. Hac ve Gazali üzerine belgesel hazırlayıp yayınladım. BBC ve birçok kanala belgesel ve reklam filmleri hazırladım." diye konuştu.

Kısa Film Yarışması finali yarın yapılacak

Siyer Vakfı tarafından düzenlenen "4. Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Yarışması" bu yılki ana teması "En Güzelin Sözleri" olarak belirlendi. Yarışmada 3 kategoride ödül verilecek.

Onlarca film arasında ön jüri üyelerinin elemesiyle finale kalan 12 kısa film, 5 senaryo ve 3 Animasyon için 18 Şubat Pazar günü yapılacak ödül töreniyle dereceye girecek olanlara ödülleri verilecek.  (Nizamettin Aşkin- İLKHA)