Merkez Yenişehir Koşuyolu Parkı'nda bir araya gelen İslami STK temsilcileri, 28 Şubat tutuklularının 20 yıldan fazladır cezaevinde olup bu kişilerin anne, baba, eş ve çocuklarının ise cezaevi yollarında mağdur edildiklerini belirterek, 28 Şubat kararlarının iptal edilmesi gerektiğine işaret ettiler.

İslami STK temsilcileri adına basın açıklamasını okuyan Mehmet Turan, hükümetlerin, siyasi iktidarların ve yargı mensuplarının değişmesine rağmen 28 Şubat mağdurlarının mağduriyetlerinin hâlen giderilmediğine dikkat çekti.

Turan, "Hemen her çevreden '28 Şubat Siyasi Yargı Kararlan İptal Edilsin!' talebinin en yüksek sesle dillendirildiği bu günlerde, 28 Şubatçıların oluşturduğu siyasi ortamda brifing aldıktan sonra binlerce insana ağır cezalar yağdıran DGM'lerin kararlarıyla hapsedilen 28 Şubat mahpusları için yıllar, hükümetler, siyasi iktidarlar, güç odaklan, yargı mensupları değişse de tam olarak mağduriyetlerin giderilemediğini gördük. Aradan geçen 21 yıla rağmen 28 Şubat'ın çaldığı hayatların hesabı hakkıyla sorulamadığı gibi hâlihazırda 20 yılı aşan sürelerle cezaevlerinde tutulan 600'e yakın mahpus ve bu mahpusların aileleri yönünden söz konusu darbe halen hayat çalmaya devam etmektedir. 28 Şubatçıların an itibariyle müebbet hapis talebiyle yargılandığı, brifingli ya da paralel yargının elemanları olup kritik mahkemelerde görev yapan hâkim ve savcıların ihraç ve tutuklamalara muhatap olduğu bir süreçte 28 Şubat tutsakları 20 yıldan uzun bir süredir içeride olup, bu kişilerin anne, baba, eş ve çocukları ise halen cezaevi yollarında mağdur edilmektedirler." dedi.

"28 Şubat mahpusları, darbenin mağdurları olarak hâlen cezaevlerinde tutuluyorlar"

28 Şubat mahpuslarının, darbenin mağdurları olarak hâlen cezaevlerinde tutulduğunu söyleyen Turan, 12 Eylül'den hesap sorulmamış olmasının, 28 Şubat'ı doğurduğu gibi 28 Şubat'tan hesap sorulmamış olmasının da 15 Temmuz'u doğurduğunu belirtti.

Turan, "Beraat etmesi gerekirken aynı torba dosyaya dahil edildikleri için müebbet hapis cezası verilen; en ağır yorumla bile adli nitelikli süreli hapis cezası alması gerekirken siyasi nitelikli müebbet hapis cezası verilen; delil niteliği tartışmalı olup ABD'de deşifre edilmiş dijital kayıtlarla cezalandırılan, avukatsız ve işkenceli sorgulamalarda imzalatılan sahte ifade tutanaklarına dayanılarak gençlikleri ellerinden alınan, toplumsal zemin oluşturmak adına ev ya da işyerlerine yerleştirilen sahte delillere dayanarak aşağılık iftiralarla suçluymuş gibi medyanın önüne atılan 28 Şubat mahpusları, darbenin mağdurları olarak hâlen cezaevlerinde tutuluyorlar. Unutulmamalıdır ki 12 Eylül'den hesap sorulmamış olması, 28 Şubat'ı doğurduğu gibi 28 Şubat'tan hesap sorulmamış olması, 15 Temmuz'u doğurmuştur. Darbelerden hesap sormak, bir taraftan darbelerin bütün aktörlerinin hak ettikleri cezalara muhatap olması diğer taraftan darbelerin mağdur ettiği mazlumlar üzerindeki zulmün ortadan kaldırılması ile mümkün olabilecektir." ifadelerini kullandı.

"28 Şubat tutsakları hiçbir bahane ya da erteleme olmaksızın derhal serbest bırakılsın"

28 Şubat sürecinin ve bu sürecin bütün aktörlerinin aydınlatılması gerektiğini belirten Turan, 28 Şubat sürecindeki siyasi yargı kararlarının iptal edilerek tutsakların derhal serbest bırakılması gerektiğine işaret etti.

Turan, "Af talebinde bulunmayan, vakur ve onurlu bir duruşla haklarım arayan, darbeciler yargılanırken darbe hukukunun kararlarıyla içeride tutulan bu insanların ve bu insanların ailelerinin hak talebinin gereğini yerine getirmek açıktır ki başta yargı, hükümet ve TBMM olmak üzere herkes üzerine düşen önemli bir görevdir. Binlerce insanın hayatını karartmış olan 28 Şubat sürecinin ve bu sürecin bütün aktörlerinin aydınlatılmasını, 28 Şubat sürecindeki siyasi yargı kararlarının iptal edilerek 28 Şubat'ın brifingli-siyasi yargılamalarının yok sayılmasını, 28 Şubat tutsaklarının hiçbir bahane ya da erteleme olmaksızın derhal serbest bırakılmasını, 28 Şubat sürecinde öğrenci ve memur olup mağdur edilen birçok insan hala görevlerine dönememektedir. Bu konuda var olan yasal engellerin tamamen kaldırılmasını ve bu insanların koşulsuz olarak görevlerine iadelerinin sağlanmasını talep ediyoruz." diyerek taleplerini dile getirdi. (Mehmet Çelik-İLKHA)