Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Afrin operasyonun ardından roketlerin hedefi olan Kilis'te incelemelerde bulundu. Kentteki temaslarına valilik ziyareti ile başlayan Çavuşoğlu ve Gül, Kilis'teki tarihi camilerden olan üç asırlık Çalık Camii'nde inceleme yaparak, bu saldırıda hayatını kaybedenlerin ailelerine de taziye ziyaretinde bulundu.
Kente yönelik roketli saldırılarla ilgili bilgi almak için ilk olarak Kilis Valiliğini ziyaret eden Çavuşoğlu ve Gül'ü Kilis Valisi Mehmet Tekinarslan, Belediye Başkanı Hasan Kara ve bazı kurum müdürleri karşıladı. Vali Tekinarslan, Çavuşoğlu ve Gül'e valilik binasında Kilis'te yaşanan roket saldırıyla ilgili açılan resim sergisini gezdirdi. Her iki bakan, daha sonra valilik şeref defterini imzalayarak Vali Tekinarslan'dan roket saldırıları ile ilgili bilgi aldı.
Burada basına kapalı gerçekleşen ziyaretin ardından Kilis Belediye Başkanı Hasan Kara'yı ziyaret eden Çavuşoğlu ve Gül, daha sonra 3 gün önce akşam namazı esnasında roketle vurulan, 2 kişinin hayatını kaybettiği ve 6 kişinin yaralandığı tarihi Çalık Camisinde incelemelerde bulundu.
Yaptıkları incelemenin ardından birer açıklama yapan Çavuşoğlu ve Gül, PKK'nin camiye yönelik hain saldırısını yerinde görmek için Kilis'e geldiklerini söylediler.
Camilere yönelik yapılan saldırıları terör saldırısı olarak niteleyen Gül, "Bu, Zeytin Dalı Harekatı'nın ne kadar önemli olduğunu, net olduğunu gösteren bir tablodur ve muhataplarının asla siviller olmadığını, terörist olduğunu gösteren de bir tablodur. Bir kutsala, bir ibadet yerine yapılan bu saldırı bir terör saldırısıdır." dedi.
Zeytin Dalı Harekatı'nın herhangi bir etnik kesime yapılan bir operasyon olmadığını belirten Gül, şöyle konuştu:
"Zeytin Dalı Harekatı bu teröristlere yöneltilen, Türkiye'nin sınır güvenliğini sağlamak ve vatandaşların can ve mal güvenliğini sağlamak için yapılmış bir barış ve bir güvenliğe yönelik zaruretten kaynaklı bir operasyondur. Birleşmiş Milletler Sözleşmesinin 51'inci maddesine göre meşru müdafaa anlamında yapılan bir operasyondur. Bunun en büyük göstergesi işte camiye namaza gelen Kilisli bir vatandaşımız, namaz kılarken, ibadet ederken bile can güvenliğini tehdit eden bu tehditleri ortadan kaldırmak için yapılan saldırıdır. Asla herhangi bir etnik ya da farklı bir kesime yapılan bir saldırı değildir. Bu saldırı terör örgütlerine, PKK, PYD, DEAŞ'e karşı yapılan bir operasyondur. Bu operasyon uluslararası hukuk çerçevesinde meşrudur ve Birleşmiş Milletler sözleşmelerine göre hukuka uygundur. Sonuna kadar teröristleri hedef alan ve bölgedeki Türk, Kürt, Arap bütün kardeşlerimizin huzuru için, güvenliği için yapılan bir hareketin başarılı olması için bütün milletimiz duasını yapmaktadır."
Türkiye'nin asla Suriye'nin topraklarında gözü olan bir ülke olmadığını vurgulayan Gül, "Biz kendi ülkemizin ve vatandaşlarımızın güvenliği için bu operasyonu Cumhurbaşkanımız, Başkomutanımızın liderliğinde başarılı bir şekilde sürdürmektedir." ifadelerini kullandı.
Daha sonra konuşan Çavuşoğlu, tarihi Çalık Camii'ne roket saldırısı yapanların hiçbir şekilde inanca ve dine saygısı olmadığını söyledi.
PKK'nin tehditleri nedeniyle Afrin'den ayrılmak zorunda kalan bir alimin inanca yönelik zulme ilişkin ifadelerinin dün basına yansıdığını hatırlatan Çavuşoğlu, "Afrin'deki imamları tehdit etmek suretiyle Kur'an-ı Kerim'in öğrenilmesi ve öğretilmesini yasaklıyorlar. Camiye ayakkabılarla ve namaz kılındığı esnada girmek suretiyle çocukları oradan alıp çıkartıyorlar. Kur'an-ı Kerim'i yırtıyorlar." şeklinde konuştu.
PKK'nin İslam'a ve camilere yönelik saldırılarının ilk olmadığının altını çizen Çavuşoğlu, "Esasen bizim bu gördüklerimiz, yabancısı olduğumuz şeyler değil. Maalesef 40 yıldan bu yana terör örgütüne karşı mücadele veren ve on binlerce insanımızı teröre kurban veren bir ülke olarak 2015 yılında da esasen Diyarbakır'da ortaya çıkan tablo hâlâ hafızalarımızdaki canlılığını muhafaza etmektedir. Binlerce yıllık medeniyete beşiklik etmiş bu kadim şehirde siz de biliyorsunuz ki çok büyük zararlar verildi. Yanı sıra özellikle Suriçi'nde (Diyarbakır) ve bölgesinde çok sayıda tarihi ve kültürel eser tahribata uğratılmış durumdaydı. Kuşaktan kuşağa kültürümüzü aktaran adeta medeniyet direği olarak kabul edilen vakıf eserlerimizi tahrip ettiler. Güzeller güzeli 500 yıllık Kurşunlu Camii yine ateşe verdiler. Sur ilçesinde 12'si vakıf eseri olmak üzere 14 adet tarihi ve kültürel mirasımıza ilişkin eseri tahrif ettiler. Bugün Diyarbakır'ın adeta sembolü olan Ulu Camii önünde Dört Ayaklı Minare'yi aynı şekilde tahrip ettiler. PKK, PYD, YPG, DEAŞ tabelasında ne yazıyorsa yazsın bunların düşmanlığı sadede İslam'a olan düşmanlık değildir. Bunlar insanlığa ait ne varsa, hangi ortak değer varsa hepsine düşmandırlar." diye konuştu.
Saldırı sonrası tahribatın ciddi oranda oluştuğu tarihi camiyi en kısa bir zamanda restore edeceklerini bildiren Çavuşoğlu, "Biz bugün Zeytin Dalı Harekatı ile bölgeyi temizlemek arzusunda bulunduğumuz hunharlar, katiller sürüsü ve caniler bunlardır. İçerdeki manzarayı da hep birlikte gördük. Burası 1682 tarihinde bir Çalık Hacı ağa tarafından yapılmış bir cami. İki kubbeli, son derece süslemeli motifleriyle birlikte çok nadide bir eserdir. Vakıflar Genel Müdürlüğümüz burayı 2005 yılında restore etmiş. Ama gördük ki dün canilerin hedef alarak bu tarihi mekana saldırmasının ardından harap oldu. İnşallah 30 gün içerisinde buranın ihalesini gerçekleştireceğiz. 2018 yılı içerisinde aslına uygun bir şekilde Kilis halkımızın tekrardan ibadet etmesine fırsat sağlayacak olanak sağlayacak duruma getireceğiz." diye belirtti.
Vakıflar kuran bir medeniyetin torunlarının, kalpleri taşlaşanlara mutlaka haddini bildireceğini dile getiren Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Türkiye olarak yaşatan medeniyetin temsilcileri olarak başlatmış olduğumuz bu Zeytin Dalı Harekatı, Allah'ın izniyle başarıya ulaşacak ve bu grubu, bu teröristleri Kilis halkı için, bölge halkı için, Türkiye için tehdit olmaktan çıkaracağız. Sınır güvenliğimizi mutlaka sağlayacağız. Öte yandan bunları bu alandan temizlemek suretiyle binlerce kardeşimizin bulunduğu Türkiye'deki bu kardeşlerimizin yeniden kendi memleketlerine dönerek hayatlarına kaldıkları yerden devam etmeleri için de bu harekatı mutlaka başarıyla tamamlayacağız. Gördüğünüz gibi hareket planlandığı şekli itibariyle bugüne kadar başarıyla getirildi."
Zeytin Dalı Harekatı'nın son derece meşru olduğunu da sözlerine ekleyen Çavuşoğlu, operasyon bölgesinden gelebilecek olası bir göç dalgası içinde bütün kurum ve kuruluşlarla birlikte hazır olduklarını belirtti.
Çavuşoğlu ve Gül, daha sonra beraberindekilerle birlikte ilk olarak Muzaffer Aydemir'in ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Burada Aydemir'in ailesine ve yakınlarına taziyelerini ileten Çavuşoğlu ve Gül aile ile yakından ilgilenerek başsağlığı diledi.
Çavuşoğlu ve Gül, daha sonra ise aynı saldırıda hayatını kaybeden Suriyeli Tarık Tabbak'ın ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Burada Baba Abdo Tabbak'a taziyelerini ileten her iki bakan, aileye de başsağlığı diledi.
Taziye ziyaretlerinin ardından esnafı ziyaret eden Çavuşoğlu ve Gül, kentteki temaslarını sürdürdü. (İbrahim Koçyiğit, M. Sait Çelik-İLKHA)