Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı İsmail Kahraman, "Kelimeler kültür taşırlar, kelimeleri değiştirirseniz eskiyle bağı kesersiniz. O yüzden bu programa 'Yeni Türkiye Vizyonunda Doğu ve Güneydoğu'nun Kalkınmadaki Rolü İstişare Toplantısı' diyorum." dedi.
Kahraman, "Çok güzel bir istişare toplantısındayız. Bu 'tay'ları pek tutmuyorum. Çünkü taylar bazen çifte atar. Yeni kelimelerle eskiyi bozmayı uygun bulmuyorum. Kelimeler kültür taşırlar, kelimeleri değiştirirseniz eskiyle bağı kesersiniz. O yüzden bu programa 'Yeni Türkiye Vizyonunda Doğu ve Güneydoğu'nun Kalkınmadaki Rolü İstişare Toplantısı' diyorum." dedi.
Türkiye'nin genç nüfusunun en büyük sermayesi olduğunu belirten Kahraman, "En büyük sermaye kişi, şahıs ve tabi ki en önemlisi de eğitim ama muallim lazım. O kadar güzel yatırımlar oluyor ki çok şükür. Bu yatırıma kafası ermeyenler iyi muallimlerin elinde olmayanlardır." ifadesini kullandı.
“İTTİHAT VE TERAKKİ BELASI…”
Türkiye'nin her fırsatta önünün kesilmeye çalışıldığını vurgulayan Kahraman, şöyle konuştu:
"Batı bizi çok seviyor. 'Aman anayasanızı değiştirmeyin, sakın ha sizin için daha iyi olur' yok canım. Ne kadar da seviyorsunuz. Yeni Türkiye istenmiyor. 2 aylık, 28 günlük hükümetler, güvenoyu almayan hükümetler vardı. Türkiye seçime gitti. Eski Türkiye devam etsin istiyorlar ama yeni Türkiye var. Türkiye referandumla makas değiştirdi. İnşallah yola devam edeceğiz. Bir petrol şehrindeyiz, petrol bizimdi. Musul, Kerkük, tapusu da Sultan Abdulhamid'indi. İttihat Terakki belası geldi. 'Milletin malı milletindir.' dedi. Tapuyu iptal etti. Petrol kuyularının olduğu bölgeyi millileştirdi. Dört sene sonra şer şirketine sattı bizi. Bir hicran yarasıdır. Düşünün petrol ülkesi olan bir Türkiye'yi, önümüz hep kesilmek istendi. Bize hem muallim lazım hem de Nuri Demirağlar lazım."
NE AMERİKA NE RUSYA
"Dünya çelme takıyor, takacak çünkü devletlerin menfaatleri var." diyen Kahraman, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Ama biz uyanık olacağız. Kendimize güveneceğiz, kendimiz olacağız, gelişiriz. 326 sene dünyada bir numaralı devlet bizdik. MTTB'ye geldiğimizde klasik sual sordular. Dediler ki, 'Bize Rusya mı? Amerika mı?', 'Kapitalizm mi? Komünizm mi?' Ne Amerika ne Rusya ne kapitalizm ne komünizm. Üçüncü yol bize ait yol, milli yol, kendi yolumuz. Recep Tayyip Erdoğan o yolda yürüyor. Bir dünya lideri, dik duruyor. Allah ondan razı olsun. Gençler eğilmiyor. Eğilmediğiniz taktirde karşıdaki size eğilir. Büyüklüğümüzü bileceğiz. Türkiye bugün gelişiyor diye çelme takıyorlar, o yüzden önümüzü kesiyorlar. Türkiye bugün bir dünya lideri ve çok güzel yardımlar yapıyor."