Emperyalist ABD'nin Kudüs'ü Siyonist terör şebekesinin sözde başkenti olarak ilan etmesi ve sonrasında meydana gelen gelişmeleri çizgilerine yansıtan karikatürist Mikail Çiftçi, bu sanatla ilgili bilgilendirmelerde bulundu.
Söz konusu kararın ardından dünya genelinde ve Türkiye'nin birçok ilinde düzenlenen sergilerde karikatürleri sergilenen Çiftçi, savaş ve çatışmalarla elde edilemeyen sonuçların çizgilerle edilebileceğini söyledi.
Bu çağın ilim, yazı ve çizgi asrı olduğunu belirten Çiftçi, İslam ümmetinin kendini bu alanda geliştirerek, söz konusu sanatı İslam karşıtlarına karşı silah olarak kullanması gerektiğini dile getirdi.
Evrensel özelliğe sahip karikatürün, rengi, dili ve ırkı olmayan bir sanat dalı olduğunu anlatan Çiftçi, "Çizgi görselliğe odaklı olduğu için her kesimden insanların anlayabileceği, yorumlayabileceği ve o konudan bir şeyler alabileceği, etkilenebileceği bir sanat dalıdır. Çizginin bu yönünü iyi kullanmak lazım. Herhangi bir olay karşısında yaptığınız bir çizimi, özellikle yazısız olan karikatürlerde sadece çizgilerle yansıtılan o yorumu Afrika'da olan kişi de Çin'de olan kişi de yorumlayabiliyor. O yüzden tabir yerindeyse bu silahı iyi kullanmak gerekiyor. Her kesime, her ülkeye, her dile hitap ediyorsunuz. Bu yüzden bu alana önem verilmesi gerekiyor. Bunu çizenlerin desteklenmesi, bu alana yoğunluğun artırılması, bu alanların desteklenmesi, bu alana yatırım yapılması çok etkili olacaktır." dedi.
"Bazı sonuçların ancak bir olunca alınabileceğini çizgilerimize yansıttık"
Ancak birlik olunca bazı sonuçların alınabileceğini çizgilerine yansıttığını ifade eden Çiftçi, sözlerine şöyle devam etti:
"Trump'ın, büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma kararıyla alakalı halen devam eden bir gündem var. Trump'ın açıklamasından sonra bardağın dolu tarafından baktığımız zaman aslında bu karar, ümmete bir canlılığın gelmesini, bir birlikteliğin oluşmasını öngörüyordu. Ümmet hiç olmadığı kadar bir oldu, birlikte hareket etti. Çok büyük bir alanda veya devletler arası bir birliktelik oldu. Trump'ın bu kararı almasındaki cesaret nereden geliyor? Bu kararı alırken nasıl rahatlıkla alıyor? Bunu da ümmetin dağınıklığından, ümmetin birlikte olmayışından, hatta bu bölgede olup da onlarla bir olan ülkelerden aldığı cesaretle yapıyor. Böylece bu kararı rahatlıkla vermiş oldu. Bu karardan sonra biz de kendi alanımızda tepkilerimizi çizgilerle ifade ettik. Genel olarak ümmetin birlikteliğini yansıttık. Ancak bir olunca bazı sonuçların alınabileceğini çizgilerimize yansıttık. İlgiyle takip edildi, ilgiyle izlendi."
"Karikatürün insan hafızasındaki etkisi çok fazladır"
Birçok ilde Kudüs temalı sergilerinin olduğunu bildiren Çiftçi, "Bazı illerde sadece bizim resimlerimiz vardı ama çoğu yerde 'Hanzala' lakaplı Naci El Ali'nin resimleri de karma olarak sergilendi. En son sergiyi Mardin'de yapmıştık. Karikatürün insan hafızasındaki etkisi çok fazladır. İnsanlar bir yazıyı, bir metni okuduklarında ya da televizyonda izlediklerini birkaç günde unutulabiliyor ama resimler daha etkilidir. Resimlerin insanlar üzerindeki etkisi çok daha fazladır." ifadelerini kullandı.
"Bu sanatta kişisel hakaret ve hicivlerin olmaması lazım"
Çiftçi, karikatürlerinde özellikle emperyalizm ve siyonizmin İslam coğrafyasındaki zulümlerini anlattığını belirterek, "Karikatür sanatında belli bir yol çizgisinin, belli bir duruşun, belli bir davanın olması lazım. Kişisel düşünmemek lazım. Kişisel hakaretler, kişisel hicivlerin bu sanatta olmaması lazım. Sizin bunu insanlara daha çok duyurabilmeniz, insanların sizin çizgilerinizi daha iyi görebilmesi için bunu devamlı yapmanız lazım. Yani bir duruş ve bir istikrarın olması lazım. Biz bunu hobi olarak değil de iş olarak yapıyoruz. Özellikle İslam coğrafyasını, emperyalizm ile siyonizmin buradaki zulümlerini aktarmaya çalışıyoruz." şeklinde konuştu.
"Bu sanatı bir silah olarak veya savunma amaçlı kullanabilmeliyiz"
"Çizgi, çok etkili bir silah ve maalesef eskiden beridir bu sanat özellikle sol kesimin elinde daha çok aktiftir." ifadelerini kullanan Çiftçi, "İslami çevrenin, İslam ülkelerinin bu konuya bakış açısı biraz daha farklıydı. Bu konuda yatırımın yapılması, insanların geliştirilmesi ve geliştirmesi lazım. İslam karşıtlarının, sol cenahın elinde olan bu sanatın, karşı bir silah olarak veya savunma amaçlı kullanabilmemiz için İslam ülkelerinde bizim de kendimizi geliştirmemiz lazım. Yani peygambere hakaret Türkiye'de de yurt dışında da oldu. Bu, İslam ülkelerinde gelişmiş olsaydı onların dini inançlarına hakaret değil de en azından onların bu zulümlerine, hakaretlerine karşı çalışmalarla savunma amaçlı kullanılabilirdi. Bu alan çok önemli. Örneğin, Filistinli karikatürist Naci El Ali, Filistin davası uğruna israil karşıtı olarak çizdiği karikatürler sonucunda katledildi. Demek ki bu çok etkili bir silah olacak ki düşmanları rahatsız etmiş, onlar da bu yola başvurmuşlar. Bu konuda önemli adımlar atılacağına inanıyorum." dedi.
"Bu sanatın iyi kullanılması lazım"
Özellikle gençlerin kendilerini bu alanda geliştirmelerinin önemine değinen Çiftçi, sözlerini şöyle tamamladı: "Bizde bölgesel olarak bu bölümün veya resim sanatının çok önemli olmadığına dair şeyler söyleniyor. Bu da gençleri başka alanlara yöneltiyor. Sanki sadece hobi olarak yapılıyormuş gibi bir algı var. Bu konuda kendini geliştirmek isteyen gençler pes etmesinler, sürekli çizim yapsınlar. Bir gün bir yerlere geleceklerini görecekler. İnsanların da bunu desteklemesi lazım. Özellikle çevrelerinin, ailelerinin, bu konuda bir merakı varsa gençleri yönlendirmeleri lazım. Bu sanatın aile, çevre ve ülke bazında iyi kullanılması lazım. Çünkü devir ilim, yazı, çizgi devridir. Bu akıl yarışıdır. En iyi sonuçlar genelde bununla alınıyor. Kırmayla dökmeyle çok etkili olamıyorsunuz. Gençlerin kendilerini bu alanda geliştirmesi ve bu konuda desteklenmeleri lazım." (M. Hüseyin Temel, Mehmet Çelik - İLKHA)