Batman'ın Kozluk (Hazo) ilçesi Beşkonak (Golaye) köyü Ağılbaş (Ceban) mezrasında ikamet eden Demir ailesinin fiziksel engelli çocuğu Uzan ve 5 kardeşi, taşımalı eğitim sisteminden faydalanamadıkları için kendi imkânlarıyla okula gitmeye çalışıyorlar.
Yıllardır taşımalı eğitim sisteminden faydalanamadıklarını ve çocuklarını okutabilmek için araç temin edip her gün kendi imkânlarıyla 50 kilometre yol almak zorunda kaldıklarını belirten baba Yaşar Demir, imkânı kısıtlı olduğundan çocuklarının rahatça okula gidip gelebilecekleri bir taşımalı eğitim aracı istiyor.
4 yıldan beridir yaşadıkları sorunu yetkili mercilere defalarca bildirip dilekçe vermelerine rağmen sorunlarının çözüme kavuşturulamadığını ve çocuklarının en doğal haklarından olan okuma hakkının kısıtlandığını belirten Demir, tek isteklerinin taşımalı eğitim sisteminden faydalanmak olduğunu söyledi.
Yaşanan mağduriyeti İLKHA muhabirine anlatan Demir, köylerine bağlı çevre mezralarda taşımalı eğitim araçlarının bulunduğunu, söz konusu sorunun sadece kendi mezralarında olduğunu ve mezralarına da ayrı bir araç tahsis edilmesi gerektiğini kaydetti.
Demir, "Bu çevrede 6 tane taşımalı eğitim aracı var. Biz de dosyamızı götürüyoruz fakat işleme koymuyorlar. Geçen yıl da verdiğimiz dilekçeler hepsi kaymakamlıkta mevcut. Geçen yıl dediler, 'bu yıl sabredin, size çözüm bulacağız.' Bu yıl yine aynı, değişen bir şey olmadı. Aynı çile ve eziyeti çekiyoruz. Bana hiçbir imkân sağlamadılar. 6 tane çocuğum var, bir tanesi de engelli. Engelli olana ben bakmasam kimse bakamıyor zaten. Kendisi bir gün evde kalınca isyan ediyor, sıkılıyor. 4 yılda 20 dilekçe verdik. Kaymakamlığa dilekçemizi veriyoruz, Kaymakamlık Milli Eğitim Müdürlüğüne yönlendiriyor. Milli Eğitim de halimize bir çözüm bulmuyor." diye konuştu.
"Çocuklarımın eğitimsiz kalmasını istemiyorum"
Çocuklarını okutmak istediğini ancak taşımalı eğitim sisteminden faydalanamadıkları için çocuklarının çoğu zaman evde kaldığını söyleyen Demir, "4 senedir bu çileyi çekiyorum. Önceden Çayhan İlkokulunda okuyorlardı. Kendi imkânlarımla en azından götürüp getirebiliyordum. Fakat şimdi Kozluk İmam Hatip Ortaokuluna götürebilecek imkânım yok. Her gün ben vaktimi çocuklarıma ayırmak zorunda kalıyorum. Gidiş geliş 50 kilometre yol ediyor ve benim bu yol masrafını karşılayacak durumum da yok. Çocuklarımın eğitimsiz kalmasını istemiyorum. Kozluk bize çok uzaktır ve her gün gidip gelemiyoruz. Onları okula götürünce sabah 07.00'da çıkıyorum akşam 16.30'da eve dönüyorum. Akşam eve geldiğimde hiçbir iş yapamıyorum. Çocuklarımın geçimlerini sağlayacak başka kimse de yok." dedi.
"Çocuklarımızın okuması için bize de bir araç tahsis etsinler"
Kaymakamlığa, Milli Eğitim Müdürlüğüne ve Batman Valiliğine gidip dilekçe verdiklerini fakat bir sonuç alamadıklarını aktaran Fırat Demir ise şunları söyledi: "Çocuklarımızın okumasını istiyoruz. Okuyabilmeleri için bize de bir araç tahsis etsinler. Devlet diğer mezralara nasıl yardım etmişse bize de etsin. Biz de Türkiye Cumhuriyetinin bir vatandaşıyız. Maddi durumumuz olmadığı için çocuklarımızı okula gönderemeyeceğiz. Yetkililer bu konuya bir el atsınlar. Engelli çocuğumuz var. İki kişi bunu ancak götürüp getirebiliyoruz. Bize bir servis versinler çocuklarımızı götürüp, getirelim. Maddi imkânımız olmadığından dolayı başka türlü götürüp getiremeyiz." şeklinde konuştu.
"Sayın Cumhurbaşkanım ben okumak istiyorum fakat engelliyim"
Okumak istediğini fakat engelli olduğunu ve kendilerine bir araç tahsis edilmesi gerektiğini dile getiren Uzan Demir ise yetkililere seslendi.
Demir, "Sayın Cumhurbaşkanım ve Milli Eğitim Bakanım. Ben okumak istiyorum ve bir engelliyim. Kozluk'a gitmek zorunda kaldım ve buraya araç tahsis etmiyorlar. Ablalarım, kardeşlerim var. Onlar da benimle birlikte ziyan oluyorlar. Okulsuz kalıyorlar benim gibi. Lütfen bir araç tahsis etsinler buraya. Çünkü ben okumayı çok seviyorum. Okumak dünyadaki en güzel şey." ifadelerini kullandı.
Torunlarının okumasını istediklerini söyleyen Ayten Aymergan ise şunları söyledi: "Çocuklarımızı çalıştırdığımızda devlet diyor ki, çalışmasınlar, okula gelsinler, gelip okusunlar. Araç yoktur nasıl okutacağız? Götüremiyorum ve gücüm yetmiyor." (Muhammed Said Aksoy- İLKHA)