Gaziantep'te Gönüllü Kuruluşlar Platformu tarafından "Kudüs Gecesi" konulu bir program düzenlendi. Gazianteplilerin yoğun bir ilgi gösterdiği Kudüs konulu programa katılan HAMAS yetkilileri, Kudüs ve Filistin için düzenlenen gösterilerin oralarda yaşayan Müslümanların gücünü arttırdığını ve Filistin ile Kudüs için düzenlenen her türlü faaliyete Müslümanların katılmaktan geri durmamaları gerektiğini söyledi.

Şehitkâmil Kültür ve Kongre Merkezinde düzenlenen programa, Filistin Âlimler Birliği Genel Sekreteri Nevaf Tekruri, Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, HÜDA PAR İl Başkanı Mehmet Nakşi Erat, Gaziantep İl Kültür ve Turizm Müdürü Bülent Öztürk, Memur-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök, Türkiyeli ve Suriyeli âlimler, kentteki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Program Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Daha sonra Gönüllü Kuruluşlar Platformu adına programın açılış konuşmasını İnsani Yardım Vakfı (İHH) Gaziantep Şube Başkanı Engin Erbatan yaptı.

Erbatan, ABD Başkanı Trump'ın Kudüs'ü sözde siyonistlerin "Başkent"i olarak tanıma kararına tepki göstererek, söz konusu küstah kararı tanımadıklarını ve kararın emperyalizm ve siyonizmin ortaklaşa almış oldukları bir karar olduğunu söyledi.

Programın ilk konuşmacısı Filistin Âlimler Birliği Genel Sekreteri Dr. Nevvaf Tekruri, Kudüs ve Mescid-i Aksa meselesinin sadece Kürtlerin, Türklerin, Arapların ve Farsların meselesi olmadığını tüm ümmetin meselesi olduğunu vurguladı.

Filistin'in, Kudüs'ün ve Mescid-i Aksa'nın tüm İslam ümmeti için önemli olduğunu, tüm Müslümanları ilgilendirdiğini belirten Tekruri, "Bu mesele sadece Türklerin, Kürtlerin, Arapların, Farsların ya da diğerlerini ilgilendiren bir mesele değildir. Bu mesele ümmet meselesidir. Bu mesele Suriyeli kardeşlerimizde ve Türkiyeli kardeşlerimizde tüm herkesi ilgilendirdiği için takip edeceğiz, inşallah ümmetin uyanmasına vesile olacak." dedi.

"Kudüs'ümüz, Filistin'imiz işgal edildiği zaman yaşamayı unutur, ölüme kadar gideriz"

"Kudüs toplumdur, bir camiadır ve bütün ümmetin kalbinde Kudüs yatmaktadır" diyen Tekruri, şöyle konuştu:

"Türkiye halkını ilk gördüğümde hepsinin kalbinde Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın olduğunu görüyorum. İsmail Heniyye'nin dediği gibi, bu ümmeti ilgilendiren bir meseledir ve milyonlar, milyarların kalbinde Kudüs yatmaktadır. Kudüs toplumdur, bir camiadır ve bütün ümmetin kalbinde Kudüs yatmaktadır. Bazı topluluklar görüyoruz, maalesef Kudüs'ü düşünmüyorlar, mesele olarak görmüyorlar. Bu, çok üzücü bir olaydır. Kudüs'teki bu direniş, azgın insanların bir daha böyle bir girişimde bulunmamaları, inşallah bütün ümmetin uyanmasıyla olacaktır. Siyonist biri diyor ki; 'bizim amacımız kan dökmek değildir, bir yeri işgal etmek değil. Düşmanlık da istemiyoruz.' Bizler Kudüs'ün varlığı için, baki olması için yeri geldiği zaman kanlarımızın son damlasına kadar inşallah mücadelemizi yapacağız. Bizler ve çocuklarımız, yaşamayı, hayatı seviyoruz. Ama Kudüs'ümüz, Filistin'imiz işgal edildiği zaman yaşamayı unuturuz, ölüme kadar gideriz."

Müslümanların düşmanlarını iyi tanımaları gerektiğini ve düşmanlarının hareketine göre tedbir almak zorunda olduklarını belirten Tekruri, "Şu anda dünyanın her tarafında özellikle de Kudüs'te, Filistin'de cihadı asla aklımızdan çıkarmamamız lazım. Kim eğer cihada niyet etmişse o cihat etmiştir." ifadelerini kullandı.

Müslümanların Filistin ve Kudüs için düzenlenen her türlü faaliyetlere katılmaktan geri durmamaları çağrısını yapan Tekruri, Kudüs'ün sadece Filistinlilerin değil bütün İslam ümmetinin ortak meselesi olduğunu ifade etti.

"Kudüs'ün, işgali, Müslümanlar uyanırsa sona erer"

Tekruri, "Filistin ve Kudüs'ün kurtulması için yapılan aktivitelerde hazır olmanızı istiyorum. Bu zulüm yapanların zulmü, zamanla belki biter gider. Ama onların bu zulmüne de biz asla rıza göstermeyeceğiz. Önemli olan Kudüs'ün özgürlüğüne kavuşmasıdır. Bundan dolayı da Kudüs'ü korumamız ve muhafaza etmemiz, her an harekete hazır olmamız gerekmektedir. Kudüs'ün, Filistin'in işgali, ancak Müslümanlar uyanırsa o zaman sona erer. Kudüs'ün kurtulması için bütün gayreti göstermeliyiz." şeklinde konuştu.

"Bizler asla ne Kudüs'ten, ne de her hangi bir İslam ülkesinin toprağından vazgeçmeyeceğiz"

Programın diğer katılımcısı Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri ise, "Bizler asla ne Kudüs'ü ne de her hangi bir İslam ülkesinin toprağından vazgeçmeyeceğiz." dedi.

Trump'ın Amerika topraklarını verme hakkı olduğunu, ancak Filistin topraklarını siyonist israile verme hakkı olmadığının altını çizen Zuhri, "Kudüs ve Mescid-i Aksa, İslam için, İslam ümmeti için önemli bir akidedir ve İslam'ın önemli bir parçasıdır. Bizler asla ne Kudüs'ten, ne de her hangi bir İslam ülkesinin toprağından vazgeçmeyeceğiz. Biz özellikle de Türkiye'deki ve İslam âlemindeki bu güzide toplulukları Filistin, Kudüs ve Mescid-i Aksa için yürüyüş yaptığını ve sokaklara çıktığını gördüğümüzde Trump'ın ne kadar ahmak bir insan olduğunu görmüş oluyoruz. Trump, İslam ümmetini harekete geçirdi." diye konuştu.

"Mademki Trump siyonizme, israile destek oluyor, sizlerin de Müslümanlar olarak Filistin'e, Mescid-i Aksa'ya ve oradaki Müslüman kardeşlerinize yardımcı olmanız gerekiyor"

Müslümanların Kudüs'e destek amaçlı yaptıkları faaliyetlerine devam etme çağrısında bulunan Zuhri, "Biz Kudüs'ün ve Filistin'in mücadelesi için mücadele ediyoruz. Bizler, Müslümanların bu eylemleriyle, yürüyüşleriyle ve toplantılarıyla Trump'ın bu açıklamasından sonra harekete geçmelerinden dolayı izzet sahibi olduğunu görüyoruz. Özellikle Türkiye'de her tarafta Anadolu insanının farklı şehirlerde Filistin, Kudüs ve Mescid-i Aksa için eyleme geçildiğini görüyoruz. Bu yürüyüş ve toplantılarda Türkiye insanı şöyle haykırıyor; 'Ey Trump! Biz Kudüs, Filistin'in mücadelesi için geliyoruz.' Özellikle sizden ricamızdır ki bu eylemleri devam ettirmeniz ve Kudüs'e desteğinizi devam ettirmenizdir. Mademki Trump siyonizme, israile destek oluyor. Sizlerin de Müslümanlar olarak Filistin'e, Mescid-i Aksa'ya ve oradaki Müslüman kardeşlerinize yardımcı olmanız gerekmekte. Kudüs ancak siyonizmle mücadeleyle olacaktır." diye belirtti.

"Amacımız sadece Trump'ın kararına karşı gelmek değil, özellikle Kudüs'ün özgürlüğü için mücadele etmektir"

"Nesillerimizi Kudüs'ün özgürlüğü için yetiştiriyoruz" diyen Zuhri, "Mescid-i Aksa ne zaman özgürleşir? Trump'ın bir ayakkabı değerinde olduğunu anladığımız zaman özgürleşir.' Filistin, Kudüs'teki mücadele, gerçekten kuvvetlidir, kuvvetine devam etmektedir. Biz özellikle de nesillerimizi Kudüs'ün özgürlüğü için yetiştiriyoruz. Bizim amacımız sadece Trump'ın kararına karşı gelmek değildir. Özellikle Kudüs'ün özgürlüğü için mücadele etmektir. Biz kesinlikle inşallah zaferin yakın olduğuna inanıyor, zafere emin olduğumuzu belirtmek istiyoruz. Biz öyle bir topluluk ve ümmete sahibiz ki onlara Kudüs'e değil de şehadete erişemedikleri için ağlayan, yani israilden korkudan dolayı değil de şehadete erişmediği için ağlayan bir topluluğa sahibiz. Biz zaferin gelecek olmasına o kadar eminiz ki çünkü bizler annesinden çocuğunu şehadet için istediğimizde çocuklarını veren anneler biliyoruz." şeklinde konuştu.

"İslam ümmeti için yeni bir sayfa açılmıştır"

İslam ümmetinin, Trump'ın bu kararını açıklamasından önceki ümmet olmadığını ifade eden Zuhri, şöyle konuştu: "Bu ümmet Trump'ın bu kararını açıklamasından sonra farklı bir ümmettir. İslam ümmeti için yeni bir sayfa açılmıştır. Trump'ın bu kararından sonra her gün sokaklara çıkan, eylem yapan Türkiye halkının ve Müslümanların bu eylemlerine devam etmelerini istiyoruz. Muhacir Suriyeli kardeşlerimizin de bu karardan sonra kendi dertlerini, sorunlarını ve yaralarını unutup; Kudüs, Filistin ve Mescid-i Aksa için koştuklarını ve sahaya çıktıklarını görüyoruz."

Türkiye halkına Filistin, Kudüs ve Mescid-i Aksa'ya sahip çıkmalarından dolayı da teşekkür eden Zuhri, zaferin yakın olduğunu da sözlerine ekledi.

Program, Grup Yürüyüş'ün Kudüs üzerine bestelenen ezgi ve marşları seslendirmesinin ardından sona erdi. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)