SAKARYA - (AA) Sakarya Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Geçmişten Günümüze Kudüs Meselemiz" isimli konferansa konuşmacı olarak katılan Tekruri, Kudüs'ün sadece Filistin özelinde değil tüm İslam aleminin ortak meselesi olduğunu belirtti.

Filistin'de meydana gelen hadiselerde bir hayrın olduğuna inandığını vurgulayan Tekruri, iyi ve kötünün, gerçek ve batılın ortaya çıktığını, safların ayrılmış durumda olduğunu aktardı.

Bugün bazı Arap liderlerinin Filistin'in direnişini 'terör' olarak nitelendirdiğine ve İsrail'e dost dediklerine değinen Tekruri, "Bunlar daha önce aramızdaydılar ve bu olaylar vesilesiyle bunlar ortaya çıktı." dedi.

Ümmetin, şiddet ve fitnenin çok olduğu bir zamanda yaşadığını dile getiren Tekruri, şöyle konuştu:

"Elimizde bir sepet limon olsa bu sepetin içerisinde sadece öz bulunmuyor. Sepetin içerisinde artıkları da kullanılmayan kısımları da olacak. Biz limonu sıkıp özünü çıkardığımızda öz ile kabuk ve işe yaramayan kısımlarla işe yarayan kısımlar birbirinden ayrılmış olacak. İşte böyle bir zamanda yaşıyoruz. Bunu yüzünüze karşı övmek için yapmıyorum. Türkiye bu özü temsil ediyor, bu özün en ileride gelen parçası. Dün Malezya'daydık, daha önce Endonezya'daydık, oralarda da binlerce Müslüman sokaklara çıkıp Kudüs'e desteklerini gösterdiler. Arapların şöyle bir yanlış düşüncesi var, 'Bizler Kudüs'e Mescidi Aksa'ya sahip çıkmazsak bu mesele, dava ortadan kalkar'. Hayır, Araplar, Müslümanların sadece yüzde 15'ini oluşturuyor. Eğer onlar sahip çıkmazsa Müslümanlar sahip çıkacak."

"Kudüs için düzenlenen her türlü faaliyete, gösteriye katılın" çağrısı

Tekruri, salonda bulunan öğrencilere seslenerek, Filistin ve Kudüs için düzenlenen her türlü faaliyete, gösteriye katılmaktan geri durmamaları gerektiğini söyledi.

Bu gösterilerin düzenlenmesinin sadece sokağa çıkmaktan ibaret olmadığına vurgu yapan Tekruri, şöyle devam etti:

"Filistinliler, 'Eğer biz başka ülkelerdeki kardeşlerimizin sokağa çıkıp bizim için gösterilerde bulunduklarını görmeseydik, ümitsizliğe kapılacaktık ve yenilecektik. Onların sokağa çıkıp gösteriler düzenlemesi bizim himmetimizi ve gücümüzü arttırıyor. Biz eğer çıkmazsak utanıyoruz.' diyorlar. O yüzden sakın Kudüs ve Filistinle ilgili faaliyetlere katılmaktan geri durmayın. Trump kararını verirken Müslümanların iki üç gün sokağa çıktıktan sonra bunu unutacaklarını söylüyordu. Fakat arkasındaki hareketi görünce elbetteki beklemediği bir şeyle karşılaştı. Şerefli Türkiye halkı, 15 Temmuz darbe girişiminde sokağa çıktı, o zalimlere karşı dik durdu alnı açık bir şekilde mücadele etti. O kalkışmanın sadece Türkiye'yi değil bütün Müslümanları ilgilendirdiğini söyleyelim. O Kudüs için de bir haksızlıktı, Filistin için de bir haksızlıktı. Ümmetin aklı başında liderleri Müslümanlar bu her türlü faaliyete katılıp desteklerini göstermelidir."