İki hafta önce Batman'da 1998 yılında Cevzet Soysal'ın kaçırılarak katledilmesine ilişkin Batman Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan (A.M., Ö.K., B.Ö., İ., C. ile M) 2'si emekli, 2'si muvazzaf 4 polis ile FETÖ'den tutuklu 2 polis, sevk edildikleri mahkemeden adli kontrol şartıyla serbest bırakıldılar.
Serbest bırakılan katil zanlılarının Batman Adliye Sarayında polisin geniş güvenlik önlemleriyle uzaklaştırıldıkları görüldü.
Olaya tepki gösteren Soysal ailesinin avukatı Veysel Topkan, "Cevzet Soysal'ın 1998 yılında Batman'da kaçırılıp işkence edildikten sonra öldürülmesi olayıyla alakalı Batman Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma kapsamında 6 şüpheliyi gözaltına aldırmıştı. Daha önce olayı ortaya çıkaran tanık polis memuru Hulusi Cemil Altınlı'nın birçok söylediği ve anlattığı durumların belgelemesine rağmen maalesef şu anda şüphelilerin tümü adli kontrol şartıyla serbest bırakıldılar." dedi.
Hulusi Cemil Altınlı'nın Cevzet Soysal'ı nasıl kaçırıp katlettiklerini anlattığını belirten Topkan, "Hulusi Cemil Altınlı olayı anlatırken 6 tane isim vererek Cevzet Soysal'ı bu ekiple beraber kaçırdıklarını, Cem isimli bir polis memurunun evinde sorguladıklarını, daha sonra Fethullah Gülen talimatı doğrultusunda boynunu kırarak infaz ettiklerini ve Güvercin köyüne gömdüklerini beyan etmişti. Cevzet Soysal'ın gömülmesi olayında 4 tane polisin bilgisi olduğunu söylemişti. Gömülme esnasında 4 tane polisin cenaze başında olduğunu, onun için gömüldüğü yeri sadece 4 polisin bildiğini söylemişti. Batman Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı soruşturmada bu şüphelilerin tümünün beyanını aldı." ifadelerini kullandı.
"Bu davanın baş şüphelisi Fethullah Gülen'dir"
Katil zanlılarından bir polisin emniyet, savcılık ve mahkemeyle dalga geçercesine ifade verdiğini aktaran Topkan, şu ifadeleri kullandı: "Şüphelilerden bir tanesi emniyet, savcılık ve mahkemeyle dalga geçerek, 'Cevzet Soysal 2015 yılında beni takip ediyordu, silah çektim benden kaçtı; halen hayatta olabilir' şeklinde beyanda bulundu. Mahkeme 20 yıl önce olan bu olayla alakalı delil yetersizliğinden dolayı sanık şüphelileri şu anda adli kontrol uygulanmak üzere serbest bıraktı. Bu davanın baş şüphelisi yine o dönemdeki polis memuru Hulusi Cemil Altınlı'ın beyanlarından öğrendiğimiz anladığımız kadarıyla Fethullah Gülen'dir. Dosyada gizlilik kararı var; açık izah edemeyeceğiz. Fakat Fethullah Gülen'e nasıl uzandığı, talimatı ondan kimler aracılığıyla ne şekilde alındığı hepsi belirtilmiş durumdadır. Şüpheliler yakalanmadıkları için bunu şu anda sonuca bağlayamıyoruz. Gözaltında 6 şahıs vardı toplam 17 isim var. Bu 17 ismin zirvesinde Fethullah Gülen ismi var."
"İbrahim Görceğiz'in evine konulan kroki Ömer isimli polis memurunun el ürünüdür"
Bu kirli yapının Hizbullah Cemaatinin başka fertlerine de kumpaslar düzenlediklerini itiraf ettiklerini belirten Topkan, "Hulusi Cemil Altınlı diyor ki; 'Hizbullah üyesi olduğu düşündüğümüz İbrahim Görceğiz'in evine operasyon yaptığımızda evde hiçbir delil bulamadık. Bunu bir şekilde yakalatmamız gerektiği için Ömer isimli polis memurunun kendi hazırladığı krokiyi İbrahim Görceğiz'in evinden çıkarmış gibi tutanağa bağladık ve İbrahim Görceğiz bu şekilde ceza aldı.' Yıllar sonra 2017 yılında polis kriminal laboratuvar raporu sonucu ortaya çıktı ki gerçekten İbrahim Görceğiz'in evine konulan kroki Ömer isimli polis memurunun el ürünüdür. Hulusi Cemil Altınlı'nın söyledikleri aslında doğrulandı. Anlattığı olayların bir çoğulları doğrulandı. Fakat Cevzet Soysal olayında cenaze bulunamadığı için bu durum henüz doğrulamadı. Bundan dolayı şüpheliler şu anda serbest bırakıldı." diye konuştu.
"Adalet istediğimiz gibi işlenmiyor"
Cevzet Soysal'ın oğlu Mücahit Soysal ise İLKHA'ya yaptığı açıklamada, "14 gündür babamı katleden polislerin gözaltına alınması için karar alındı. Babamızın naaşı bulunur diye bir umut bekledik. Ama biz gördük ki adalet istediğimiz gibi işlenmiyor. Babamı katleden 6 polis serbest bırakıldı. Hulusi Cemil Altınlı'nın verdiği bilgiler dâhilinde bütün deliller ortada olmasına rağmen serbest bırakıldılar. Mevcut delilleri dikkate almadılar. Hükümetin, delilleri dikkate alıp bir daha gözden geçirmesi gerekir. Deliller gözden geçirildiği zaman polislerin suçlu olduğu ortaya çıkacaktır. 17 tane sanıktan sadece 6'sı gözaltındaydı. Diğer sanıklarda yaşadıkları önceki gözaltı sonrası Türkiye'den kaçtı. Bu 6 şahıs da kaçmadan hükümet bir an önce önlem alması lazım. Bizim tek isteğimiz babamızın naaşıdır. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Babamın naaşı bize teslim edilirse adalet yerini bulacaktır." şeklinde konuştu. (M. Sait Çelik - İLKHA)