Batman'ın çarpık bir kent olduğunu ifade eden Harita Mühendisi Fevzi Sevim, imara planlamasında kent merkezinde yaşanılabilir bir alanın olmadığını bu yüzden yeni belediye yönetimine imar için çok iş düştüğünü söyledi.
Konuyla ilgili İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Harita Mühendisi Fevzi Sevim, şehir planlamasında yaşanan sıkıntıları anlattı.
Var olan şehir planının hayata geçirilmesi ve imar uygulamasının hızlıca yapılması gerektiğini belirten Sevim, imar planı içerisinde açılmamış imar yollarına ve altyapı çalışmalarına başlayarak çarpık şehirleşmenin önüne geçirmesi gerektiğini kaydetti.
"Planlarda yaşanılabilir bir kent statüsünü şehre kazandırılmamıştır"
Önceki belediye yönetimlerinin imarı rant haline getirmesinden dolayı şehir içinde aynı yollar üzerinde parsellerde bile kat farkının olduğuna dikkat çeken Sevim, "Belediyelerin imara ilişkin görevleri vardır. Bunlar öncelikle o bölgenin hâlihazır haritasının yapılması, jeolojik etütlerinin yapılması, insanları içerisinde yaşayabilecekleri bir plan hazırlanması ve parsellenmesi son olarak altyapı hizmetlerinin yapılması gerekmektedir. Bizim şehrimiz petrolden dolayı çok hızlı geliştiği için belediye kent gelişiminin gerisinde kalmıştır. Vatandaş evlerini yapmıştır, yolları kendileri açmıştır ama belediye başından beri çok pasif kalarak planlarda yaşanılabilir bir kent statüsünü şehre kazandıramamıştır. Böylece vatandaşın eliyle gelişen şehir çarpıklaşmaya başlamıştır." dedi.
Şehir merkezinde olan tarlaların arsa vasfını kazanması için çalışmaların yapılması gerektiğini söyleyen Sevim, "Belediyenin görevi sadece şehrin planını hazırlamakla da kalmaz. Bizim belediyenin yaptığı tek şey şehrin imara açılacak bölgelerinin planını oluşturmak ama böyle şehir gelişmiyor. Yapılması gereken ondan sonraki adımdır. Parselasyon (18. Madde) imar uygulanmasının yapılması gerekir ki var olan mevcut tarlaların arsa vasfını kazanması gerekmektedir. Bununla beraber belediyenin altyapı hizmetlerini bir an önce imar bölgelerine götürmesi gerekir. Belediye bu konuda şimdiye kadar çok geri kalmıştır." ifadelerini kullandı.
"Belediye bunun önlemini almadığı için bu problemler devam ederek"
Kırsaldan şehir merkezine yerleşmek isteyen vatandaşı kimse yönlendirmediği için rastgele ev yapmasıyla şehrin çarpıklaştığını belirten Sevim, "Güneykent Mahallesi 10 yıl öncesinden imara açılmasına rağmen altyapı hizmetleri hiçbir şekilde gitmemiş. İmarı yapılmış parselasyonu yapılmamış, araziler parsel vasfı kazanmamış. Bu defa imar içerisinde vatandaşın tarlası var, vatandaş haklı olarak tarlasının içerisine evini yapmış, ama bu yaptığı ev belki imarda sağlık alanı içerisindedir, belki eğitim alanı içerisindedir, belki yola denk gelmektedir veya park içerisindedir. Belediye bunun önlemini almadığı için bu problemler devam ederek işin çıkmaz boyut almasına sebep olmuştur." diye konuştu.
"Belediye eskiden beri İluh Deresine bağlantı yol geçişleri vermediği için şehir iki parçaya ayrılmış durumda"
İluh Deresi ve şehir merkezinde geçen demiryolu kent merkezinin gelişmesine engel olduğunu aktaran Sevim devamında şunları söyledi:
"İl Özel İdaresi Kuyubaşı'na yaşanılabilir bir imar sundu ve kendisi parselasyonunu da yaptı. Üniversitemizde TOKİ'nin ilerisine kuruldu, fakat şehir bir türlü o tarafa gitmedi. Buradaki ayrışmanın ikilemenin sebebi Batman merkezimiz TP (Türkiye Petrolleri) ile TÜPRAŞ'ın çevresinde kurulmuş bir kenttir. Bunların dışında kenti de ayıran birde İluh Deremiz var. Belediye eskiden beri dereye bağlantı yol geçişleri vermediği için şehir iki parçaya ayrılmış durumunu korumaktadır. Bununla beraber bizim şehir merkezinden geçen demiryoluna da yol geçişleri verilmediği için yine şehir bir bütünleşik hale gelmemektedir. Kuyubaşı TOKİ'den Batman şehir merkezine gelindiğinde İmam Hatibin yanından düz devam eden (Dostlar Caddesi) yol Nergiz caddesine bağlanmamış. Nedeni de oradan geçen demiryolundan dolayı yol devam etmiyor. Hâlbuki bu yolun bir şekilde merkez ile ilişkilendirilmesi o bölgenin daha yaşanılabilir ve daha hızlı bir şekilde kentleşmesini tamamlamasına olanak sağlayacaktır."
Trafik yoğunluğunun azaltılması için Turgut Özal Bulvarı haricinde çevreyollarıyla bağlantılı olacak ana arterlerin oluşması gerektiğini dile getiren Sevim, "Turgut Özal Bulvarı (Diyarbakır Caddesi) dediğimiz belediyenin önünde Esen Tepe'ye giden şehrin tek ana arteri olan bu cadde şehrin bütün trafik yoğunluğunu sırtladığı için trafikte sıkışmalar haliyle olmaktadır. 18. Madde imar uygulaması çoğu mahallelerde yapılmadığı için yeni açılacak ana yollarla belediye kamulaştırma yükünden kurtulacak. Çünkü 18. Madde imar uygulamasında yerel yönetim belediye yüzde 40 yol, park, sosyal donatı alanlarının tamamını kullanma hakkına sahiptir. Belediye bunu değerlendirerek hem tıkanmış problemleri, tarla vasfındaki arazilerin çözümüne gitmesi vatandaşları bu konuda rahatlatması hem de yeni açılacak yollarla kentin gelişimine olanak sağlayacak hale getirmesi önemlidir." dedi.
"Belediye kent merkezini bölgelere ayırarak her yere aynı kat emsali vermeli"
2009 yılında rant odaklı bir imar planının yapıldığına dikkat çeken Sevim, "Batman'ın genel bir revizyon planına ihtiyacı vardır. Şu an belediyenin Batman için yeni bir revizyon planı yapacağı söylenmektedir. Ancak halktan gizli yapılan bir genel revizyon planının asla başarıya ulaşması, uygulanmasının gerçekçi olması mümkün değildir. Çünkü Belediye halkın sorunlarını dinlemeden yapacağı bir revizyon planında kesinlikle kenti rahatlatacağına inanmıyorum. Bu konuda 2009 yılında önceki belediye yönetiminin yapmış olduğu genel revizyon planının ranta dönüştürmesi halktan habersiz yapması göz önüne alındığında yeni yönetimin bu konuda duyarlı davranması ve yapılacak genel revizyon planlarında kent merkezindeki kat yükseklik farklarının ve emsal farklarının bir düzene alınması gerekmektedir. Belediye kent merkezini bölgelere ayırarak her yere aynı kat ve kendi içerisinden aynı emsal yoğunluğu vererek adaletli ve düzenli bir kent gelişimine katkı sağlayabilir diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.
"Belediye sorunları irdelemelidir"
Batman'ın birçok mahallesinin tarla ve köy konumunda göründüğünü vurgulayan Sevim, konuşmasına şöyle devam etti: "Genel revizyon planlarına STK'ların farklı kesimden meslektaşlarımızın katkı sunması gerekmektedir. Bu konuda belediyenin de duyarlı davranması, sorunları tamamen irdelemesi gerekmektedir. Bu çarpık şehirleşmenin önüne geçebilmemiz için atılması gereken adımlarımız hâlen yapılmamış. 18. madde uygulanmalarının hızlı bir şekilde yapılması gerekir.(Şirinevler, Karşıyaka, Hürriyet, 19 Mayıs, Güneykent mahalleleri.) Çünkü vatandaş burada belediyeden öndedir. Vatandaş evlerini yapmış, belediye hâlen parselasyonunu yapmamış ve altyapı hizmetleri belediyenin görevidir. 18. madde imar uygulamaları vatandaşın eliyle de yapılabilir ama bu sağlıklı olmaz. Belediye 18. madde imar uygulaması düzenleme sıralarını çizerek, donatı alanlarından oluşan kesinti miktarını adaletli şekilde hesaplayarak o bölgelerin bir an önce parselasyonunu yapması gerekmektedir."
"Batman'da ibadet mekânlarının bodrum katlarına hapsedilmesi belediyenin ayıbıdır"
Yeni yapılacak imar vizyonunda hızla gelişen kent nüfusunun ihtiyacı karşılayacak ibadet alanlarının imar planı içerisine alınması gerektiğini belirten Sevim, cami ve park sorununun giderilmesi için önerilerde bulundu.
Sevim, "Yeşil alan ve parkla ilgili olarak da kentimizin eksiklikleri vardır. Bunu gidermek için eski 16 Mayıs Şehir Stadyumu'nun yerine park yapılmalı ve yanına bir cami veya mescit yapılması da çok uygun ve yerinde olacaktır. Ayrıca kullanılmayan pasif kalmış hava lokalinin park olması o bölgeye hitap ederek kent içerisinde yaşayan halkımızın rahat bir şekilde vakit geçirmesini sağlayacaktır. Bu konuda eski ilçe otogarı da değerlendirilebilir. Yeni yapılacak plan revizyonunda Batman'a ibadet mekânlarının homojen bir şekilde dağıtılması gerekmektedir ki halkın camilere gerçekten ihtiyacı vardır. Çünkü çoğu yerde binaların bodrum katları mescit olarak kullanılmıştır. Bu da belediyenin ayıbıdır. Bu konuda da belediyenin çalışma yapmasını istiyoruz." dedi. (M. Sait Çelik - İLKHA)