Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Balıkesir programı çerçevesinde AK Parti Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'na katıldı.
Toplantının yapıldığı Balıkesir Kapalı Spor Salonu önünde toplanan vatandaşlara hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Rusya'nın Soçi kentinde gerçekleşen zirveyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ticaretten ulaşıma kadar her alandaki yatırımlarla sadece ülkeyi büyütmekle kalmadıklarını, aynı zamanda Türkiye'ye gerçek bağımsızlığını kazandırdıklarını söyleyerek savunma sanayi alanındaki gelişmeleri şöyle aktardı:
"Özellikle savunma sanayiine dair projelerimizle ülkemizin iradesine vurulan prangaları söküp attık. Bugün yalnızca kendi silahımızı, kendi tankımızı, kendi savaş gemimizi üretmekle kalmıyor, aynı zamanda bunları ihraç ediyoruz. Türkiye, silahlı insansız hava araçlarını millî imkânlarla imal eden dünyanın 10 ülkesinden biri olmuştur. Bugün Türkiye belli uluslararası örgütlere ileri garnizonluk yapan değil, millî menfaatlerini ne pahasına olursa olsun gerçekleştiren bir ülkedir. Ülkemizin gücü sadece müttefiki olduğumuz kurum ve kuruluşlardan değil bunlarla beraber kendi imkân ve kabiliyetlerimizi de ortaya koyuyoruz. Son NATO skandalında olduğu gibi Türkiye'nin hak ve hukukunu koruma noktasındaki kararlılığı artık birilerini kendilerine çekidüzen vermek zorunda bırakıyor."
Ekonomik ve askerî açıdan güçlü olmanın yeterli olmadığını, asıl meselenin özgüven sahibi olmak olduğunu vurgulan Erdoğan, "Esas mesele hakikatin hatırını kaba güce feda etmemektir. Bunun için öncelikle zihinlere vurulmuş zincirlerin kırılması gerekiyor. Çünkü müstekbirlerin en büyük silahı maddi güçleri, teknolojileri, tankları, tüfekleri, füzeleri değildir, onların asıl silahları zihinlere vurdukları prangalardır" şeklinde konuştu.
Konuşmasının devamında ana muhalefetin durumuna da değinen Erdoğan, Türkiye'nin 15 yıl öncesine göre hiçbir gelişme sağlayamadığı tek alanın ana muhalefetin durumu olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti:
"Hamdolsun diğer tüm konularda belli mesafe aldık, birçok sorunumuzu çözdük ya da hâl yoluna koyduk, ancak ana muhalefet meselesinde hiçbir ilerleme kaydedemedik. Hâlâ dünyaya 1940'ların penceresinden bakan müzelik bir ana muhalefetimiz var. Hâlâ millî meselelerde dahi kişisel hırslarının, sığ ideolojik takıntılarının esiri olan bir ana muhalefete sahibiz. Hâlâ sabah evet, sakın ona bakmayın ha, akşam hayır diyen, sabah sahip çıktığını akşam reddeden çarkçı bir ana muhalefetimiz var. İnanın onların bu hâllerini, bu tutarsızlıklarını gördükçe ülkem adına ben utanıyorum."
Konuşmasının devamında Soçi görüşmelerine de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin'in davetiyle Soçi'ye gerçekleştirdikleri ziyarette İran Cumhurbaşkanı Ruhani'nin de katılımıyla bölge için çok önemli bir üçlü zirve toplantısı yaptıklarını aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başta "Suriye krizi olmak üzere terör örgütleriyle mücadeleyi ve bölgesel meseleleri" görüştüklerini kaydetti. 7 yıldır devam eden, yaklaşık bir milyon insanın hayatını kaybetmesine, 12 milyon Suriyelinin evini barkını terk etmesine sebep olan krize nasıl siyasi bir çözüm bulunabileceğini etraflıca istişare ettiklerini söyleyen Erdoğan, "Sadece bölgemizdeki mazlumlar değil tüm dünya Soçi'deki toplantıya ve bizlerin açıklayacağı sonuç bildirgesine, kararlara kilitlenmişti. Hamdolsun bizler bu beklentiyi boşa çıkarmadık. Üç lider olarak Suriye'deki insani dramı sonlandırmaya yönelik gerçekten çok kritik kararlar aldık. İnşallah yakında bu kararların olumlu yansımalarını sahada daha belirgin şekilde görmeye başlayacağız. Ve tabii belki 15 günde bir, ayda bir de bizim bu bir araya gelişimiz devam edecek" şeklinde konuştu. (İLKHA)