Muhsin Şenol- DOĞRUHABER

Hastalıkların birçoğunun psikolojik ve manevi eksiklikten kaynaklandığı artık bilimsel bir gerçek. Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı`nın imzaladığı protokolle din görevlileri hastanelerde manevi destek hizmetlerine başladı. Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan ve projenin eksik yanlarının da bulunduğuna dikkatleri çeken araştırmacı yazar Abdulhakim Sonkaya, “Hastanelerdeki imam projesinin ideal seviyeye getirilmesi gerekiyor. Öncelikle hastanelerde Lokman Hekim Projesi başlatılmalı. Ardından tüm doktorlara hekimlik dersleri verilmeli.” dedi.

“HASTALIK SADECE BEDENİ BİR ŞEY DEĞİLDİR”

Hastalığın, bağışıklık sistemi ve moralle doğrudan alakalı olduğuna değinen Sonkaya, “Bağışıklık sisteminin güçlü olabilmesi için sağlıklı duygu ve düşünce lazım. Güzel bir duygu, güzel bir düşünce ve güzel bir zihin insanı sağlıklı kılar. Bizde fıkhi bir meselede bu ‘sahih midir?` diye sorarız. Yani ‘sıhhatli mi? Sağlıklı mı?` diyoruz. Demek ki İslam; hükmüyle, anlayışıyla ortaya koyduğu yöntem ve esaslarda sağlıklı olmayı esas alıyor. Mesela illet denir bir şeyi bozan manasında da kullanılır. İllet aynı zamanda hastalık anlamında da kullanılıyor. Dolayısıyla hastalık sadece bedeni bir şey değildir. Yani beden ve ruh ile alakalıdır. Düşüncenin seyri de olumlu veya olumsuz hastalığı etkiliyor.” ifadelerini kullandı.

“İMAM PROFİLİNDEN ZİYADE HİKMETİ BİLEN, SIHHATİ HER YÖNÜYLE BİLEN BİRİ OLMALI”

Hastanelerde imamların bulunmasından önce orada imama bakışın değiştirilmesi gerektiğini söyleyen Sonkaya şöyle devam etti: “Burada görev yapacak olan kimsenin “imam” ismiyle değil de hekim ismiyle görev yapması daha doğrudur. Zira “imam” ölümle bir çağrışım yapıyor. İşin hakikati bu olmasa da maalesef toplumda böyle bir algı vardır. Oysa imam öncü olan, hayatı önde yönlendiren demektir. İmamın cenazeyle çağrışımının bitirilmesi gerekiyor. Kur`an-ı Kerim`de de zikredildiği üzere hekimlikle ilgili bizde Lokman Hekim örneği vardır. Bu bağlamda projenin ismi de her hastaneye imam projesi yerine ‘Lokman Hekim Projesi` olmalıdır. Tabi Lokman Hekim ismini alternatif tıp amacıyla kullanan hatta bunu istismar edenler vardır. Bizim kastettiğimiz bu değildir. İmam profilinden ziyade hikmeti bilen, sıhhati her yönüyle bilen birileri olmalıdır. Burada kastettiğimiz budur. Gerektiğinde sağlıkla ilgili tavsiyelerde bulunacak. Hayatın sağlık ve afiyet koşullarını, bunun gereklerini anlatacak profilde birileri olmalı.”

“HEKİM VE TABİP ARASINDAKİ FARKI DA İYİ BİLMEK GEREKİR”

Doktorlar ve Lokman Hekim projesi kapsamında hastanelerde görev yapacak kişilerin çalışma alanlarının karıştırılmaması gerektiğini vurgulayan Sonkaya, “Doktorlar tıp doktorlarıdır. ‘Lokman Hekim` burada doktorların alanına girmemeli, alternatif bir tıp geliştirmeyecek, tıbba tamamlayıcı olacak. Başka bir boyutu ele alacak. Aslında doktorların yetiştirilme usul ve esası bunu da kapsayacak şekilde düzenlenirse hastanelerde bu ayrıma gerek kalmayabilir. ‘Lokman Hekim`e ihtiyaç olmayabilir. Ama doktorlar bile tabip ile hekimi aynı anlamda kullanıyor bunu eş anlamlı biliyor. Daha bu ayrımı bilmeyen doktorlar meselenin bu boyutunu nasıl anlayabilir. Eğer tıp fakültelerinde doktorlar, tabipler aynı zamanda hekimler olarak Lokman Hekim`ler olarak yetiştirilirse buna ihtiyaç olmaz. Nasıl Hipokrat yemini ettiriliyorsa tıp fakültelerinde hekimler yetiştirilmeli. Ama bunun için önce tabip ile hekimin ayrı olduğunun anlaşılması ve kabul edilmesi gerekir. Herkes tabip ve hekimin aynı olduğunu zannediyor. Ama öyle değil. Çünkü tıp dediğimiz alan bedenin görünen kısmıyla ilgilenir. Ama hekimlik bunun arkasındaki manayı, morali ve motivasyonu ifade eder. Burada hastanelere imam göndermekten ziyade yapılması gereken; ya Lokman Hekim Projesi geliştirmek ya da tıp fakültelerinin müfredatında hekimlik de öğretilmeli. Örneğin kalpte tıbbın alanına girmeyen hekimlik konusu olan hastalıklar vardır. Nitekim Allah, “Kalplerinde hastalık vardır.” (Bakara,10) buyuruyor. Peki, kalbin hastalıkları nelerdir? Damar tıkanır, kalp kapağı gevşer vs. bunlar tıbbi müdahalelerle gideriliyor. Peki, kalpteki burukluk nasıl giderilecek? Tıp doktoru bunu yapabilir mi?  Bunu ancak hekimliğiyle tedavi edebilir. Doktorlar hastalarıyla çok az ilgileniyor. İşte insanlar daha fazla ilgi gösterilmesi için özel hastanelere gidiyorlar. Doktor daha fazla bilgi versin diye. Çünkü bilgi vermek, ilgi göstermek insana daha fazla moral veriyor, moral motivasyon da bağışıklık sistemini güçlendiriyor.” şeklinde konuştu.

“TÜM DOKTORLARA HEKİMLİK DERSLERİ VERİLMELİ”

Hastanelerdeki imam projesinin ideal seviyeye getirilmesi gerekiyor diyen Sonkaya sözlerine şöyle son verdi: “Morgdaki imam ile hastalarla ilgilenen imam arasında nasıl bir fark olacak? Hastane ismi bile problem. Aslında şifahane olması lazım. Burada seküler bir insana bile ‘Lokman Hekim` çok faydalı olabilir. Öncelikle hastanelerde Lokman Hekim Projesi başlatılmalı. Ardından tüm doktorlara hekimlik dersleri verilmeli.”