Siirt İl Müftülüğü tarafından İl Kültür Müdürlüğü konferans salonunda "Cami Şehir ve Medeniyet" konulu konferans düzenlendi.
Hafız Muhammed Çelebi hocanın Kur'an tilaveti ile başlayan konferansta açılış konuşması yapan Siirt il müftüsü Mehmet Faruk Arvas, peygamber efendimizin Mekke'den Medine'ye hicret ederken ilk işinin cami yapmak olduğuna vurgu yaptı.
Siirt Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cemalettin Erdemci de yaptığı konuşmada Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye hicret ettiğinde adeta bir okuma-yazma seferberliği başlattığını söyledi.
İnsanların, Allah'ın hitabına muhatap kılınmasının en büyük sebebinin akıl olduğuna vurgu yapan Erdemci, "Esasen; din, medeniyet, Medine, şehir hepsi aynı kökten gelir. Yüce Allah insana büyük nimetler vermiştir. En büyük nimet de yüce Allah'ın kendi hitabının muhatabı olarak insanı seçmesidir. Peki, insan hangi vasfı, hangi özelliği dolayısıyla Allah'ın hitabına muhatap oluyor? Ona baktığımız zaman yüce Allah'ın insana vermiş olduğu akıl sayesinde, bu akıl sayesinde doğruyu, yanlışı, hakkı, batılı birbirinden ayırt edebilmektedir. Bu yetenek ilk andan itibaren insana hatırlatılmaktadır. İnsan hata yapar, hatalarını tekrarlar. Yüce Allah insanın anında cezalandırabilecekken ona mühlet vermektedir. Ona hatasından dönme fırsatının verilmesi yine ona verilen en büyük nimetlerdendir. Allah'ın Ekrem olmasının en güzel ifadesidir. Akabinde insana bilmediğini öğreten Allah'tır. Birçok şeyde insan bilmemiştir. Ahlaki ilkeleri vesaire bütün bunları insana öğreten kimdir? Yaratıcıdır." dedi.
Erdemci, " Daha sonraki süreçlerde bir hicret yaşandı. Hz. Peygamber Mekke'den Medine'ye hicret etti. Peygamber efendimiz Medine'ye gittikten sonra adeta bir okuma yazma seferberliği başlatmıştır. Kadınlar, çocuklar, erkekler, köleler, cariyeler herkes okuma yazmaya tabi tutulmuştur. Suffa'da ders görenler, Peygamber Efendimizden ilim öğrenenler başka başka mahallelerde küçük ders halkaları oluşturmuşlardır ve bildiğiniz gibi Bedir esirlerinden fidye veremeyenler 10 çocuğa okuma yazma öğretme karşılığında serbest kalma hakkı verilmiştir. Bu neyi gösteriyor? Hz. Peygamberin eğitim ve öğretime ne kadar çok önem verdiğini ve toplumu oluşturmak için işin buradan geçtiğinin bilincinde olduğunu gösteriyor. Peygamber Efendimiz ashabını bu konuda eğitmiştir. Daha hicretin 4'üncü senesinde "bir-i mauna" olayı gerçekleşiyor. 70'e yakın sahabe orada şehit düşmüştür. Bunların hepsi Peygamber Efendimizin yetiştirdiği eğitimli insanlardır." ifadelerini kullandı.
"Medine'deki uygulamalar medeniyeti kurmuştur"
Hicreti 4'üncü yılında bu kadar insanın eğitime tabi tutulmasının bir şeylerin göstergei olduğuna işaret eden Erdemci, "Bizim de camilerimizi bir ilim merkezine çevirmemizi söylüyor. Orada Kur'an da okunacak, tefsir de yapılacak, hadis de anlatılacak ve bütün bunlar bir arada gerçekleştirilecek. İşte Hz Peygamber Efendimiz sadece burada Kur'an'ı öğretmekle yetinmiyor, aynı zamanda Kur'an'ın uygulanmasını da onlara öğretiyor. İnsanların orada siyasetini, komşularla ilişkilerini, İslam'ın emir ve yasaklarını, yaşam biçimini onlara öğretiyor. Burada Hz. Peygamberin Medine'sinde, iyi ahlak, güzel ahlak, özgürlükler ve adalet üzerine bir yönetimin inşa edildiğini görüyoruz. Hz. Peygamber medeniyete giderken, öncelikle Medine'de uygulamıştır, Medine'deki uygulamalar medeniyeti kurmuştur." ifadelerini kullandı.
Konferans, Şeyh Faraç Camii'nin yapımını üstlene Beşir İlçin'e Erdemci tarafından plaket verilmesiyle son buldu.
Programa Siirt İl Müftüsü Faruk Arvas, Siirt Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cemalettin Erdemci, Diyanet sen Şube Başkanı Hamit Evin, kurum müdürleri, din görevlileri ve çok sayıda vatandaş katılım sağladı. (Murat Orhan- İLKHA)