ANKARA - Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), 21 Eylül Dünya Alzheimer Günü öncesi beyinde hasara yol açan ve ilerleyen bir bozukluk olan demans (bunama) ile ilgili yeni veriler yayımladı.

DSÖ verilerine göre, dünya genelinde 47 milyon demans hastası bulunuyor.

Türkiye'de "bunama" olarak da bilinen ve zihinsel performansı etkileyen demansın en yaygın görülen şekli olan Alzheimer, günlük aktivitelerde azalma ve bilişsel yeteneklerde bozulma ile nitelenen nöropsikiyatrik semptomların ve davranış değişikliklerinin eşlik ettiği nörodejeneratif bir hastalık olarak tanımlanıyor.

Demans teşhisi konulanların yüzde 60 ila 70'ini Alzheimer hastaları oluşturuyor. Bu da dünyada 28 ila 32 milyon Alzheimer hastası bulunduğu anlamına geliyor.

İlk olarak Alman psikiyatrist ve patolojist Alois Alzheimer tarafından 1906'da tanımlanan ve adını da buradan alan hastalığın kesin nedeni tam olarak bilinmiyor.

Alzheimer, 65 yaş üstü grubun yüzde 2 ila 4`ünde, 85 yaş üstü grubun ise yüzde 20'sinde görülüyor.

Demansın görülme oranı ise 60 yaş ve üstü kişilerin yüzde 5 ila 8'i olarak kaydediliyor.

Dünya genelinde demans hastalarının sayısının, 2030'a kadar 75 milyona, 2050'de ise 132 milyona yükseleceği tahmin ediliyor. Bu artışın büyük kısmı, düşük ve orta gelirli ülkelerdeki vaka artışına bağlanıyor.

Alzheimerin en bariz semptomu yakın zamandaki olayların hatırlanamaması olarak görülüyor. Bozukluğun ilerlemesiyle bilişsel yeteneklerdeki kayıp artıyor, frontal ve temporal lob ile ilişkili dil, ince motor hareketler ve tanıma becerilerinde işlev kaybı başlıyor.

Her 3 saniyede bir, her yıl da 9,9 milyon demans vakası ortaya çıkarken hastalığın dünya ekonomisine maliyeti, son verilere göre 818 milyar doları buluyor.

Demans vakalarının yüzde 60'ı düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşıyor.

DSÖ, durumun ciddiyetine dikkati çekmek için "Demans bir ülke olsaydı, dünyanın en büyük 18. ekonomisi olurdu. Bir şirket olsaydı, yıllık geliriyle Apple (742 milyar dolar) ve Google'ı (368 milyar dolar) aşarak dünyanın en büyük şirketi olurdu." ifadelerini kullandı.

Hastalığın belirtileri

Yüzde 70 genetik faktörlere dayandığı bilinen Alzheimere, uykusuzluk, depresyon, hipertansiyon, kafa travmaları gibi diğer birçok faktör de neden oluyor.

Demans ve Alzheimer belirtileri, genellikle hastalığın başlangıcından sonraki 10 yıl içinde ortaya çıkıyor. Teşhis konulduğunda da çok geç kalındığı için tedavi girişimleri yanıt vermiyor.

Demans ve Alzheimer vakalarının çok büyük bir kısmı 65 yaş üstü kişilerde görülüyor. Demans hastalarının yüzde 9'unu ise 65 yaş altı kişiler oluşturuyor.

Bazı araştırmalara göre, demansın, hareketsizlik, obezite, dengesiz beslenme, sigara ve alkol kullanımı, diyabet ve hipertansiyon gibi yaşam tarzına bağlı faktörlerle bağlantılı olduğu ileri sürülüyor. Bu faktörlerin varlığı, özellikle ileri yaşlarda demans görülmesini artırıyor.

Alzheimer`in kökeni farklı olabilir iddiası

Bu arada İtalyan bilim adamları, Alzheimer`in beynin hafızayı yöneten bölgesindeki değil, ruh hali bozukluklarıyla ilgili bölgesindeki nöronların ölümüyle bağlantılı olduğunu ileri sürdü.

IRCCS Santa Lucia Vakfı ve Roma'daki Ulusal Araştırma Konseyi (CNR) iş birliğiyle yürütülen çalışma, hastalığın varsayıldığı şekilde beynin hafıza ve yön bulmada önemli bir rol oynayan hipokampus bölgesindeki hücrelerin dejenerasyonuna bağlı olmadığını gösterdi.

Beynin ruh hali bozukluklarıyla ilgili olan ve dopamin üretilen ventral tegmental bölgesine (VTA) yoğunlaşan İtalyan bilim adamları, dopamin üreten nöronların ölmesi sonucu kimyasalın hipokampüse ulaşamadığını ve hafıza kaybının meydana geldiğini belirledi.

Demans ve Alzheimer hastalığı için hala etkili bir teşhis ve tedavi yöntemi bulunmuyor. Hastalığı önlemek ya da tedavi bulmak için yapılan araştırmaların büyük bir kısmı sonuçsuz kaldı. (AA)