Okul, sınıf değişimi ve yaşın getirdiği bir takım değişimlerin okulun ilk günlerinde öğrencilerin riskli bir süreç yaşamasına neden olduğunu belirten Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, “Okulun ilk günlerinde arkadaş grupları yeni arkadaşlar edinirler. Bunlar çocuklar için riskli ortamlardır. Çünkü çocuklar bu değişimlerin hem kendileri hem de arkadaşları tarafından fark edilmesini isterler” dedi.
Araştırmalara göre bir çocuğun bağımlılık yapıcı bir maddeye başlaması için ‘sosyalleşme baskısı` ve ‘merak` gibi iki önemli neden olduğunu bildiren Prof. Öztürk, “Her ikisi de bu değişimlerin yaşandığı dönemlerde en çok tetiklenen durumlardır. Bu yüzden anne babaların çocuklarını okula başladıkları ilk günlerde biraz daha yakından takip etmelerini ve izlemelerini öneriyoruz. Çocuklar ancak bu sayede riskli dönemi güvenli bir şekilde aşabilirler” diye konuştu.
OKUL AİLEDEN SONRA SICAK İKİNCİL YUVADIR
Okulların açılmasının çocuklar kadar aileler için de çok önemli olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Okul, çocukların vakitlerini geçirecekleri, anne-babaların kafalarının rahat etmesi için çocuklarını gönderdiği bir mekân ya da ailelerin proje çocuk yetiştirmeleri için bir merkez değildir. Okul bütünüyle topluma bir insan yetiştirmek için, aileden sonra gelen hassas ve sıcak ikincil yuvadır. Bu gözle bakıldığı zaman ve çocuğa bu yönde okul hayatı aşılandığında aile-okul-çocuk üçgeni daha sağlıklı bir döngüye kavuşacaktır” diye konuştu.
YAŞAM BECERİLERİ ÇOCUKLARI TEHLİKELERE KARŞI KORUR
Ailede çocuğa verilecek olan sevgi, şefkat, empati, kurallar, sınırlar, değerler ve sorumlulukların çocuğun hayata daha barışçıl bakmasını sağlayacağını vurgulayan Uzman, eğitimin ilk yerinin aile olduğunu belirtti.
Ebeveynleri en tedirgin eden şeyin ‘dışarıdan gelecek tehlikelere karşı çocuğun savunmasız olacağı` düşüncesi olduğunu söyleyen Prof. Öztürk, “Bu savunma sistemi ilk önce aile tarafından harmanlama, okul tarafından da desteklenme yöntemiyle çok güçlü bir şekilde kurulabilir. Kendine güvenme, hayır diyebilme, problem çözme, stresle baş edebilme, öfke kontrolü ve arkadaş seçimi gibi yaşam becerileri savunma sisteminin birer parçalarıdır. İşte bu sistem dışarıdaki tehlikelere karşı çocuğu koruyandır. Unutmayın; aile tarafından verilen ilk ve doğru bilgiler ile beceriler çocuğun dışarıdaki tehlikeye karşı savunmasız olmasını ve zararlı alışkanlara kaymasını büyük oranda engelleyecektir” şeklinde konuştu.