Suriye'nin Halep kentinde fırına ekmek almaya giderken rejim güçlerinin saldırısında bacaklarından ve sırtından ağır yaralanan ve 4 yıldır yatağa mahkum olan Suriyeli Dibo Cuma (21), tek hayalinin ayağa kalkabilmek ve eski günlerdeki gibi yine namazını camide kılabilmek olduğunu söyledi.
Suriye'de yaklaşık 7 yıldır devam eden savaş, geride birçok acı hikayenin yanı sıra fiziksel ve psikolojik sorunlarla mücadele etmek zorunda kalan bir toplum bıraktı. 4 yıl önce ailesiyle Gaziantep'e yerleşen Dibo Cuma'nın hikayesi ise bunlardan sadece biri.
Halep'te keskin nişancı ateşine hedef olarak 4 yıldan beri yatağa mahkum olan Cuma, yaşadıklarını ve verdiği mücadeleyi İLKHA muhabirine anlattı.
Ülkelerindeki savaş nedeniyle 4 yıl önce ailesiyle Türkiye'ye sığınan Cuma, tedavi görüp tekrar ayağa kalkabilmek için yardım bekliyor. Keskin nişancının kendisine ateş etmesi sonucu sırtından yaralanan ve yürüme yetisini kaybederek yatağa mahkûm kalan Cuma, ilk olarak yerleştiği Kilis'te tedavi gördü. Ardından Gaziantep'e kaldırılan Cuma, bir süre tedavi görse de bir daha ayağa kalkmadı.
2013 yılında Halep'te ekmek almak için yürüyerek çıktığı evine bir daha dönemediğini belirten Cuma, sokak ortasında keskin nişancılar tarafından sırtından vurulduğunu ve o günden beri bu şekilde yatağa mahkum olduğunu söyledi.
Cuma, "4 yıldır ben bu şekilde yaralıyım. Suriye'de fırına ekmek almak için giderken sokakta sırtımdan vuruldum. Sırtıma isabet eden kurşun bel kemiğime zarar vererek boynumdan çıktı. Ondan sonrasını ise hatırlamıyorum. Gözlerimi açtığımda hastanede yaralıydım. Keskin nişancı uzun namlulu silahla bana ateş etmiş. Belimden ayağıma kadar olan kısmı şu an hiç hissetmiyorum." dedi.
Tedavi görüp tekrar ayağa kalkmak istediğini, bunun için kendisine uzanacak bir yardım eli beklediğini belirten Cuma, "4 yıldır Türkiye'deyiz. Benim isteğim bir an önce iyileşip ve tekrar yürümek istiyorum. Hayırseverler bu konuda bana yardımcı olurlarsa sevinirim. Ameliyat olmak istiyorum. Şu anda sırtım sakat olduğu için yürüyemiyorum. Sürekli bu şekilde hep yatakta kalıyorum. Sırtım çok zedelendiği için mutlaka ameliyat olmam gerekiyor. Eğer bize yardımcı olurlarsa onlara dua ederiz." ifadelerini kullandı.
"Eski günlerim aklıma geldikçe çocuklar gibi bu halime ağlıyorum"
Henüz genç olduğunu, sakat kalmak istemediğini ve eski günleri de aklına geldikçe çocuklar gibi haline ağladığını söyleyen Cuma, şöyle devam etti:
"Ben daha gencim ve sakatta kalmak istemiyorum. Ben yürüyemiyorum. Sürekli de bu şekilde yatakta kalıyorum. Tuvalet ihtiyacı için bile tek başıma çıkamıyorum. Belimden aşağısını da hiç hissetmediğim için sıkıntı yaşıyorum. Eski günlerimi istiyorum. Eskisi gibi yürümek ve çalışmak istiyorum. Bu halde olmak bana acı veriyor. Kimse bana yardımcı olmasa kendi ihtiyaçlarımı tek başıma karşılayamıyorum. Ama önce böyle değildim. Eski günlerim aklıma geldikçe çocuklar gibi bu halime ağlıyorum. Ben ameliyat olmak istiyorum. Ancak elimizde olmadığı için ameliyat olamadım. Bize bir yardım elinin uzatılmasını istiyorum. Belim çok ağrıdığı için bana rahatsızlık veriyor."
"Annem her türlü ihtiyacımı karşıladığı için ona üzülüyorum"
Cuma, "Arkadaşlarımın evlendiğini görüyorum. Arkadaşlarım gibi bende bir yuva kurmak istiyorum. Ben bu halimle ne çalışabiliyorum, ne de ihtiyaçlarımı karşılayabiliyorum. Tekrar akyalarımın üstünde yürümek istiyorum. Allah'tan isteğim tekrar eski sağlığıma kavuşmaktır. Ayağımda yara çıkmış ama onu bile hissetmiyorum. Kendi canımdan haberim yok. Bu duruma düştüğüm için üzülüyorum. Her gün ızdırap çekiyorum. Annem her türlü ihtiyacımı karşıladığı için ona üzülüyorum. Ben eskiden böyle değildim. İnsan yürümek istemez mi? arkadaşlarımın yürüdüğünü görünce bende bu şekilde yatağa mahkum yürümeyince üzülüyorum, ağlıyorum. Yine de Allah'a şükürler olsun. Ama Allah'tan isteğim eski günlerime dönmek." şeklinde konuştu.
Tek hayalinin ayağa kalkabilmek ve eski günlerdeki gibi yine namazlarını camide kılabilmek olduğunu söyleyen Cuma, "Ben bu duruma düşmeden önce namazımı kılıyordum, Kur'an-ı mı okuyordum. Ama şu an abdest bile alamıyorum. Sürekli abdestim bozulduğu için ibadetlerimi yerine getiremiyorum. Namazımı gözümle kılıyorum. Abdest alamadığım için namazımı bu şekilde kılıyorum. Çünkü benim benden haberim yok. Ben istiyorum ki camiye gideyim. Eski günlerdeki gibi namazımı camide kılayım, yine Kur'an-ı mı okuyayım. Sürekli bu şekilde yatağa mahkum kalmak beni çok üzüyor. Bende diğer arkadaşlarım gibi yürümek, gezmek ve çalışmak istiyorum. Ailemin geçimini sağlamak istiyorum." diye konuştu.
"Oğlum gözlerimin önünde eriyor"
Suriyeli Cuma'nın annesi Hamide Cuma ise tek isteğinin oğlunu tedavi ettirmek olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"4 yıl önce Türkiye'ye geldik. Benim oğlum savaşta yaralandı. Benim oğlumun durumu çok kötü ve her geçen günde kötüye gidiyor. Allah'tan bir isteğim var. Oğlumun bir an önce ayağa kalkıp yürümesidir. istiyorum ki oğlumda diğer gençler evlensin, bir ev kursun. 24 saat oğlumun hizmetini ben yapıyorum. Kendi ihtiyaçlarını karışlayamadığı ve yürüyemediği için sürekli ona ben yardım ediyorum. İnşallah bir an önce oğlum iyileşir, her gün kahroluyorum. Oğlum gözlerimin önünde eriyor. Benim ona yüreğim yanıyor. Bize yardım ederlerse seviniriz. Çünkü oğlumun durumu her geçen gün gittikçe gidiyor. Bize bir yardım elinin uzatılmasını istiyorum." (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)