Bismil'de faaliyette bulunan 24 İslami sivil toplum kuruluşunun bir araya gelerek oluşturduğu BİSTK, Yeni Camii'de düzenlediği basın açıklamasıyla Myanmar Devleti ve Budist çetelerin son zamanlarda Arakan'da Müslümanlara uyguladığı vahşeti telin etti.

Basın açıklamasında, "Sessiz kalmak zulme ortak olmaktır", "Arakan ağlıyor kardeşlik nerededir", "Budist kafirler hesap verecek", "Müslüman uyuma kardeşine sahip çık", "Ümmet kan ağlıyor daha ne kadar susacağız" yazılı pankartlar açıldı. Basın açıklamasını BİSTK adına Memur-Sen Bismil temsilcisi Metin Çelebi okudu.

Açıklamasına, "Size ne oluyor da, Allah yolunda ve ey Rabbimiz bizleri halkı zalim olan şu memleketten çıkar, katında bize bir dost ver, bize katından bir yardımcı ver diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşa çıkmıyor musunuz?" ayetiyle başlayan Çelebi, "Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez ve onu zalime teslim etmez." hadisini hatırlattı.

Çelebi, "Myanmar'ın yedi eyaletinden biri olan Arakanda Müslümanlar Myanmar devleti tarafından sistematik ihlallere maruz kalmaktadır. Arakanlı Müslümanların, vatandaşlık hakları ellerinden alınmakla kalmamış bir yandan yasa ile vatansız hale getirilirken diğer yandan seyahat özgürlüğü, eğitim, sağlık hizmetlerinden yaralanma ve mülkiyet dokunulmazlığı gibi temel hakları da ellerinden alınmıştır. Zaman zaman işkence ve katliamlara maruz kalan Arakanlıların 4 milyona yakını neredeyse bu sistematik ihlallerden dolayı çevre ülkelere kaçarken, sağ kalanlar sığındıkları ülkelerde zorlu yaşamlara geçtiler. Arkada kalanlar için ise zülüm altında yaşam mücadelesi devam ediyor. Hal böyleyken son günlerde yeniden bir kararla Myanmar ordusu Müslümanlara yönelik saldırı başlattı ve bu öldürme emri verildi. Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, 26 Ağustos sabah saatinden itibaren özellikle Arakan bölgesinde bir hafta içerisinde Myanmar askerleri tarafından başlatılan saldırılarda yaklaşık 3 bin  Rohingyalı Müslüman katledilmiştir. Katledilenlerin yarısı çocuk ve kadınlardan oluşmaktadır. Yaralı sayısı on binin üzerindedir." dedi.

"Sürekli mazlumların sığınağı olduklarını tekrarlaya duranlar, neden üyesi oldukları uluslararası kuruluşları devreye sokarak mazlum Arakanlı Müslümanların izzet içinde yaşamalarına çalışmıyorlar? Petrol-dolar zengini İslam ülkeleri özel bir fon oluşturarak bu mazlum halkın eğitim, sağlık vesaire işlerine çözüm üretmiyorlar? diye soran Çelebi,  sözlerini şöyle sürdürdü:

"Unutmayalım ki mazlumun gerçek sahibi Kahhar olan yüce Allah'tır. Bizi birbirimizle intihan ediyor. Eğer Müslümanların hak ve hukukuna riayet etmede ve onları korumada gevşek davranıp ilgisiz kalırsak bilelim ki mahşer gününde en çok ihtiyaç duyulan anda rahmet kapıları yüzümüze kapanacaktır. Gaflet uykusundan uyanıp mazlum kardeşlerimize sahip çıkalım. Bilelim ki dünya ve ahrette izzet ve şeref, Allah'a, Resulüne ve Müslümanlara dost olmaktan geçmektedir."  (Hasan Günüz- İLKHA)