“O takva sahipleridir ki öfkelerini yenerler.”(Al-i İmran 134)

İnsanoğlu şefkat, sevgi, merhamet, aşk gibi birçok duygunun yekûnu olarak yaratılmıştır. Bu tür duygular hayatı rabbe yol kılan birçok davranışlara kapı aralar. Yalnız bu tür güzel duyguların yanında nefret, haset gibi insanın imtihanı olan duygular da vardır.

Elbette ki insanın en büyük imtihanlarından biri de bu duygularını yönetebilmesi olacaktır. Günümüz çağda anne-babaların en büyük imtihanlarından biri öfkedir. Zira yetişmesi gereken onca iş, mükemmel olması beklenen çocuklar ebeveynlerin tahammülünü zorlamaktadır. Peki, anne-babalar çocuklarına neden öfkelenmektedir? Öfke duygusu ebeveynlik sürecinde neredeyse çocuğu beslemek kadar doğal bir duygu olmaktadır. Zaman zaman hepimiz öfkelenmeye yenilmişizdir. Zaten problem de öfkenin gerçekleşmesi değildir, gerçekleşen öfkeyi kontrol altına alamamaktır. Bundan yola çıkarak neye öfkelendiğimizi bilmek, öfkemizi kontrol etmek adına yapılması gereken ilk adım olmalıdır.

Yapılan araştırmalara bakıldığında ebeveynleri öfkelendiren en önemli sorunun çaresizlik olduğu görülmüş ve bu çaresizliğin altında da eğitimsizliğin yattığı ispat edilmiştir. Bir başka sebep ise; çocuğumuzun bizim kurduğumuz hayalleri ve istediğimiz güzel beklentilerimizi gerçekleştirememesidir. Bebeğimiz daha dünyaya bile gelmeden öyle hayaller kurmuşuz ki… Oysa bu çoğu zaman olmaz.

Gerçek tabloda ise çocuklarının kavgasını ayırmaya çalışan bir anne, televizyon karşısına geçip çocuklarının eğitimine ilgisiz bir baba vardır. Beklentilerin gerçekle çarpıştığı bu durumda her ebeveynler için öfkenin başladığı an olur. İşin garip bir tarafı ise; öfke nedeninin çoğu zaman çocukla ilgisinin olmamasıdır. Bunun en büyük nedenin ise içinde bulunduğumuz hayatın gücümüzü aşmasıdır. Yaşadığımız kırgınlıklar, üzüntüler, mutsuzluklar gibi. Oysa unutmamalıyız ki; Müslüman olabilmenin en önemlisi Allah için sevmek ve Allah için de buğz etmektir.

 SELAM VE DUA İLE…

 KÜBRA GÜNDÜZ