ELİF GÜLTEKİN / DOĞRUHABER
‘Malumdur ki, kesret-i nesil (neslin çokluğu), herkesçe matluptur (herkesçe istenir). Hiçbir millet ve hükümet yoktur ki, kesret-i tenasüle (nüfusun çokluğuna) taraftar olmasın. Hatta Resul-i Ekrem (aleyhisselatu vesselam) ferman etmiş, ‘izdivac ediniz, çoğalınız. Ben kıyamette sizin kesretinizle (çokluğunuzla) iftihar edeceğim.` Halbuki tesettürün ref`i (tesettürsüzlük veya tesettürün kaldırılması), izdivacı teksir etmeyip (arttırmayıp) çok azaltıyor. Çünkü en serseri ve asrî bir genç dahi refika-i hayatını (hayat arkadaşını) namuslu ister. Kendi gibi asrî, yani açık saçık olmasını istemediğinden bekâr kalır. Belki de fuhşa süluk eder (yönelir).
Kadın öyle değil; o derece kocasını inhisar (sınırlama, kontrol) altına alamaz. Çünkü kadının –aile hayatında müdir-i dahili (evin içişlerinden sorumlu) olmak haysiyetiyle kocasının bütün malına, evladına ve her şeyine muhafaza memuru olduğundan- en esaslı hasleti sadakattir, emniyettir. Açık saçıklık ise; bu sadakati kırar; kocası nazarında emniyeti kaybeder, ona vicdan azabı çektirir. Hatta erkeklerde iki güzel haslet olan cesaret ve sehavet kadınlarda bulunsa bu emniyete ve sadakate zarar olduğu için ahlak-ı seyyiedendir, kötü haslet sayılırlar. Fakat kocasının vazifesi ona hazinedarlık ve sadakat değil, belki himayet ve merhamet ve hürmettir.`
(Risale-i Nur, Yirmidördüncü Lem`a, Dördüncü Hikmetten)
SONUÇ;
Müslüman ailelerin çoğalması ve buna bağlı olarak neslin arttırılması için, evliliğin önündeki her türlü engel kaldırılmalıdır.
Kızlar tesettüre girdikçe değerleri artar ve evliliğe giden süreçleri hızlanır. Çünkü genç erkekler evlenecekleri kızların tesettürlü olmasını ister.
Evlenen kızın tesettürlü olması erkeğin ona daha fazla güven duymasına sebep olur.