HÜDA PAR Nusaybin İlçe Başkanı Halil Talayhan, Siyonist terör rejiminin Mescid-i Aksa'da Müslümanları katledip, Harem-i Şerif'i ibadete kapatmasını kınadı.
İşgalci İsrail'in bu davranışları sergilemesinin, Müslümanlar arasındaki ihtilaflar ve birbirleriyle uğraşmalarından kaynaklandığını belirten Talayhan, ümmetin birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmesi gerektiğini söyledi.
Talayhan, "İnsan haklarını ihlal etmede hiçbir hukuki kural tanımayan Siyonist rejimin, Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa'da namaz kılmaya engel olması ve 48 yıl aradan sonra ilk defa cuma namazının kılınmasına engel olması bu rejimin hiçbir inanca saygı göstermediğinin işaretidir. Siyonist rejim, mescidin kapılarına dedektörler yerleştirerek gelen cenazelerin tabutlarında arama yapması, gönüllü bekçilerin telefonlarına el koyması, ibadetleri kısıtlaması, onun Kudüs'ün tümü üzerinde söz sahibi olma çabasından başka bir şey değildir. Siyonistlerin bu saldırgan davranışları sergilemesinin sebebi, dünya Müslümanlarının birbirleriyle uğraşmasından doğan ihtilafların ve birbirleriyle mücadele etmesinin neticesidir." dedi.
Yaşanan zulümler karşısında Batı'dan ses çıkmadığına ve bu kesimin, terör rejiminin uygulamalarını meşru göstermeye çalıştığına değinen Talayhan, şunları söyledi: "Emperyalist ABD ve Batının desteğini arkasına alan bu gasıp rejim, her gün cinayetlerine yenilerini eklemekte, işgale devam etmektedir ve maalesef Birleşmiş Milletler, insan hakları kuruluşları ve demokrasi havariliğini yapanlar söz konusu rejimin uygulamaları olunca suskun kalmakta, hatta dolaylı yoldan meşru göstermeye çalışmaktan öte bir şey ifade etmemektedir. Halkları Müslüman ancak liderlerinin çoğu sömürgeci ülkelerin güdümünde olan İslam ülkeleri ise yapılanlar karşısında harekete geçmemektedirler. Bu uğurda mücadele eden Müslümanlar da terörizm bahanesiyle ambargo ve baskılara maruz bırakılmaktadırlar."
Gayrı meşru Siyonist rejimin varlığının, Batılı sömürgecilerin yayılımcı hedeflerine hizmet ettiğini vurgulayan Talayhan, "Haçlı seferlerinin bir neticesi olarak kurulan bu gayrı meşru Siyonist rejimin varlığı başta ABD olmak üzere Batılı sömürgecilerin İslam coğrafyasına sapladığı bir hançer hükmünde olup, Ortadoğu'nun ve İslam coğrafyasının kan kaybına sebep olmakla beraber onların sömürgeci ve yayılımcı hedeflerine hizmet etmektedir. Geldiğimiz aşama ve tarihi tecrübeler bize göstermiştir ki ümmetin özgürlüğü ve şerefi Kudüs'ün özgürlüğü ve şerefiyle eş olup, bu mukaddes kıblemizin kurtuluşu ve gasıp rejimin bu coğrafyadan def edilmesiyle mümkündür. Müslümanların ortak paydası ve yegâne gündemi Kudüs olmalı, ümmetin vahdeti bu yönde sağlanmaya çalışılmalı ve gereken adımlar ivedilikle atılmalıdır." şeklinde konuştu. (Cihat Şayık - İLKHA)