Ramazan Bayramı dolayısıyla siyasi partiler arası yapılan bayramlaşmalar çerçevesinde, AK Parti temsilcileri HÜDA PAR Genel Merkezini ziyaret ederek bayramlaştılar.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Murat Alparslan, AK Parti Kadın Kolları MKYK Asil üyesi Nurten Güngör ve AK Parti Gençlik Kolları Seçim İşleri Başkanı Nureddin Çelik ile beraber HÜDA PAR Genel Merkezine bayram ziyaretinde bulundu.
Heyeti, HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mehmet Yavuz, Ankara İl Başkanı Reşat Uşar ile Sincan İlçe Başkanı Abdulvahap Koyuncu karşıladı.
Saat 10.00 sıralarında gerçekleşen ziyarette, Türkiye'nin içinden geçtiği süreçler konuşuldu.
Yapılan ikramların ardından konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Alparslan, HÜDA PAR'ın bayramını tebrik ederek sözlerine başladı.
Türkiye'nin güçlendiğini ve gittikçe büyüdüğünü belirten Alparslan, "Belki ümmetin umudu olması, insanlığın bir şekilde hamisi olması vasfını gücü, kuvveti arttıkça daha da devam ettirecek." dedi.
HÜDA PAR'ın 16 Nisan'da gerçekleşen halkoylaması başta olmak üzere yapıcı muhalefetinden söz eden Alparslan, "Bazı sosyal meseleler konusunda milletin tarafındaki duruşunuz konusunda da zaman zaman karşılıklı istişarelerimiz de var. İnşallah bu ülkeyi, bu milleti hak ettiği günlere taşıyacak bir gayreti, samimi bir muhabbete dönüştürerek devam ettiririz." ifadelerini kullandı.
Daha sonra söz alan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Yavuz da AK Parti ailesinin bayramını tebrik ederek, bayramın bütün İslam âlemine hayır, huzur, barış, sulh ve selamet getirmesini diledi.
"Türkiye olağanüstü süreçlerden geçiyor, saflar netleşiyor"
Türkiye'nin olağanüstü günlerden geçtiğini ve artık safların netleşmeye başladığını belirten Yavuz, artık oyunların açıktan oynandığı bir zaman diliminde olduklarını ifade etti.
Türkiye'nin içinde bulunduğu durumda karşılaştığı sorunları aşabilme çabasında kendilerinin de doğru bir yerde, doğru bir noktada olmaya gayret ettiklerini dile getiren Yavuz, "Kendimizi İslami muhalefet olarak tanımlıyoruz. Cenabı Allah'ın, iyiliğe ve takvaya yardımcı olun, kötülük ve zulme yardımcı olmayın ayet-i kerimesinin gereği olarak iyilik adına ne görürsek hiçbir hesabın içerisine girmeden hasbi olarak iyiliğe yardımcı olmaya ve iyi işleri desteklemeye devam edeceğiz." şeklinde konuştu.
"Din ve dil yasaklarının olmadığı yeni bir anayasanın halka hediye edilmesi gerekiyor"
Bu durumun AK Parti özelinde değil, Türkiye'de memleket meseleleriyle iştigal eden bütün yapılarla alakalı duruşları olduğunu ifade eden Yavuz, şunları söyledi: "Hem 15 Temmuz'daki duruşumuz hem de 16 Nisan referandumuna yönelik tavrımızın belirlenmesinde ana saikımız budur. Şu anda bizim Türkiye'nin önünde acil olarak gördüğümüz şey kendi anayasasını bütünü ile değiştirmiş; sivil, özgürlüklerin önünü açan, din ve dil yasaklarının olmadığı yerli bir anayasanın mutlaka bu halka hediye edilmesi gerekiyor. 15 Temmuz akşamı işbirlikçi-emperyalist darbe girişimine karşı meydanlara çıkarak haykıran ve bedel ödeyen insanlar aslında böyle bir irade beyanında bulunmuşlardı. Siyaset kurumunun bunu bir an önce gündemine alması ve gereğini yerine getirmesi gerekiyor."
"Güzel adımlar atıldı ama bunun anayasal teminat altına alınmaması ciddi bir eksikliktir"
FETÖ ve PKK'nin Türkiye'nin başına neler açtığını gördüklerini belirten Yavuz, "Meseleyi sadece dış gerekçelerle ve dışarıdaki güçlerle iş birliği halinde olmakta aramak doğru değil. Belki anayasadan kaynaklanan din ve dil yasakları diye tabir edebileceğimiz sistemin sorun üreten yanları olduğu gibi duruyor. Bu konuda güzel adımlar atıldı ama bunların anayasal teminat altına alınmaması ciddi bir eksikliktir. Meclis kürsüsünden okunan Fatiha suresine halen 'x' diyen anayasal bir yapıdan bahsediyoruz. Devlet ve sistem bazında söylüyorum, bu milletin fatihası ile barışık olmayan bir düzenden FETÖ gibi devletin bekasını ciddi anlamda tehdit eden kriminal yapılar doğar." dedi.
Temel hakların inkâr edilmesinin adaletsizliği doğuracağını dile getiren Yavuz, "Aynı şekilde bu memleketin önemli bir çoğunluğunu oluşturan Kürt halkının diliyle alakalı da zaman zaman mecliste yapılan Kürtçe konuşmalar da 'bilinmeyen dil' şeklinde meclis tutanaklarına geçiriliyor. Türkiye bu kamburlarından artık kurtulmalıdır. Temel hakların inkâr edilmesi hem adaletsizlikler doğurur hem de emperyalizmin müdahale edebileceği açık alanlar bırakır. Siyasetin, devletin beka sorununu bunun üzerinden okuması, bu yasaklarla yüzleşmesi ve bir an önce bu yasakları ortadan kaldırması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
"Türkiye'nin Katar'ın yanında durduğunu ifade etmesini destekleyeceğimiz bir adım olarak görüyoruz"
Katar meselesini de değerlendiren Yavuz, "Bu Katar meselesinde de ortaya konulmak istenen çok ciddi bir tehlike var. Türkiye ile İran'ı Suriye sahasında savaştırmayı düşünen emperyalist güçlerin oyunlarının boşa çıkmış olması, emperyalist güçleri yeni bir oyuna götürdü. Bu da Katar özelinde özellikle Filistin'e destekleriyle bilinen güçlerin, devletlerin, HAMAS ve İhvan gibi yapılar da dâhil olmak üzere bunların izolasyonuna yönelik, terörize etmeye yönelik çabaların arttığını görüyoruz. Burada Türkiye'nin, özellikle Sayın Cumhurbaşkanı'nın Katar'ın yanında durduklarını net bir dille ifade etmiş olmasını takdir edici ve destekleyeceğimiz bir adım olarak görüyoruz. Evet, Türkiye bu tavrından geri adım atmadan aynen sürdürmelidir ve sizin de bahsetmiş olduğunuz gibi, oyunu artık açık olarak oynamaya çalışan güçlerin daha önceki paktların, siyasi oluşumların NATO ve Avrupa Birliği dâhil olmak üzere varlık nedenlerini sorgulayarak, yeni ve kararlı adımlar atmalıyız. Batı'nın bize dayattığı siyasal tasarımlar içerisinde kalarak Batı ile hesaplaşamayız. Bu siyasal tasarımlara alternatif yerli tasarımlarımızı oluşturarak hem beka sorunumuzu ortadan kaldırabilir hem de inşallah öyle ümit ediyorum ki çok daha bağımsız, kendi kararlarını kendi milletinin inanç ve değerleri doğrultusunda alabilecek günlere geliriz. Bu temennilerle ben de sizlerin bayramını tekrar tebrik ediyorum. Tekrar hoş geldiniz, şeref verdiniz." şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından AK Parti heyeti, HÜDA PAR Genel Merkez binasından ayrıldı. (Zeki Aras, Mustafa Bikeç - İLKHA)