Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Soçi’deki Devlet Başkanlığı konutunda yaklaşık 3 saat süren ikili görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Rusya ile siyasi ilişkilerde arzu edilen ivmeyi yakaladıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilişkilerin çok daha ileriye taşınması noktasında her iki ülkenin de güçlü bir irade sergilediğini belirterek, bundan her iki liderliğin çeşitli sınamalar karşısında gösterdiği sağduyulu yaklaşımın büyük öneminin olduğuna dikkat çekti.
Görüşmede Suriye’deki kriz başta olmak üzere bölgesel sorunların ele alındığını söyleyen Erdoğan, "Benim çok sevdiğim bir Rus atasözü var: Kimin neresi ağrıyorsa onunla ilgili konuşur." dedi ve şunları ekledi:
"Ülkelerimiz için de Suriye 6 yıldır kanayan bir yara. Dünyanın diğer bölgelerinde çocuklar sokaklarda neşe içinde oynarken, baharın yeşilin güzelliğini doyasıya yaşarken Suriyeli çocukların her gün ölümle burun buruna gelmeleri bizlerin ortak acısıdır. Suriye 911 kilometre sınırı olan aynı kumaştan kesilmiş bir ülkeyiz. Hemen yanı başımızda yükselen çocuk feryatlarına nasıl duyarsız kalabiliriz? Çocukların, kadınların, yaşlıların kimyasal ve konvansiyonel silahlar katledilmesine nasıl gözlerimizi kapatabiliriz?"
“Böylesine vahşi bir saldırı hiç kimsenin kâr kalamaz”
Çatışmasızlık çalışmalarının başarıya ulaşması için önemli fırsat penceresi oluşturulduğunu ifade eden Han Şeyhun’da gerçekleştirilen kimyasal saldırıyı hatırlattı. Erdoğan, "Bazı çevreler tüm enerjilerini süreci sabote etmeye harcıyor. Bu unsurların sahayı provoke etmek, yeşeren umut tohumlarını yok etmek için neler yaptıklarını da çok iyi biliyoruz. Bunun en bariz örneği Han Şeyhun’da gerçekleştirilen kimyasal saldırıdır. Böyle vahşi bir saldırı hiç kimsenin kâr kalamaz, kalmamalıdır. Putin’le bu saldırıların sorumlularının cezalandırılmasının önemli olduğu konusunda hem fikir olduğumuzu gördüm." dedi.
Türkiye'nin güney sınırı boyunca milli birliği, toprak bütünlüğünü ve güvenliği tehdit eden düşman bir yapının oluşmasına izin vermeyeceklerinin altını çizen Erdoğan, vatandaşların can güvenliğini korumak için gereken her türlü önlemi almayı sürdüreceklerini kaydetti.
Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erdoğan, iki ülke arasındaki ticari anlaşmaların eski seyrine ne zaman geleceği ve Rusya'ya domates başta olmak üzere tarım ürünlerindeki ihracat sınırlamasına ilişkin bir soruya da şöyle yanıt verdi:
"Domates dışında bütün konularda gıdada, konfeksiyonda, tekstilde arkadaşlarımız mutabık kaldılar. Türk domatesinin Rusya pazarında olmasını arzu ederiz. Hem ucuz olması hem lezzetli olması bakımından tavsiyemizdir. Ama şu anda bir geçiş süreci var. Sayın Başkanın da ifade ettiği gibi. Ara formüller bulmak suretiyle bu süreci de bir zemine oturtacağız. Fakat arkadaşlarımız iyi bir çalışma yaptılar. Bu çalışmanın neticesinde domates konusundaki bazı soru işaretlerinin dışında diğerlerinde mutabık kaldılar. Böylece normalleşme sürecinin ötesine geçiyoruz. Yeni bir süreç başlıyor."
Rusya Devlet Başkanı Putin ise konuşmasında Suriye'de güvenli bölgelerinin oluşturulması konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile hem fikir olduklarını belirterek, "Astana’da toplanan, çatışmanın tarafları bir karar vermesi gerekiyor. Çünkü ülkeleri için nihai kararı onlar verecek. Biz de bu mekanizmaların gelişmesi için elimizden geleni yapacağız." ifadesini kullandı. (İLKHA)