Ahmet Karakaş-Muhsin Şenol/Doğruhaber
Antalya Emniyet Müdürlüğünün resmi internet sitesinde yapılan açıklamada, çevreyi rahatsız edecek şekilde açık alanlarda, parklarda ve park halindeki araçlarda alkol içilmesinin valilik kararıyla yasaklandığı belirtildi. Konuyu gazetemize değerlendiren Akademisyen, Âlim ve STK yetkilileri, bu kararın diğer illerdeki idarecilere de örnek olması gerektiğini vurguladılar.
SUÇLARIN ÖNLENMESİ AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR ADIM
Alınan kararda suç işlenmesinin önlenmesi, kamu düzen ve güvenliğinin korunması için gereken tedbirlerin alınması, huzur ve güvenlik ile kişi dokunulmazlığının, emniyetin, kamu esenliğinin sağlanması ve önleyici kolluk yetkisi mahallin en büyük mülki amirinin ödev ve görevleri arasında olduğu hatırlatıldı. Bu bağlamda, il sınırları içerisinde açık park, bahçe ve üzerinde tesis bulunmayan açık alanlarda, belediye sınırları içerisinde, meskûn mahallerde, karayollarında, herkese mahsus yerlerde veya piknik ve ören yeri gibi alanlarda, gar, otogar, meydan, cadde, sokak, tarihi ve kültürel mekânlarda, ibadethaneler ile terk edilen ve kullanılmayan yapılar, inşaatlar, banka ATM'leri, köprü altları, mezarlıklar, gezinti yerleri ve benzeri ile nerede park halinde olduğuna bakılmaksızın her türlü aracın içerisinde çevreyi rahatsız edecek şekilde ve açıkta alkol içilmesinin yasaklandığı belirtildi.
CEZASI 100 LİRA
Karara uymayanlar hakkında 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 32'nci maddesini ihlalden işlem yapılacağı belirtildi. Maddeye göre hukuka uygun olarak verilen emre aykırı hareket eden kişiye 100 lira idari para cezası verilecek.
“İÇKİ YASAĞI DEĞİL DÜZENLEME GELMİŞTİR”
Bugünkü siyasi durumun da göz önünde bulundurularak alkolün tümden yasaklanmasının mümkün olmadığını dile getiren Prof. Dr. Faruk Beşer, “Resulullah Efendimiz de kendi insanını yetiştirip toplumu onlarla kuruncaya kadar içki yasağı gelmemiştir. Yani nihai yaşama durumunda olan insanlar zevki safa yaşamak isteyen insanlar, İslam derdi olmayan insanlar, yaşayacaklar, yiyecekler, içecekler onlar İslam belli bir noktaya gelinceye kadar da onlara bir şey söylemeyeceksiniz. Dolayısıyla bugünkü kanunlar çerçevesi içerisinde düzenlemeler yapılabiliyorsa mesela dışarılarda satılması, herkese açık olan yerlerde kullanılması şeklinde böyle bir düzenleme yapılabiliyorsa o zaman bugünkü kanunlara dayanarak böyle bir düzenlemek yapmak çok güzel bir şey olur.” şeklinde konuştu.
“DÜZENLEMEYİ DESTEKLİYOR VE TEBRİK EDİYORUM”
Herkes tarafından içkinin kötülükleri doğuran en büyük sebep olduğunun kabul edildiğine dikkatleri çeken Beşer, “Dolayısıyla hiç olmasa gençler, arkadan gelenler bunları gözleri önünde görüp, görüp te onlara karşı bir meyil bir şevk olmasın. Zihinleri, zekâları sağlam kalsın. Kimya kitabında okurken şöyle bir cümle vardı bugün artık kesin olarak ispat edilmiştir ki, içkinin bir damlası bile beyne zararlıdır. Dolayısıyla bugünkü kanunlar çerçevesinde bunu yapabiliyorlarsa yapsınlar biz onları destekleriz. Alkışlarız. İyi yaptınız deriz. Böyle kanuni düzenlemeler yapılması çok güzel bir şey tebrik ediyoruz, teşvik ediyoruz.” dedi.
“İÇKİYLE MÜCADELE ADINA ATILMIŞ ÖNEMLİ BİR ADIMDIR”
İçkinin insan onurunu ayaklar altına alarak insanlar arasına kin ve nefret soktuğunu belirten Dr. Şerafettin Kalay, “İçki, şeytanın en iyi kullandığı silahlardan birisidir. Ciddi bir şekilde mücadele ederek bunun önüne mümkün mertebe geçilmelidir. İçki yüzünden kaç ailenin ocağına ateş döşüyor. Kaç insan şahsiyetini ayaklar altına alıyor. Cemiyetler içerisinde kaç kavganın, nefretin kaynağıdır. Bu bilindiği halde bir milletin kendi neslini içkiye alıştırmak için çağdaşlık adına teşviki çılgınlık değil midir? Dolayısıyla eğer biz bunun nefret getirdiğine, kin getirdiğine, ocaklara ateş düşürdüğüne, nice ailenin nafakalarını götürdüğüne inanıyorsak o zaman bunun içinde mücadele etmeliyiz. Kademe, kademe açık alandan başlayarak ev, işlerine varıncaya kadar, zorlamadan kırmadan yıkmadan ama bununda hakikaten şeytanın bir silahı olduğunu idrak ettirerek, insan şahsiyetine verdiğimiz değeri dile getirerek bununla mücadele edilmelidir.”
BÜTÜN ŞEHİRLER DE BU DÜZENLEMENİN YAPILMASI GEREKİYOR
Yapılan yeni düzenlemenin halkın huzurunun korunmasına yönelik önemli bir adım olduğuna dikkat çeken Haramlarla Mücadele Derneği Başkanı Surur Çelebi, “Bunun sadece Antalya valiliği tarafından kısıtlanması değil de bütün şehirlerin valiliklerinde düzenlemeye gidilmesi lazımdır. Bu, Müslüman toplumumuzun da bir talebidir. Biz dernek olarak böyle bir düzenlemenin yanındayız. Tabi buna muhalif birileri çıkacaktır; ama bunun karşılığında toplumun genelinin ve faydasının gözetilmesi gerektiğini düşünüyorum. Devletin sigarayla ilgili kapalı alanlarda içilmemesi ile ilgili yaptığı düzenlemeleri takdir ettik. Aynı düzenlemelerin içki ile ilgili daha yaygın bir şekilde gözetilmesi lazım. Bununla ilgili yönetmenlikle bunların düzenlenmesini biz uygun görüyoruz ve ihtiyaç olarak görüyoruz.” ifadelerini kullandı.