BATMAN - Batman Köy Mezra ve Beldelerle Dayanışma Eğitim ve Kültür Derneği (Köy-Der) Genel Başkanı Murat Güneş köylerde yaşayan vatandaşlardan aldıkları bilgiler doğrultusunda il merkezine bağlı köylerin sorunlarını ve bu sorunların çözüm yollarını basın açıklamasıyla kamuoyuyla paylaştı. Köylerdeki gayri İslami oluşumların köylülerin maneviyatını ciddi bir şekilde tahrip ettiğini ve bu tahribatın hala devam ettiğini kaydeden Köy-Der Genel Başkanı Murat Güneş, köylülerde devlete karşı aşırı bir güvensizliğin duyulduğunun altını çizdi. Bu güvensizlik sebebini de devletin kanunsuz bir şekilde terörle mücadelede bir terör örgütü gibi davranması olarak değerlendiren Güneş, devletin köylere yönelik hizmetlerin yeterli olmamasını da bu nedenler arasında saydı.
 
"Ziraat ve Hayvancılık Köylerde Gittikçe Terk Diliyor"
Köylerdeki taşımalı eğitimin köylüler için bir işkence haline geldiğini söyleyen Güneş açıklamasını şöyle sürdürdü: "Ziraat ve hayvancılık köylerde gittikçe terk diliyor ve bu konuda yeteri kadar önlemler alınmıyor. Köylüler geçimlerini sağlamak, ya da daha iyi şartlar altında yaşamak için büyük şehirlere göç ederken, bu durum köylülerin büyük şehirlerde kötü şartlar altında, şehrin varoşlarında yaşamalarına sebebiyet veriyor. Köyden gelen gençlerin büyük şehirlerde kötü emelli insanların ellerine düşmeleri ve hırsızlık, uyuşturucu, fuhuş gibi kötü ortam içerisine girerek toplumu ifsat eden birer unsur olmaları ise kaçınılmaz oluyor…" dedi
 
"Feodal Sistem Köylerde Gittikçe Yükseliyor"
Köylerde arazi tekelleşmesinin yapıldığını kaydeden Güneş, "Köylerde bazı insanların büyük ölçüde araziye sahip olması ve köylülerin ekseriyetinin bir karış toprağa hasret olması feodal sistemin köylerde gittikçe yükselmesine sebep olmaktadır. Bunun sonucu olarak köylerde adaletsizliğin büyümesine, fazla arazi sahiplerinin devletten yüksek miktarda destekleme primi almasına, az arazi sahiplerinin de gelirlerinin düşmesine sebep olmasına ve arazilerinin elden çıkararak fazla arazi sahiplerine devretmesine sebep olmaktadır. Bu durum köylerde bir arazi tekelleşmesine sebebiyet vermektedir." dedi.

Bazı köylerde yaşanan sorunlardan birinin yar altı ve yerüstü sularının az ya da hiç olmaması olduğunu söyleyen Güneş, o köylerde sulamanın yetersiz olması ziraattın yeteri kadar gelişmemesine ya da ziraatın ölmesine sebebiyet verdiğini, hatta bazı köylerde sulamanın olmaması yüksek miktarda arazilerin işlevsiz kalmasına neden olduğunu söyledi.
 
"Doğudaki Köylerin Gelirleri Daha Düşük"
Köylerde yaşayan vatandaşlara yönelik mesleki ve toplumsal verimselliği sağlayacak imkânların hemen hemen hiç olmaması köylülerin toplumsal hayattan kopmasına ve muattal (işlevsiz) kalmasına sebebiyet verdiğini söyleyen Güneş, "Bazı köy yollarının asfaltlanmaması ve bazılarının halen çamur içerisinde ve düzensiz olması köylülerde devlete karşı bir ön yargının oluşmasına sebep oluyor. "Acaba devlet ikililik mi yapıyor" sorusunu akla getiriyor." ifadelerini kullandı.

Bölgedeki köylerin batıda ki köylere oranla gelirlerinin düşük olması, devletin batıdaki köylere daha çok hizmet götürmesi ve bölgedeki köylülerin bu durumu bariz bir şekilde fark etmesi köylülerin başka unsurlara yönelmesine ve bölgede terörün güçlenmesine sebebiyet verdiğini ifade eden Güneş, yaptıkları inceleme ve araştırmalar sonucu köylerde yaşanan bu sıkıntı ve sorunların çözümü noktasında bazı öneri ve tavsiyeleri kamuoyu ile paylaşmak gerektiğinin hasıl olduğunu kaydetti.

Köylerdeki Eski Medreseler Açılmalı
Köylerde maneviyatın yükselmesi insanların imani yönden gelişmeleri için köylere kaliteli ve bilgili alimlerin atanması gerektiğini söyleyen Güneş, köy çocuklarına yönelik Kur`an eğitiminin geliştirilmesi, şuanda işlevsiz durumda olan bazı köylerdeki eski medreselerin açılmasının sağlanması. İslami STK`ların köylere yönelik dini hizmetlerinin serbest bırakılması ve dinin önündeki engellerin kaldırılması gerektiğinin altını çizdi.
"Devletin Şeffaflaşması Gerekir"
Köylerde devlete karşı güvensizliğin ortadan kalkması için devletin şeffaflaşması gerektiğini ifade eden Güneş, dinin önündeki engelleri kaldırarak dinsiz devlet ön yargısının kırılması için gerekli adımların atılması, yasal işlemlerin başlatılması ve insanların inançlarının ana yasal güvence altına alınması gerektiğini kaydetti.

Köy-der Başkanı Güneş açıklamasında, "Köylerde eğitim ve öğretimin iyileştirilmesiyle taşımalı eğitimin sonlandırılması lazım. Ziraat ve hayvancılığa yönelik müspet adımlar atılarak ziraat ve hayvancılık sevdirilmeli, teşvik edilmeli. Şehirlere göçün azaltılması için buna sebebiyet veren sorunların acilen ortadan kaldırılması, büyük şehirlere göç etmiş köylülere teşvik edici imkânlar sağlanarak geri dönüşüm sağlanması lazım. Köylerde yaşayan vatandaşlara mesleki ve toplumsal verimliliği artıracak imkânların sağlanması, ziraat ve hayvancılığın daha iyi yapılması için gerçek ve ameli eğitimler verilmelidir. Köylülerimizin topluma müspet yönden entegre olması için sosyal alanda hizmetlerin sağlanması. Köy yolları adaletli ve fark gözetilmeden asfaltlanarak genişletilmeli ve bu hizmetler hızlandırılmalı." dedi.
 
"Köylerdeki Arazi Tekelleşmesinin Önüne Geçilmeli"
Köylerdeki sağlık sorunlarının çözümü için sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi ve bu konuda acil adımların atılması gerektiğini söyleyen Güneş, "Köylerdeki arazi düzensizliğin önüne geçilmesi için arazisi olmayan ya da elinde az miktarda arazisi olan köylülere arazi dağıtılmalı. Hazine arazilerinin işlevsizlikten kurtarılmalı ve bu arazilerin arazisi olmayan köylere ücretsiz ve tapusuz bir şekilde verilmeli. Fazla arazi sahiplerinin ellerindeki arazilerin azaltılması gerekirse satın alınıp arazisi olmayan köylere dağıtılmalı. Köylerdeki arazi tekelleşmesinin önüne geçilmesi elzemdir." şeklinde ifade etti.
"Köylüler Organik Tarıma Teşvik Edilmeli"
Köylerde yer altı ve yerüstü sularının devlet imkânlarıyla ortaya çıkarılarak işler hale getirilerek köylülerin hizmetine sunulması gerektiğini kaydeden Güneş, bir köylünün 10 dönüm sulu arazi ile geçimini sağlayabileceğini fakat 100 dönüm susuz arazi ile geçimini sağlayamayacağını söyledi. Köylülerin organik tarıma teşvik edilmesi gerektiğini söyleyen Güneş, "Bu durum toplumsal sağlığın iyileştirilmesine de faydalı olacaktır. Köylülerimiz tohum yönünden İsrail ve tohum satan diğer devletlerin kıskacından kurtarılmalıdır. Kendi tohumu elde edecek ürünlere yönlendirilesi ve bu konuda imkânların sağlanması elzemdir… Batı ve doğu köyleri demeden adalet ilkesini işleterek bölgesel adaletsizliğin önüne geçilmesi lazımdır… Şehirlerden uzak olan köylerde güvenliğin sağlanması, köylülerimizin güven içerisinde bir hayat sürmelerine imkân sağlanmalıdır." dedi.
 
"Temel Sorunlar Köyleri de Tehdit Ediyor"
Şehirlerde temel bir sorun olan ve toplumun temeline bir dinamit gibi yerleşmiş patlamaya hazır, toplum yapısının tahribatına çalışan ahlaksızlık, fuhuş, uyuşturucu vb. temel sorunlar köyleri de ciddi bir şekilde tehdit ettiğini söyleyen Güneş, "Tesettürün ve İslami eğitimin geliştirilmesiyle bu tehdidin oluşturduğu şartların ortadan kaldırılması gerekmektedir… Köylerde düşünce tahribatının önüne geçilmesi için İslami eğitim geliştirilmesi ve dindar bir neslin geliştirilmesi için de bu şart olmuştur... Köylerde terörden etkilenmiş vatandaşlarının durumlarının iyileştirilmesi, terörün sebep olduğu durumların acil bir şekilde ortadan kaldırılması için yasal düzenlemenin yapılması lazımdır." vurgusunu yaptı.
 
"Anadilde Eğitim Sağlanmalı"
Toplumsal barışın sağlanması için devlet tarafından acil önlemlerin alınması gerektiğini de söyleyen Güneş, "Kürtçenin önündeki engellerin kaldırılması, ana dilde eğitimin sağlanması ve barışın kalıcılığını sağlayacak genel siyasi bir affın çıkarılması bu durumun acil ve seri bir şekilde ele alınması, yasal düzenlemelerin acilen yapılması gerekir. Bunlar toplumun barışı ve huzuru için aciliyet teşkil etmektedir." dedi.
(M. Salih Özcan - İLKHA)