VAN - Başbakan Erdoğan`ın "Dindar nesil yetiştireceğiz" sözleriyle başlayan tartışmalara sürerken, STK`lar ve vatandaşlar, ilk olarak dindar nesil yetiştirilmesinin önündeki engellerin kaldırılması gerektiği noktasında birleşti.
İkra-Der Van Şubesi Başkanı M. Necip İlbay, kendilerinin de en büyük hedeflerinin Allah`ı ve Resulünü tanıyan bir nesil yetiştirmek olduğunu belirterek, bunun önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini söyledi.
İlk olarak başörtü önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini ifade eden İlbay, "Müslümanlara da en az misyonerlerin rahat bir ortamda çalıştığı kadar rahat çalışma ortamı sağlanmalıdır. Bakın işte o zaman dindar nesil kendiliğinden yetişecektir" ifadelerini kullandı.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği üçüncü sınıf öğrencisi olan ve depremde memleketine gitmek yerine burada kalıp aktif olarak yardım faaliyetlerinde bulunan Yusuf Türk ise,"Benim düşünceme göre eğer Allah`ı razı etmek için çalışırsak, yaşadığımız şu toplumda bu kadar huzursuzluk ve kargaşa olmayacaktır. Depremlerden hemen sonra Van`da yaşayan insanların çoğu acil bir şekilde Van`ı terk etmeye çalışırken, gitmeye imkanı olduğu halde burada kalıp, bir yere gidemeyen insanlara yardım edenlerin büyük çoğunluğunun Allah`ı razı etmek için kalan gençler olduğunu söyleyebilirim. Yani gençler dindar olunca öncelikleri başkalarının huzuru ve güveni oluyor" diye konuştu.
İslam`ı Yaşayamaya Çalışanlara Engel Çıkarılmasın Yeter
Dindar bir nesli yetiştirmenin aslında zannedildiği gibi belli bir zamanının olmadığını belirten İlahiyat birinci sınıf öğrencisi Selman Muğuç de, "Dindar bir nesil yetiştireceğiz diyorlar. Madem öyledir o zaman her türlü engele rağmen İslam`ı öğrenmeye ve yaşamaya çalışan insanlara engel çıkarmasınlar yeter. Dindar nesil iki günde yetişmez" dedi.
Dindar bir nesli yetiştirmenin aslında zannedildiği gibi belli bir zamanının olmadığını belirten İlahiyat birinci sınıf öğrencisi Selman Muğuç de, "Dindar bir nesil yetiştireceğiz diyorlar. Madem öyledir o zaman her türlü engele rağmen İslam`ı öğrenmeye ve yaşamaya çalışan insanlara engel çıkarmasınlar yeter. Dindar nesil iki günde yetişmez" dedi.
İçinde İslam`ın Bulunmadığı Bir Müfredatla Dindar Nesil Yetişir mi?
Veterinerlik Fakültesinden bu sene mezun olduğunu dile getiren ve Çermikli olduğunu söyleyen Şerif Karabaş, "Bakın veterinerlik fakültesi herkesin malumudur ki zor bir bölümdür. Altı bazen de yedi sekiz yılda mezun olursunuz. Okuduğumuz bunca yıl boyunca dünyanın en güneş yüzü görmemiş fikirlerine kadar her fikirle muhatap olduk da İslam`ı bir güne bir gün ağzına alıp telaffuz edeni görmedik. Sizce ilköğretimden üniversiteyi bitirene kadar eğitim sisteminde İslam`ın özünü barındırmayan bir müfredat dindar nesil yetiştirebilir mi?" diye sordu.
Veterinerlik Fakültesinden bu sene mezun olduğunu dile getiren ve Çermikli olduğunu söyleyen Şerif Karabaş, "Bakın veterinerlik fakültesi herkesin malumudur ki zor bir bölümdür. Altı bazen de yedi sekiz yılda mezun olursunuz. Okuduğumuz bunca yıl boyunca dünyanın en güneş yüzü görmemiş fikirlerine kadar her fikirle muhatap olduk da İslam`ı bir güne bir gün ağzına alıp telaffuz edeni görmedik. Sizce ilköğretimden üniversiteyi bitirene kadar eğitim sisteminde İslam`ın özünü barındırmayan bir müfredat dindar nesil yetiştirebilir mi?" diye sordu.
Matematik Öğretmenliği dördüncü sınıfta okuyan ve aynı zamanda depremzede olan Ahmet Karaduman ise, gerçekten dindar bir nesil yetiştirilmek isteniyorsa bu işi hakkıyla yapan insanlara bunu nasıl yaptıklarının sorulmasını ve onların tecrübelerinden istifade edilmesi gerektiğini belirtti.
Bu konuda samimi olunması gerektiğinin altını çizen Sosyoloji birinci sınıf öğrencisi Şahabettin Sancak, "Başörtülü olup da önüne engeller konulan ve yıllardır ötekileştirilmeye çalışılan nesil acaba başka bir dinin mi dindarıdır. Samimi olmak lazım. Her şeye rağmen böyle bir şeyin dillendirilmiş olması azımsanacak bir adım değildir ama hangi müfredatla yapılacağını doğrusu merak ediyorum."
Mahmut Aytekin - İLKHA