Mehmet Erkan Yavuz- DOĞRUHABER
Suriye'nin Halep kentinin batısındaki Etarib ilçesine bağlı Cina köyünde bir camiye yatsı namazı vaktinde düzenlenen hava saldırısında en az 70 kişi şehit oldu. İşgalci Amerika`nın yüzlerce insanın namaz kıldığı sırada gerçekleştirdiği katliama birçok kesim büyük tepki gösterdi. Gazetemize açıklamalardan bulunan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yılmaz, Türkiye`nin görevlerine dikkat çekerek, “Sonuçta bu uçaklar İncirlik`ten kalkıyorlar. Türkiye`nin de bu manada ciddi bir tavır koyması ve bunun hesabını sorması gerekir” ifadelerini kullandı. Olaya tepki gösteren Siyer Vakfı Kurucu Başkanı M.Emin Yıldırım da şer güçlerin hedeflerine vurgu yaparak, “Müslümanları, Suriye coğrafyasında çektikleri sıkıntıları daha da derinleştirerek kendi aslında temel hedefleri olan İslam`ı kontrol altına alma ve Müslümanları kendi oluşturdukları algılar üzerinden yönlendirme konusunda bir hedefleri var” açıklamasında bulundu. Gazetemize değerlendirmelerde bulunan Namaz Gönüllüleri Platformu Başkanı Abdullah Yıldız da, “Bu camiyi bombalayanın, Müslümanları şehit edenlerin hangi düşman olduğunu tartışmak anlamsız. Ama Esed, ama Amerika, ama Rus`lar, ama siyonist İsrail fark etmez. Sonuçta öldürülenler Müslüman…” şeklindeki ifadelerle tepkisini dile getirdi.
Katliamla ilgili bir açıklama da Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez`den geldi. "Bir insanı secdedeyken öldürmenin, bir mabedin göğsünü delmenin ne insanlık önünde ne de Cenab-ı Hakk`ın katında hiçbir açıklaması olamaz” diyen Görmez, "Masum insanlara kast edenler, ahlak ve hukuktan nasibini almamış, vicdan elbisesini çıkarmış, insaf kalemini kırmış olanlar, elbet bir gün hesap verecektir." ifadelerini kullandı.
‘NAMAZ VAKTİNDE UÇAKLA CAMİ BOMBALANDI`
Cina köyündeki sivil savunma yetkililerinden Yahya Cevad, yaptığı açıklamada, “Bir savaş uçağı Halep'in Etarib ilçesi yakınlarındaki Cina köyünde namaz esnasında bir camiyi bombaladı.'' dedi. Cevad, saldırı sonucu onlarca kişinin yaralandığını, enkaz altından çıkarılan şehit sayısının arttığını belirterek, ''Sivil savunma ekipleri saldırıya maruz kalan caminin enkazı altında kalanlara ulaşmaya çalışıyor. Camide 200 ila 300 arasında kişi vardı.'' diye konuştu. Şehit sayısının artmasından endişe edildiğini kaydeden Cevad, "Sivil savunma ekipleri ile köy halkı enkaz altında olanlara kısıtlı imkânlarla ulaşmaya çalıyor. Savaş uçağının ibadet yerini vurması kabul edilir bir şey değil.'' değerlendirmesinde bulundu.
İŞGALCİ ABD, VAHŞETİ KABULLENDİ
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), Halep'in Cina köyü yakınlarında bir hava saldırısı gerçekleştirdiklerini kabul etti. Konuyla ilgili ilk yazılı açıklamasında söz konusu saldırının İdlib'de gerçekleştirildiğini kaydeden CENTCOM, "El Kaide'ye ait bir toplanma yerinin vurulduğunu ve çok sayıda teröristin öldürüldüğünü" iddia etmişti. İdlib'deki saldırı ile Cina köyündeki saldırının aynı saldırılar olup olmadığı şeklindeki sorusuna cevap veren bir CENTCOM yetkilisi, saldırının İdlib'de değil Halep'in Cina köyü yakınlarında gerçekleştirildiğini kabul etti. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) ile CENTCOM söz konusu olayı incelediklerini ve detayları paylaşacaklarını kaydederken, saldırının söz konusu cami saldırısı olabileceğini inkâr etmedi.
ABD`NİN “EL KAİDE" İDDİASI ASILSIZ ÇIKTI
ABD'nin Suriye`de "El Kaidecilerin toplanma alanı" olduğu iddiasıyla namaz vaktinde vurduğu camide, Tebliğ Cemaati mensuplarının bulunduğu ortaya çıktı. Mensuplarının büyük bölümü Halep'in batı kırsalında yaşayan Tebliğ Cemaati, her hafta perşembeyi cumaya bağlayan gece, yatsı namazının ardından bölgedeki bir camide toplantı düzenliyor. Tebliğ Cemaati mensupları, önceki akşam da Cine köyündeki Hazreti Ömer Camisi`nde yerel halkla bir araya geldi. Daha önce köy halkına yapılan duyuruya göre, yatsı namazının ardından cemaatle sohbet yapılması planlandı. Ancak işgalci ABD ordusu, askeri muhaliflerin kontrolündeki bölgede, cemaatin en yoğun şekilde bir arada olduğu namaz anında camiyi vurarak enkaza çevirdi.
DIŞARIYA ÇIKMAYA ÇALIŞANLARIN ÜZERİNE DE DÖRDÜNCÜ BOMBAYI ATMIŞLAR
Bu arada, Etarib Sivil Savunma ekibi yetkilisi Mustafa Ubeyd, AA`ya internet üzerinden ses kaydı göndererek açıklama yaptı. Ubeyd, şunları söyledi: “Saldırıdan 5 dakika sonra olay yerine ulaşmıştık. Gittiğimizde insanlar yerlerde yatıyordu. Birçoğunun uzuvları kopmuştu. Saldırıya şahit olanlardan öğrendiğimize göre, uçaklar ilk anda camiye 3 bomba atmış. Dışarıya çıkmaya çalışanların üzerine de dördüncü bombayı atmışlar.”
"MASUM İNSANLARA KAST EDENLER ELBET BİR GÜN HESAP VERECEKTİR"
"Bir insanı secdedeyken öldürmenin, bir mabedin göğsünü delmenin ne insanlık önünde ne de
Cenab-ı Hakk`ın katında hiçbir açıklaması olamaz." diyen Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, "Masum insanlara kast edenler, ahlak ve hukuktan nasibini almamış, vicdan elbisesini çıkarmış, insaf kalemini kırmış olanlar elbet bir gün hesap verecektir." ifadelerini kullandı.
"İSLAM ÜLKELERİNİN LİDERLERİ, BU VEBAL HER BİRİNİZİN, HEPİMİZİN SIRTINDADIR"
İslam ülkelerine seslenen Görmez, "Acıya dayanacak gücü kalmamış, dermanı secdede arayan bu masum sivillerin feryadını duyun! İslam ülkelerinin liderleri, ilim insanları, insan haklan müdafileri bu vebal her birinizin, hepimizin sırtındadır. Kararan bakışlarda umut ışığı olmak için çırpınanların çabası elbet Makam-ı İlahi`de karşılık bulacaktır. Annelerin feryadı elbet cevapsız kalmayacaktır. O zamana kadar Müslümanlara, İslam ümmetine düşen, kardeşliğini unutmamak, tek yürek olarak mazlumun yanında yer almaktır." diye belirtti. Görmez, açıklamasının sonunda "Bu zalim saldırıyı telin ediyor, sadece birkaç saat içinde unutulan ve peşinden yenileri eklenen bir insanlık suçu olmaması için vicdan sahibi bütün insanlığı bu zulmü durdurmaya davet ediyorum." ifadesini kullandı.
BAŞBAKAN YARDIMCISI KURTULMUŞ: BU BİR İNSANLIK SUÇUDUR
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Halep`te bir camiye düzenlenen hava saldırısıyla ilgili, “Ne olursa olsun, bu bir insanlık suçudur. Bir savaş suçudur.” dedi. Önceki akşam son derece üzücü olayların da ortaya çıktığına vurgu yapan Kurtulmuş, şunları kaydetti: “Olan, sivil halka oluyor. Olayın detaylarını henüz bilmiyoruz. Kim tarafından bombalandığı, bu bombalamanın arkasındaki güçlerin kimler olduğu detaylı bir şekilde bilinmiyor. Kim olursa olsun, sonuçta sivillere zarar verilmesi insanlık suçudur, kabul edilebilir bir durum değil. Önümüzdeki saatler içerisinde burada esas suçlunun kim olduğu, kimler tarafından burasının bombalandığı ortaya çıkacaktır. Şu aşamada net bilgimiz olmadığı için bir şey söylemiyoruz. Ne olursa olsun, bu bir insanlık suçudur. Bir savaş suçudur. Sivillerin, camide bulunan insanların, bir ibadethanenin bombalanmasını kabul etmek mümkün değildir.” şeklinde konuştu.
“EL KAİDE GİBİ SÖYLEMLER, BU İŞE KILIF ARAMAK VE SALDIRILARI MEŞRULAŞTIRMAKTIR”
Esad`ı bahane gösteren işgalcilerin katliamlarına devam ettiğini ifade eden HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yılmaz ise, “Amerika ve Batı dünyası, emperyalist düşüncede oldukları için özellikle İslam coğrafyasındaki sömürülerini devam ettirmek için bazen dolaylı bazen de doğrudan müdahale etme ihtiyacı duyuyorlar. Dolaylı olarak yerli işbirlikçileri olan yöneticileriyle bu tip katliamları gerçekleştirirler, iş kontrolden çıktığında ve yerli işbirlikçiler çalışamaz hale geldiğinde doğrudan müdahale ihtiyacı duyarlar. Dün Saddam`ın eliyle Halepçe`de 5 bin, Enfal Operasyonu`nda da 200 bin Müslüman Kürt`ü katledenler, bugün Suriye`de doğrudan olaya müdahil olmuş ve yine Müslümanları katlediyorlar. Suriye`de iç savaş başladığında emperyalist güçlerin buraya müdahale etmelerinin gerekçesi Esad`ın zalim olması ve gitmesiydi. Bugün gördüğümüz üzere ne Rusya, ne Avrupa ülkeleri, ne de ABD`nin Esad ile bir sorunları yok. Kimyasal silah bahanesiyle Irak`ı işgal edip bir milyondan fazla Müslümanı katleden ABD, bugün de DEAŞ bahanesiyle Müslümanları katlediyor. Onlar için Müslümanların katledilmesi sıradan bir olay olarak değerlendiriliyor. Bu bahaneyle korku salıp işgallerini pekiştirmeye çalışıyorlar. Nihayetinde İslam coğrafyasında ne kadar Müslüman öldürülürse onlar için kârdır. Bu hesapla olaylara yaklaşıyorlar. Afganistan ve Pakistan`da sivil yerleşim yerlerini El Kaide bahanesiyle bombalayanlar ve oralarda doğrudan veya dolaylı yüzbinlerce Müslümanın ölümünün sorumlusu, bunlardır. Şu an Halep`te yapılan katliamda da El Kaide gibi söylemler, bu işe kılıf aramak ve saldırıları meşrulaştırmaya dönük bir çabadır. Bu, sürekli yaptıkları bir şeydir.” dedi.
“TÜRKİYE`NİN CİDDİ BİR TAVIR KOYMASI VE BUNUN HESABINI SORMASI GEREKİR”
“Müslümanlar bilinçlenmedikleri müddetçe bu katliamlar devam edecektir.” şeklinde konuşan Yılmaz şöyle konuştu: “Sonuçta bu uçaklar İncirlik`ten kalkıyorlar. Türkiye`nin de bu manada ciddi bir tavır koyması ve bunun hesabını sorması gerekir. Bu konuda vatandaşın elinden bir şey gelmez, siyasi partilerin elinden kınamaktan başka bir şey gelmez. Ancak imkânı olan ülkeler bu konuda bir şey yapmıyor. Vatandaşları katledilen Suriye rejiminin karşı çıkması gerekir. Amerika ile dost ve müttefik olan ve havaalanlarını ABD uçaklarına açan Türkiye`nin karşı çıkması gerekir. Karşı çıkılmasa bu saldırılar rutin hale gelecektir.”
“MÜSLÜMANLARIN SİNİR UÇLARIYLA UĞRAŞIYORLAR”
Amerika`nın her zamanki büyük şeytanlığını yaptığını dile getiren Siyer Vakfı Kurucu Başkanı M. Emin Yıldırım da, “Dünyaya güya hukuk, demokrasi getireceğiz aldatmacasıyla onlarca yıldır İslam coğrafyasını işgal etme adına attıkları adımların geldiği son bir nokta. Ne yazık ki Suriye dediğimiz yüreğimizin önemli bir parçası olan coğrafyada Müslümanları şu anda bir yönüyle onlara göre terbiye ediyorlar, bir yönüyle de Müslümanların sinir uçlarıyla uğraşıyorlar. Bulunmaz bir fırsat oldu onlar için. Müslümanları, Suriye coğrafyasında çektikleri sıkıntıları daha da derinleştirerek kendi aslında temel hedefleri olan İslam`ı kontrol altına alma ve Müslümanları kendi oluşturdukları algılar üzerinden yönlendirme konusunda bir hedefleri var. Ve ne yazık ki bunu da yapıyorlar. Yaşadığımız bu son süreç aslında uzun bir sürecin devamı…” ifadelerini kıllandı.
“HALEPÇE`NİN YILDÖNÜMÜNDE YENİ BİR HALEPÇE YAŞATTILAR”
Mazlumların kanlarının zalimleri boğacağını dile getiren Yıldırım, “Yakın bir zamanda İsrail`in Kudüs`te ezanı yasaklaması, Suriye`de yaşanan hadiseler, işte en son Amerika`nın yaptığı bu katliam… Hepsi aslında gösteriyor ki bir oyun oynanıyor. Bu oyunda onların varmak istedikleri nihai hedef; İslam`ı dünyadan tamamen yok etmek ve insanlığın İslam adına umutlarını söndürmek, Müslümanların İslam`dan umutlarını söndürmek… Ama onların oyunları varsa Allah`ın da bir planı var. İnşallah bu plan onların başlarına geçecek. Ve akıttıkları o mazlumların kanları İnşallah zalimleri boğacak. Halepçe`nin yıldönümünde yeni bir Halepçe yaşattılar. Namazda şehit olan o insanların dünyalarını karartmış olsalar da o mazlumlar zalimlerin hem dünyalarını hem de ahiretlerini karartacak.” dedi.
‘KÜFÜR TEK MİLLETTİR`
Namaz Gönüllüleri Platformu Başkanı Abdullah Yıldız, cami katliamını yapanların herhangi bir hukuku gözetmediğini belirtti. İslam hukukunda din adamlarına, kadınlara ve çocuklara dokunulmadığını belirten Yıldız, “Bu camiyi bombalayanın, Müslümanları şehit edenlerin hangi düşman olduğunu tartışmak anlamsız. Ama Esed, ama Amerika, ama Rus`lar, ama siyonist İsrail fark etmez. Sonuçta öldürülenler Müslüman. Bizi üzen taraf bazen Müslüman görünümlü insanlar eliyle de bu katliamlar yapılabiliyor. Bazen de kendileri yapıyor, grupların üzerine atıyorlar ki; Müslümanlar birbirlerine daha fazla düşsünler, kavga etsinler, savaşsınlar diye. Hele hele namaz kılarken camide insanların şehit edilmesi… İnsanlık tarihinde Peygamber (a.s.v)`ın savaş hukukunda din adamlarına, kadınlara, çocuklara dokunulmazdı... Bu saldırganlık uluslararası sözde savaş hukukuna da aykırı, fakat bütün son gelişmeler, gerek Avrupa`da, gerekse burada Müslümanlara karşı fiili saldırılar ya da psikolojik baskılar ortaya koyuyor ki, bunların hiçbir kural tanıdığı yok. Küfür tek millettir.” şeklinde konuştu.
“ŞEHİTLERİN KANLARIYLA, ÜMMET DİRİLECEKTİR”
Bu saldırının Müslümanlara önemli bir mesaj verdiğini ifade eden Yıldız son olarak şunları kaydetti: “Siz birlik olmadığınız sürece, birbirinize yaslanıp, kardeş olup, küfre karşı bir ortak mücadele başlatmadığınız sürece; bunlar başınıza gelecek demektir. Rabbim inşallah bunları Müslümanların birliğine, beraberliğine, küfre karşı tek yumruk, tek vücut olmasına vesile eylesin. Şehitlerin kanlarının bereketiyle ümmet dirilecektir. Onlar diridir ve aynı zamanda dirilticidir mesajlarıyla Rabbim ümmetin dirilmesine vesile eylesin. Onların şehadetlerini kabul eylesin ve onların şefaatini bizlere nasip etsin.”
“BÖYLE BİR SALDIRI ASLA KABUL EDİLEMEZ”
Bu saldırıların örgütlerin önünü açtığını dile getiren Uluslararası İlişkiler Uzmanı Doç. Dr. M. Akif Okur ise şunları söyledi; “Öncelikle böyle bir saldırı asla kabul edilemez. Yapılan saldırıyla camideki insanlar katlediliyor. Kesinlikle kabul edilebilir bir tarafı yok. Bahane olarak öne sürülen örgütün de orayla bir ilişkisinin olmadığı da açıkça anlaşılıyor. Peki, eğer El Kaide`nin orada olmadığı biliniyorsa o zaman neyi hedefledi Amerika? Sorusunu sormak gerekir. Nasıl bir plan var arkasında şunu şu noktada ortaya çıkarmak zor olsa da bu türden saldırılar, çatışmayı daha da körükleyecek sonuçlar doğurur. Bu tür saldırıların yapılması vaktiyle nasıl DEAŞ`ın önünü açtıysa ve azmanlaştırıp büyütmüşse, benzer bir süreç oradaki muhalif unsurları doğrudan hedef alan saldırılar El Kaide tarzı örgütlerin güçlenmesi için zemini açar. Vaktiyle DEAŞ`te nasıl sonuç doğurduysa öyle bir sonuç doğurur.”