HABER MERKEZİ - Halk oylaması sürecindeki ilk mitingini Kahramankazan'da gerçekleştiren AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, devletin içine çöreklenerek, ihanet edeceği günü bekleyen bir grubun 15 Temmuz'da harekete geçtiğini, buna karşı Kahramankazanlılar'ın Üstad Necip Fazıl gibi 'zaman bendedir, mekân bendedir' diyerek darbecilere, millet ve demokrasi düşmanlarına canları pahasına meydanları dar ettiklerini belirtti. Yıldırım, ilçe halkının alçak girişime karşı onurlu, haysiyetli bir direniş ortaya koyduğunu, 8 bin kişiyle darbecilerin ele geçirdiği Akıncı Üssü'nü kuşattığını söyledi.
DESTAN SİZİN ESERİNİZ
Uçaklar kalkmasın diye bütün yılın emeğini, ekinini, tarlasını yakanların da Kahramankazanlılar olduğunu anımsatan Yıldırım, "Darbeye karşı ilk sivil dayanışmayı, direnişi başlatan da yine sizlerdiniz. Traktörlerini Akıncı Üssü'nün giriş çıkışını kapatmak için gözden çıkaran da sizdiniz. Allah yolunda vatan için ilk şehidi veren yine Kahramankazan ilçesi oldu. İşte bu yüzden bu destan sizin eseriniz." ifadesini kullandı. Yıldırım, halkın bu destansı mücadelesinin, şehadete yürüyüşünün, milli iradeye sahip çıkmasının bütün dünyaya örnek olduğunu, Kahramankazan'ın bu sefer meydanlara bereketli güzel bir iş için çıktığını bildirdi.
"ALGI OPERASYONLARI SÖKMEZ"
Başbakan Yıldırım, burada yaptığı konuşmada; Hürriyet gazetesinin dün yaptığı "Karargâh rahatsız" haberine tepki gösterdi. Başbakan haberle ilgili şu sözleri söyledi: "Manşetlerle hükümetlere ayar verirlerdi. AK Parti geldi manşetlerle hükümet kurmak tarih oldu. Karargâh rahatsız" Bu manşetleri hatırlıyorsunuz değil mi? 28 Şubat'ı başlatmak için büyük denen gazeteler halkın seçtiği iktidarı alaşağı etmek için her türlü tezgâhı kurdular. Bakıyorum şimdi benzer şeyler yapmaya çalışıyorlar. Manşet atarak hükümete ayar vermeye çalışıyorlar. Karamankazanlılar iyi dinleyin şimdi; demokrasi dışı bu girişimlere karşı 15 Temmuz'da en güzeli cevabı veren Kahramankazanlı. Bu algı operasyonları size söker mi? Elbette sökmez."
Hürriyet`ten darbe çığırtkanlığı
Milletin 15 Temmuz'daki darbeyi püskürterek destan yazdığının üzerinden çok geçmeden Aydın Doğan Medyasından darbe çığırtkanlığı baş gösterdi. Hürriyet önceki gün skandal bir manşetle darbe iması yaptı. Hürriyet, “Karargah rahatsız” manşeti atarak, yine tehlikeli bir provokasyona imza attı. Doğan`ın, hiçbir kaynak gösterilmeden masa başında hazırlanan haberle hem kendisinin başörtü düşmanlığını açığa vurduğu, hem de Ordu ile hükümeti karşı karşıya getirmeyi amaçladığı vurgulandı.
Hürriyet'in kronik darbe sevici alışkanlığı yeniden hortlamış olacak ki önceki gün skandal bir manşet hazırladılar. Hürriyet'in manşet haberinde, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın, TSK'yı yıpratma çabalarına karşı verdiği 7 cevap yer aldı. Gazetenin iç sayfalarına bakıldığında, bu 7 maddenin içeriğinin yazıldığı, ancak bu içeriklerden hiçbirinde Hulusi Akar'ın birebir cümlelerinin yer almadığı görüldü. TSK'ya ve özellikle de Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'a, darbe sevdalılarının yönelttiği mesnetsiz suçlamalar 7 maddede halinde sıralandı. Haberde, 'askeri kaynaklar'dan alındığı belirtilen cevaplar da sorularla birlikte sunuldu.
DÜŞMANLIĞI BAŞÖRTÜSÜNE
Tamamı okunduğunda haberin, geçen hafta TSK'da başörtüsü yasağının kaldırılmasına yönelik hükümet kararını eleştirmek amacıyla yapıldığı izlenimi doğdu. 7 maddede bitirilen haberin birinci maddesindeki şu ifadeler, 'tehlikeli bir provokasyon' olarak yorumlandı: "TSK'da başörtüsünün serbest bırakılması: TSK'da başörtüsü yasağını Milli Savunma Bakanlığı kaldırdı. Edinilen bilgiye göre, Karargah'ın görüşü alınmadı. 'Düzenlemede Genelkurmay'ın dahli yok' deniliyor."
HULUSİ AKAR'IN KENDİ CÜMLELERİ OLDUĞU BELLİ BİLE DEĞİL
Hürriyet'e göre Hulusi Akar'ın rahatsız olduğu ilk madde ise Silahlı Kuvvetler'deki başörtüsü serbestisi kararı. Hürriyet, Akar'ın bu konuda TSK'ya danışılmadığından yakındığını yazıyor. Ancak haberin ayrıntılarına bakıldığında, Hulusi Akar'ın tırnak içine alınmış sözleri yok denecek kadar az ve haberde kullanılan ifadeler tamamen muğlak.
HÜRRİYET'İN BELİRTTİĞİ TEK HABER KAYNAĞI "EDİNİLEN BİLGİYE GÖRE..." DİYE BAŞLIYOR
"Edinilen bilgiye göre, alınan bilgiye göre" şeklindeki kaynağı tartışılır ifadelerle başlayan bu haberde, Hulusi Akar'ın görüşlerinden çok, üçüncü kişiler tarafından duyuma dayalı bilgiler kullanıldığı açık bir şekilde göze çarpıyor.
Gerek köşe yazılarında gerekse de sosyal medyada bu manşet haberi için tepki yağdı.
MİLLET ANLAMINI ÇOK İYİ BİLİYOR
Ak Parti Milletvekili Adnan Boynukara: TSK'ya yönelik değerlendirmeleri "karargah rahatsız" şeklinde sunmak ve medyaya servis etmek doğru değil. Geçmiş olumsuz günleri ve darbeci geleneğin kendini ifade etme biçimini çağrıştıran bir tarz. Değerlendirmeleri biriktirip sonra da görünmez bir figür üzerinden rahatsızlık vurgusu yapmak kabul edilemez. Sebebi ve gerekçesi ne olursa olsun, bu ülkenin insanları "karargah rahatsız" ifadelerinin anlamını iyi biliyor. Kanlı bir darbe girişimini yeni atlatmışken o kanlı geceyi çağrıştıracak yaklaşımlardan uzak durmak şart.
'GENÇ SUBAYLAR RAHATSIZ' MANŞETİYLE AYNI
Gazeteci Yazar Cem Küçük: Bu manşetle beraber Hürriyet intihar etmiştir. Bunun "Genç subaylar rahatsız" manşetinden hiç farkı yoktur. Aydın Doğan darbeci genlerini terk etmiyor. Bunlar postal sevicilikten vazgeçmez. Aydın Doğan medyası hala darbeciliğin üssüdür bu ülkede. Genleri darbeci bunların. Düzelmez bunlar. Demokratik bir ülkede böyle bir manşeti atmak düşünülemez bile…
TSK HABERİNİNE TEPKİLER ARTINCA HÜRRİYET AÇIKLAMA YAPTI
Hürriyet, 'Karargah rahatsız' manşet haberinin aşırı tepki alması üzerine konuyla ilgili açıklama ihtiyacı duydu. Hürriyet'in konuyla ilgili açıklaması şöyle; "Ankara Temsilcimiz Hande Fırat`ın imzasını taşıyan bu haberin çok çirkin ve maksatlı bir şekilde olmaması gereken bir mecraya çekilmek istenmesini ibretle izliyoruz. Sosyal medyada ve bazı internet sitelerinde Hürriyet`in bu haberi için kasıtlı bir şekilde, vicdansızca “darbe kışkırtıcılığı” iddiası ortaya atılmış, suçlamalar bu haberde sorumluluğu olan Hürriyet mensuplarının yargılanması talebine kadar uzanan bir linç kampanyasına dönüşmüştür. Gazetemizin Ankara Temsilcisi Hande Fırat, habercilik amacıyla Orgeneral Akar`a yönelik söz konusu eleştiri ve suçlamaları Genelkurmay Başkanlığı İletişim Dairesi`ne sormuş, aldığı yanıtları da yine gazetecilik ölçüleri içinde haberleştirmiştir. Neresinden bakılırsa bakılsın, sadece gazetecilik söz konusudur. Bunun dışında söylenecek her şey yalandan ibarettir. Bu hadise başlı başına, Türkiye`de iftirada sınır tanımazlığın en uç örneklerinden biri olarak hafızalara yerleşecektir…”