ABD`nin YPG ile yürüttüğü Menbic operasyonu sonrası hedefi, IŞİD`in yıllardır hakim olduğu Rakka şehri. Rakka`da Türkiye ile ABD`nin iş birliği yapması olasılığı Obama yönetiminin son döneminde gündeme gelse de, olumlu bir ilerleme sağlanamamıştı.

Trump ise Rakka operasyonu için Ankara ile iş birliğini gündemine aldı. Önce Pentagon`dan bir ay içinde yeni bir strateji geliştirmesini istedi, ardından CIA Direktörü Pompeo`yu ilk yurt dışı ziyareti için Türkiye`ye göndermeye karar verdi.

Pompeo`nun Türkiye ziyaretinin gelecek haftalarda yapılması planlanıyordu. Ancak, Trump`ın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Salı gecesi yaptığı görüşmede ziyaretin hızlandırılması kararlaştırıldı. Erdoğan, PYD/YPG`ye verilen desteğin Türkiye`nin güvenliğini tehdit ettiğini belirtti ve Rakka operasyonunda iş birliği önerisini iletti.

IŞİD`le mücadele kapsamında Türkiye`nin rolünü görüşmek üzere yakın bir tarihte Türkiye`ye gelmesi planlanan Pompeo`nun ziyareti, bu görüşmenin ardından hızlıca öne çekildi ve görüşmeden bir gün sonra Pompeo yola çıktı.

Kalın: Rakka için somut planımız var

Çarşamba günü NTV canlı yayınında Trump-Erdoğan görüşmesi hakkında konuşan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Rakka'nın DEAŞ'tan temizlenmesi konusunda Türkiye`nin sunduğu somut bir plan var. Fırat Kalkanı Harekâtı`yla ‘Suriye'de IŞİD'le savaşan tek güç PYD'dir` efsanesi çözülmüş oldu. DEAŞ`a karşı gerçek mücadele veren ülkelerin başındayız. Artık El Bab`da güçler şehrin içinde” dedi.

PKK`nın Suriye kolu PYD ve Gülen örgütü hakkındaki sorunlar için de Kalın, “Trump bu konularda bilgilendirilmiş. Fazla detaya girmeden, ‘Ekipler bu konularla ilgilensin` denildi” diye konuştu.

Çavuşoğlu: Bundan sonraki hedef Rakka operasyonu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 26 Ocak`ta Afrika ülkeleri ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlamıştı. Fırat Kalkanı Operasyonu`yla ilgili sorulan soruya yanıt verirken El Bab`ı işaret ederek, "Bundan sonraki süreçte süratle mesafe almak suretiyle oradaki işi bitirmek, daha derinliğine gitmemek lazım" demiş, Rakka`ya değinmemişti.

Ancak, Trump`ın göreve gelmesi ve Türkiye ile iş birliğini gündemine almasının ardından Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu`dan Rakka açıklaması geldi.

8 Şubat`ta düzenlenen bir basın toplantısında konuşan Çavuşoğlu, “Bundan sonraki hedef tabii ki Rakka operasyonudur. Rakka operasyonunun da başka terör örgütleriyle değil, doğru kişilerle yapılması gerekiyor. Biz bölgesel ülkeler ve koalisyonun içerisindeki ülkeler olarak özel kuvvetlerimizi devreye sokabiliriz, sokmamız gerekiyor” dedi.

“Rakka görüşmeleri devam ediyor”

Yakın zaman kadar Rakka operasyonuyla ilgili soruları yanıtlarken, iş birliği yapılacak güç olarak YPG`yi işaret eden IŞİD`le mücadele koalisyonu sözcüsü Albay Dorrian da, bu hafta yaptığı basın toplantısında farklı bir dil kullandı.

Şu an YPG ile yürüyen Rakka`yı kuşatma operasyonunun birkaç hafta içinde biteceğini, ondan sonra da şehre yönelik saldırıda yer alacak kuvvetler konusunda bir karar alma sürecinin başlayacağını vurguladı.

John Dorrian, Rakka saldırısında yer alacak kuvvetlerle ilgili olarak ise "Bunlar devam eden görüşmeler. Ortaya nasıl bir şey çıkacak, bekleyip görmemiz gerekir" ifadelerini kullandı.

Bu görüşmeler sürerken YPG`ye yapılan ağır silah yardımı ve eğitim desteği sürüyor. YPG, Rakka`ya doğru yavaş da olsa ilerlemeye devam ediyor.

Rakka`da iş birliğinin ilk sinyali Eylül`de geldi

Rakka`da iş birliği ile ilgili ilk mesaj, 4 Eylül`de Çin`de yapılan G20 zirvesinde verildi. Çin dönüşü gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan Obama`nın Rakka`da birlikte hareket etme önerisinde bulunduğunu söylemişti:

"Obama, özellikle Rakka konusunda beraber bir şeyler yapmak istiyor. Biz de bu noktada bizim açımızdan bir sıkıntı olmayacağını belirttik. 'Askerlerimiz bir araya gelsinler, görüşsünler, ne gerekiyorsa bu yapılır' dedik."

Ardından 6 Kasım`da Ankara`ya gelen Dunford, Hulusi akar`la görüşmesi sonrası Amerikan basınına yaptığı açıklamada "Türkiye ve IŞİD karşıtı uluslararası koalisyon, Rakka`nın kurtarılması, elde tutulması ve yönetilmesine dönük uzun vadeli planda birlikte çalışacak" demişti.

Dunford, Rakka`nın kurtarılması ve sonrasıyla alâkalı YPG'nin başında bulunduğu Amerika destekli Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) yeterli olmayacağının farkında olduklarını da vurgulamıştı.

Pentagon, Rakka için YPG`ye döndü

Ancak sonrasında Obama yönetiminin tutumu değişti. IŞİD`le mücadele operasyonlarının merkezi olan Bağdat`tan ve Pentagon`dan, Rakka için YPG ile iş birliği yapılacağı açıklamaları gelmeye başladı. Kasım ayı içinde YPG de Rakka operasyonunun ilk aşamasına başladığını duyurdu.

YPG`nin açıklamasına Pentagon`un yanıtı olumlu oldu. Savunma Bakanlığı sözcüsü Peter Cook, ertesi gün yaptığı günlük basın toplantısında “açıklamayı olumlu buluyoruz” dedi.

Trump`ın göreve gelmesinin hemen ardından da Obama döneminde alınan yetkiyle Pentagon`dan YPG`ye zırhlı araç ve füzesavar gönderildi. Pentagon sözcülerinden Galloway, bu takviyenin Rakka operasyonunda kullanılmak üzere yapıldığı açıklandı.

YPG, Rakka`nın kuşatılması için operasyonu şu an itibariyle sürdürüyor.

Ankara Gülen`i de gündeme getirecek

Ankara, Trump`ın Gülen`in iadesi konusunda adım atmasını bekliyor. Gülen`in ABD`de ikamet etmesi konusunda destekçilerinden olan CIA`in liderinin Türkiye'deki görüşmeleri bu açıdan büyük önem taşıyor.

Türkiyeli yetkililerin CIA Başkanı`yla yapacağı görüşmelerde önceliği bu konu olacak. Trump`ın 7 Şubat gecesi Erdoğan`la yaptığı ilk telefon görüşmesinde de bu konuşuldu. Erdoğan, “FETÖ`yle mücadelede ABD`nin desteğini beklediklerini” Trump`a iletti.

Kaynaklara göre, Trump bu konuda net bir yanıt vermese de incelemenin süreceğini belirtti.

Erdoğan, son yıllarda Obama`yla her görüşmesinde Fethullah Gülen`in iadesini gündeme getirdi. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra resmi iade talebi yapıldı, Gülen`le ve örgütle ilgili soruşturma dosyaları ABD Adalet Bakanlığı`na gönderildi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Washington`a giderek iade talebini görüştü, birlikte çalışmak için iki ülkeden teknik heyetler oluşturuldu.

Ancak henüz ABD Adalet Bakanlığı incelemelerini bitirmedi, yani Obama yönetimi ne Gülen`in yargılanmasına, ne de iadeye yanaştı.

Milli Güvenlik Kurulu Mayıs 2016`da Gülen Örgütü`nü ‘terör örgütü` olarak nitelendirmiş ancak 2 Haziran tarihinde Amerikan yönetiminden "Gülen hareketini terör örgütü olarak görmüyoruz" açıklaması gelmişti.

Al Jazeera