Riyad Makaev - Doğruhaber

Kazakistan`ın başkenti Astana`da gerçekleşen Rusya, Türkiye ve İran zirvesinden sonra Ortadoğu`da taşlar hareket etmeye başladı. ABD Başkanı Trump herkesi şaşırtmaya devam ediyor. Bazı Arap ülkeleri ve İran ile ilgili aldığı kararın ardından Arap ülkelerindeki sessizlik büyük kasırganın önündeki sessizliğe benziyor. Suriye`de güvenli bölge konusunda Trump`ın açıklaması Türkiye`yi memnun ederken, Rusya olayları yakından takip ediyor. ABD, İngiltere ve Türkiye üçlü güç mü kuruyor yeniden, yoksa Türkiye Rusya ile devam mı edecek yakın zamanda, hepimiz birlikte görme imkânına sahip olacağız. Şu anda ABD`nin Ortadoğu politikası değişiyormuş gibi bakmak çok erken. Şimdilik hiç bir değişiklik söz konusu değil. Trump, Obama yönetimi zamanında planlanmış Yemen operasyonuna onay vererek eski planlarında henüz değişiklikler olmadığının işaretini verdi. DAEŞ`i 30 günde yok etme planı hazırlıkları ve İran dahil bazı Arap ülkelerinin vatandaşlarını ABD`ye almama kararı ardından Ortadoğu`daki suların daha da ısınacağı görünüyor.

SURİYE BÜYÜK OLAYLARA GEBE

Astana görüşmelerinin hemen ardından Suriye`de son günlerde farklı bir hareketlilik yaşanıyor. Birçok farklı medya kuruluşu Esed`in felç geçirdiğini, komada olduğunu ve  öldüğünü iddia etti. Esed rejimi iddiaları yalanladı; ancak kimse somut bir delil sunamadı. İddiaların üstüne  Esed'in günlerdir ortada olmaması da insanların kafalarını karıştırdı. Peş peşe gelen bu iddiaların ardından Suriye'de resmi makamlardan yalanlama geldi; ancak Esed`in hayatta olduğuna dair somut bir delil sunulmadı. Üstelik her olayda anında televizyona canlı yayına çıkıp açıklama yapan Esed'in bu son iddialar karşısında hala ortaya çıkmaması kafaları iyice karıştırdı. Esed`le görüşecek olan Çeçenistan`dan giden heyet de sadece Esed`in kardeşi ile görüşüp geri geldi. Rus medyası bile Esed konusunda hiçbir bilgiye ulaşamadı. Esed'in sağlığı ile ilgili tartışmalar sürerken Rus askerlerinin bu süreçte kamu binaları önünde sıkı güvenlik önlemleri alması ve Esed'in kimseyle görüştürülmemesi da iddiaları güçlendirir yönde. Diğer taraftan Astana zirvesinden sonra BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, Cenevre'de 8 Şubat'ta yapılması planlanan barış görüşmelerinin 20 Şubat'a ertelendiğini açıkladı. Net olarak tek bildiğimiz şey ise Beyaz Saray`da, Kremlin`de ve Ak Saray`da Ortadoğu üzerine çok yoğun çalışmalar yürütüldüğüdür.

ABD VE RUSYA KARŞI KARŞIYA GELECEK

ABD yeni Başkanı ile telefon görüşmesi gerçekleştiren Putin`in ABD Başkanı hakkındaki düşüncelerini değiştirmiş ki, eskisi gibi Trump`tan çok ümitli konuşmuyor. Rusya, Suriye`yi istiyor ve özellikle Suriye`de Kürtleri istiyor. ABD aynı şekilde Suriye`yi bırakmak istemiyor ve PYD`ye zırhlı araç verdiğini doğruladı. Zırhlı araç verdiyse diğer silahları da veriyordur. Bu Rusya ve ABD arasındaki yarış. Burada Türkiye kiminle hareket edecektir. ABD mi yoksa Rusya mı? İkisi de Türkiye`ye muhtaç. Bu çok hassas bir konu.

ABD DAEŞ ve El-KAİDE ile mücadelesini sürdüreceğe benziyor. Bunun için ABD'nin Tükiye'ye ihtiyacı var. Türkiye darbelerle ve ekonomik baskılarla yönetildiği dönemi bitirdiğini ispatladı. Obama yönetiminin palavralarından da ders çıkarmış gözüküyor. Dolaysıyla Trump masaya çok ciddi dosyalarla gelmek zorunda. Rusya`nın ise Türkiye`yi kaybetmemek için verebileceği pek bir şey yok. Eskisi gibi PKK`yı yardım ederek Türkiye`ye baskı yapma dönemleri geride kaldı.

TÜRKİYE VE İSLAM DÜNYASI

Türkiye önüne koyduğu hedeflere ulaşabilmesi için İslam dünyasının desteğine ve güvenine muhtaç. Türkiye`nin büyük desteği ile İslam Ordusu oluşturdu. Bu yetmez, bu sadece bir deneme. Türkiye ABD, İngiltere ve Rusya arasında seçim yaparken İslam dünyasını oluşturan diğer İslam ülkelerini de ne yapacağını düşünmek zorunda. İran karşısında Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt, BAE, Pakistan, Malezya, Mısır, Tunus, Yemen, Libya gibi ülkeleri Türkiye ile beraber hareket ediyor olsa bile, Türkiye ABD ile değil de Rusya ile hareket etmeyi seçerse bu ülkeler kimin tarafında olacak, mesele bu. Hala İngiltere Kraliçesi Elizabet ile fotoğraf çekinmeyi bile bir “şeref” duyan bazı Arap Emirleri kimin tarafını tutacaklar herhalde sır değildir. Suriye`de bir özerk Kürt bölgesi Türkiye için ne anlama geliyor anlatmaya gerek yok. Ama söz konusu Halep`in Türkiye`ye verilmesi olursa ihtimal Türkiye`yi düşündürebilir. Rusya son olarak Türkiye`yi kazanabilmek için Halep`i geri verebilir. Pasta belli, mesele pastayı kiminle oturup yiyeceğidir. İkisi sana ters ve ikisi senin iyiliğini istemiyor. Dolaysıyla, “Ak Saray”daki danışmanların her şeye “Evet Reisim!” demeden maaşlarını hak edecek şekilde bu hassas dönemlerde daha çok çalışmaları gerekir.