HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı M. Hüseyin Yılmaz ile HÜDA PAR GİK üyesi Abdussamed Yalçın, Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu ve Bismil İlçe Başkanı Ali Bilmez, Bismil`de STK temsilcileriyle bir araya geldi.
Yemekten sonra bir konuşma yapan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı M. Hüseyin Yılmaz, partisinin çalışmaları hakkında bilgi verirken, başta bölge olmak üzere İslam coğrafyasında yaşananlar ve Avrupa'nın Müslümanlara bakış açısıyla ilgili de değerlendirmelerde bulundu.
Yılmaz, "Hepimizin İslam coğrafyası olarak ihtiyaç duyduğumuz şey vahdettir, birliktir, beraberliktir. Bunu zaman zaman çeşitli platformlarda dille getiriyoruz. İslam düşmanlarının gücü, kuvveti onların geçekten silahlarının çok güçlü olmasından ya da sayılarının fazla olmasından değildir. Aynı şekilde Müslümanların güçsüzlüğü de sayıca az olmasından değildir. Müslümanlar sayı olarak çok fakat en büyük sorun ve sıkıntımız, Müslümanların bir ve beraber olmamalarıdır. Siyasi ittifaklarının olmamasıdır. Vahdet bilincini, ümmet şuurunu kaybetmiş olmalarıdır. Bu da bizim zayıflığımızdır. Düşmanlarımızın güçlü yanı kendi menfaatleri, sömürü düzenleri için bir araya gelebilmeleridir. Kendi içlerinde birlik ve beraberliği sağlamalarıdır." dedi.
"Avrupalılar bir araya gelmenin yollarını aradılar ve birlikte hareket etmeye başladılar"
Avrupa Birliği`nin oluşum sürecinin geçmişte yaşadıkları büyük savaşlardan ders çıkarmalarıyla başladığını belirten Yılmaz, bu birlikle güçlenip sömürü düzeni kurduklarını söyleyerek sözlerine şöyle devam etti:
"Avrupa Birliği`nin kuruluşu bizim arzuladığımız, belki yıllardır hep dile getirdiğimiz ümmet anlayışının bir versiyonudur. İslam`ın ne kadar güzel hasleti varsa görüyoruz ki İslam düşmanları bunları almış uyguluyorlar. Oluşturdukları bu güçle dünyanın geri kalanını sömürüyorlar. Avrupa Birliği ülkeleri 2`inci Dünya Savaşında birbirilerinden 60 milyondan fazla insan öldürdüler. Bu olay yakın bir tarihte olmasına rağmen Avrupalı insanlar kendi acılarını unuttular. Yaşadıklarından ders aldılar. Bu kadar insanı öldürmenin kinini, intikamını devam ettirmediler. Böylesi bir tutumu yanlış bir uygulama olarak gördüler. Böyle bir şeyi kendilerini bölen, parçalayan, güçlerini dağıtan bir durum olarak gördüler. Bir araya gelmenin yollarını aradılar ve birlikte hareket etmeye başladılar."
"Etnik ve mezhebi olarak bizi parçalamışlar ve bu parçalanmışlık üzerinden bizi sömürüyorlar"
Avrupa'nın İslam coğrafyasına yönelik girişimleri ve Müslümanların bölünmüşlüğü hakkında da konuşan Yılmaz, "Avrupa kendi içinde mezhep savaşlarına son verdi. Fransa`da 30 yıl savaşında 100 binden fazla iki farklı mezhepten insanın birbirini öldürdüğü bir dönemden ders çıkardılar. Şu an Avrupa`da mezhep kavgası yok. Avrupa bundan ders çıkardı. Mezhep kavgasının onların birliğine zarar verdiğini gördüler. Bir araya geldiler ve şu an aynı durumdan ders çıkararak, bizim birlik ve beraberliğimizi bozma noktasında bize yönelik girişimlerde bulunuyorlar. Avrupa İslam coğrafyasını bölüyor, aramızda fitne çıkarıyor. Aramızda yapay sınırlar oluşturulmuş, hâlbuki İslam coğrafyasında daha önce bu sınırlar yoktu. Ülkelerin sınırları sanal sınırlardı. Hindistan`dan İstanbul`a kadar Müslümanlar hiçbir sınıra, gümrüğe takılmadan gidip gelebiliyor, birbirleriyle iletişim kurabiliyordu. Ama bugün aramıza sınırlar koyulmuş, duvarlar örülmüş, etnik ve mezhebi olarak bizi parçalamışlar ve bu parçalanmışlık üzerinden bizi sömürüyorlar. Artık Müslümanların tüm bu olup bitenden ders çıkarması lazımdır." şeklinde konuştu.
"Birlik ve beraberliği sağlamanın yollarını aramalıyız"
"Bu tip STK bazlı farklı İslami kesimlerin, ortak platformların bir araya gelmeleri şahsen beni umutlandırıyor. Yani o umutsuz tabloyu yok ettikçe de umudumuz artıyor. İnşallah bir gün Müslümanlar, arzuladığımız birliğe kavuşacak." ifadelerini kullanan Yılmaz, "Herkes kendi ülkesinde, coğrafyasında kendi yönetimlerini birlik noktasında sıkıştırırsa veya birliğe zarar veren uygulamalara karşı çıkarsa ister istemez bu noktada vahdet gerçekleşecek. Bunu yaptığımız da emin olun ki ne İngiltere bizi sömürecek ne de Amerika içimize nifak sokabilecektir. Rabbim bizleri o günlere tez zamanda kavuştursun." dedi. (Osman Yürür-İLKHA)