Sur'da uzun süren çatışmalar ve sokağa çıkma yasaklarının uygulandığı süreçte evini terk etmek zorunda kalan Vedat Kaya, aylarca sokaklarda kaldı, şimdi ise hastalığın pençesinde yaşamını sürdürmeye çalışıyor.

Vedat Kaya`ya yardımda bulunan çevre esnafı, parası olmadığı için hastanelerin Kaya'yı tedavi etmediklerini, yetkililerin bu duruma müdahale etmesi gerektiğini belirttiler.

Kaya`nın yaşadığı mağduriyeti gören Sur esnafı, depo olarak kullanılan bir evin odasını döşeyerek Kaya`yı buraya yerleştirdi. Kendi imkanlarıyla Kaya`ya yardımcı olmaya çalıştıklarını ifade eden esnaf, gün geçtikçe sağlık durumu kötüleşen ve yatağa mahkum olan Kaya`nın hastanede tedavi edilmesini istiyor.

Daha önce Sur ilçesinin Savaş (Arap Şeyh) Mahallesi'nde oturan Kaya ise bir ailesi olduğunu ve 35 sene boyunca Sur ilçesinde çek çek (Yük taşıyıcı tahta araba) işi yaparak geçindiklerini söyledi.

"Bir aydır yataktan kalkamıyorum"

Çatışmaların yaşandığı süreçte ilçede oturduğunu belirten Kaya, "Çatışmalardan sonra ailemle ayrıldım. Onlar Şehitlikte 2 odalı bir evde kalıyorlar. Ben ise onlardan ayrıyım çünkü imkânlarımız kısıtlı. Bir aydır yataktan kalkamıyorum, yatıyorum. Hastaneye giderek film çektim. Ayağımın ağrısından yatamıyorum. 4 gün acilde yattım, benimle ilgilenmediler. Eskiden bazen dışarı çıkabiliyordum. Şimdi dışarı da çıkamıyorum." dedi.

"Hastanede yatmam gerekiyor perişan olmuşum abe!"

Sur'da yaşanan olaylardan olumsuz etkilendiğini dile getiren Kaya, "Ben 4 ay boyunca kış ayında sokakta yattım. Esnaf, bana burayı ayarladı, burada kalıyorum. Beni hastaneye yatırın! Lavabo ihtiyacımı karşılayamıyorum. Esnaf bana bakıyor, Allah razı olsun onlardan. Benim hastanede yatmam gerekiyor, perişan olmuşum abe!" ifadelerini kullandı.

"Bir insan yoksul ise dışarı mı atılması gerekiyor"

Kaya'nın ihtiyaçlarını karşılayanlardan esnaf İzzet Şin, şunları söyledi: "Hepimiz Sur'un mağduruyuz. Bu mağdur arkadaşın ise durumu bizden çok daha kötü durumdadır. Elimizden geleni yaptık. Ancak doktorlar kendisini hastaneye tedavi için yatırmıyorlar, bunun sebebi ne? Bir insan yoksul ise dışarı mı atılması gerekiyor? Yemek bile kimse kendisine vermiyor, biz esnaf olarak elimizdeki imkânlarla kendisine bakıyoruz. Biz bugün buna bakacağız ama yarın kim bakacak? Esnaf olmasaydı, çoktan vefat ederdi. Biz de Sur mağduru olduğumuz için fazla ihtiyaçlarını gideremiyoruz. Ancak yetkililer ilgilenebilir. Hastanelerde yatırabilir. Kendi aramızda para toplayarak ilaç aldık. Kira da almıyoruz ondan. Yemek yiyecek hali bile yok. Ayakları tutmuyor, ayağa kalkamıyor."

Şin, "Hastaneye götürüyoruz, film çekip gönderiyorlar. Bir şey olmadığını söylüyorlar. Garibanın evi yıkılmış, eşyaları gitmiş. Doktorlara gidiyoruz, kimsesi olmadığı için 'Git bir şey yok' diyorlar. İlle de paramız olması mı gerek. İnsanlık lazım insanlık! Hastaneye gidiyorsun, sana zorluk çıkarıyor. Devlet, kendilerine maaş veriyor ama onlar görevini tam yapmıyor. Doktor olarak sen neden fakir fukaraya zorluk çıkarıyorsun. Vicdan gerek, vicdan!" diyerek tepkisini dile getirdi. (M. Sıddık Bilge, M. Hüseyin Temel – İLKHA)