Mehmet Sait Özcan / Doğruhaber
Suriye`de 6. yılına giren savaş Halep`te varılan ateşkesle yeni bir sürece girdi. Bu sonuç daha kapsamlı bir ateşkes için çabalayanları umutlandırdı. Ateşkesin tüm Suriye`de uygulanabilmesi için çabalayan Türkiye, Rusya`yla birlikte Suriye`de taraflara sunacakları genel ateşkes planı önerisinde anlaştı.
Ankara ve Moskova arasında mutabakat çerçevesinde varılan ateşkes, çatışan taraflar arasında dün gece yarısı yürürlüğe girdi. Planın, Beşşar Esed rejimi ve rejim destekçisi grupların muhaliflerle çatıştığı tüm bölgelerde uygulanması hedefleniyor. Anlaşmaya göre ‘terör örgütleri`, ateşkesin kapsamı dışında tutulacak.
Ateşkesin başarılı olması durumunda rejim ve muhalifler, Türkiye ile Rusya öncülüğünde, Astana`da siyasi müzakerelere başlayacak. Türkiye ve Rusya`nın garantörlüğünü yaparak müzakere sürecine, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi`nin 2254 nolu kararında öngörülen siyasi geçiş süreci çerçevesinde katkı sunmayı amaçlıyor.
ÇAVUŞOĞLU: “ESEDLİ GEÇİŞ SÜRECİ İMKÂNSIZ”
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye`de Esed`in de yer aldığı bir geçiş sürecinin ‘imkânsız` olduğunu söyledi. Çavuşoğlu, Suriye`deki muhaliflerin Esed`i kabul etmeyeceğini ifade etti.
SON OLAYLAR; KÜRESEL ŞER GÜÇLER ARASINDA GİZLİ BİR HESAPLAŞMA…
Suriye`nin genelinde bir ateşkes anlaşmasına varmak amacıyla silahlı muhalif gruplarla Rus ve Türkiyeli yetkililer arasındaki görüşmeler Ankara`da 23 Aralık`ta başladı. Ancak görüşmeler öncesi ve sonrasında cereyan eden olaylar zinciri, bölgede varolmak isteyen ve kaosun artarak devam etmesini isteyen küresel şer güçler arasında süren gizli bir hesaplaşmayı da ortaya koydu. Bu hesaplaşma şöyle gelişti…
Suriye`ye, Esad rejiminin daveti ve batıdan ‘Daeş`e karşı mücadele izniyle giren Rusya çok acımasızca katliamlar yaparak rejime destek çıktı. Sivillere yönelik insanlıkdışı saldırı ve katliamlar yapan Rusya bu yolla, rejime karşı savaşan muhaliflerin sürekli geri çekilmesini sağladı. Son olarak Halep`te binden fazla sivilin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan bir aylık ağır bombardımana dayanamayan muhalif savaşçılar, Türkiye`nin devreye girmesiyle masada ateşkesle sonuçlanan mutabakatla Halep`ten tahliye edildi.
SAVAŞIN DURMASI BATILI ŞER GÜÇLERİN HOŞUNA GİTMİYOR
Halep`te ateşkesin başarılı olmasıyla birlikte bunun tüm ülkeyi kapsayacak bir ateşkese dönüşebileceği açıklamaları Suriye`de savaşın sonlanabileceği umudunu da beraberinde getirdi.
Esad`ın devrilmediği ancak 500 bin insanın hayatına mal olan savaşı durduracak buruk da olsa bu olumlu gelişme, Suriye`de savaşın devam etmesini isteyen ve dünyada sadece Müslüman kanının akması için çabalayan batılı güçlerin hoşuna gitmedi.
Bu gelişme özellikle de Amerika`yı kızdırmış olmalı ki; Türkiye ve Rusya`nın garantörlüğüne cevaben Amerikalı bir sözcü, ‘Masanın dışına itildik` açıklamasında bulundu.
Çok geçmeden Rusya`nın Ankara büyükelçisi suikastla öldürüldü. Aynı gece Moskova`da Rusya Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Petry Polshikov da evinde suikaste uğradı.
ATEŞKESİ HAZMEDEMEYEN ABD`DEN ‘BEN BİTTİ DEMEDEN BİTMEZ` TEHDİDİ
Halep`te varılan ateşkesin ardından gelen suikastler sonrasında ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby`den tehdit içeren açıklaması, Suriye`de PYD üzerinden daha çok hesaplar yapan Amerika`nın işine çomak soktuğunu gösteriyor. Suriye`de savaşın sonlanabileceği umudu Amerikalıları o kadar çok kızdırmış olmalı ki sözcü Kirby bakın ne diyor?
“Halep`teki gelişmeler savaşın bittiği anlamına gelmez. Daha önce defalarca söyledik; muhalifler savaşmaya devam edecek, aşırıcı grupların Suriye`ye olan ilgisi devam edecek, mültecilerin sayısı artacak. Suriye`de herhangi bir diplomatik çözüme ulaşılmadı. Savaşın biteceğine dair herhangi bir işaret görmedik. Bu sadece ABD`nin görüşü değil, uluslararası toplum da Halep`te yaşanan gelişmelerin savaşı sona erdirecek bir adım olduğunu düşünmüyor.”
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby`nin Halep`te varılan ateşkes anlaşmasını hazmedemeyerek savaşın devam edeceğini belirten açıklaması bir yanda ilgili ülkelere; ‘ben bitti demeden bitmez` mesajı veriyor. Diğer yanda Suriye savaşının başından bu yana gâh bazı muhaliflere verdiği destek gâh Esad rejimini tanıyan açıklamasıyla denge politikası güderek savaşın uzaması için ne gerekiyorsa yaptığının ispatı niteliği taşıyor.
VE DÜŞ(ÜRÜL)EN UÇAK…
Karşılıklı açıklama ve suikastler yukarıda saydıklarımızla kalmadı. Olayların akabinde NATO Genel Denetçisi Yves Chandelon da Belçika`da arabasında başından vurulmuş halde bulundu. Ve son olarak 92 yolcusuyla düş(ürül)en Rusya Savunma Bakanlığı`na ait uçak, Suriye`de savaşı sonlandırmak istemenin bir faturası olduğunu ve uluslararası hesaplaşmanın daha devam edebileceğini gösteriyor.