Muntazar el-Zeydi, Irak`ta motor teknik öğretmenliği eğitimi alırken 2003`te Amerika-Irak savaşı başladı. El-Zeydi, eğitimini yarıda keserek gazeteciliğe başladı, 5 yıl içinde haber müdürlüğüne yükseldi.

‘3 YIL ÖNCEDEN PLANLADIM`

ABD Başkanı`na karşı bir eylem yapmayı 3 yıl önceden planladığını belirten El-Zeydi, şöyle konuştu: “Bu kesinlikle silahlı eylem olmayacaktı. 3 yıl öncesinde işten çıkar çıkmaz evime gidip Amerika başkanına eylem yapacağımı ve hiçbir örgüte bağlı olmadan bireysel şekilde yapacağımı anlattığım bir video çektim. Videoyu eylem sırasında vurularak öldürülürüm ihtimaliyle kaydettim. Ancak eylemin şeklini planlamamıştım. 13 Aralık 2008`de İçişleri Bakanlığı`ndan arandım. Ertesi gün ABD Başkanı George Bush`un da katılacağı toplantı için kamera yollamamı istediler. Gece boyu yapacağım eylemi düşündüm. Ertesi gün bütün kanalların ‘Irak halkı Bush`u güllerle karşıladı` haberlerini gördüm. Bu büyük bir yalandı. Irak halkının Bush`u nasıl karşıladığını göstermeye karar verdim. Bir saat gecikmeyle salona girdim. Onu gördüğümde dikkat çekmeden ayakkabılarımı çıkardım ve arka arkaya Bush`a attım.”

‘3 GÜN İŞKENCE GÖRDÜM`

Düzenlediği eylemin iki amacı olduğunu söyleyen El-Zeydi, “İlki ‘Irak halkı gerçekte sizi güllerle değil, ayakkabılarla karşılıyor` mesajı vermekti. İkincisi ise zulme karşı tepki koymaktı” dedi. El-Zeydi, “Tutuklandıktan sonra Irak polisleri tarafından 3 gün şiddetli işkence gördüm. Dişlerim söküldü, kulaklarıma çınlayana kadar vuruldu, el ve ayak tırnaklarım çekildi. Örgütsel bir tepki olmadığı anlaşılınca, 3 ay sonra 2009`da serbest bırakıldım” diye konuştu.

DÜNYANIN KAPILARI AÇILDI

Serbest bırakıldıktan sonra Irak hükümeti tarafından sürekli taciz edildiğini ve ülkeyi terk etmek durumunda kaldığını kaydeden El-Zeydi, “Başta İsviçre olmak üzere birçok ülke siyasi sığınmacı olarak ülkelerinde yaşamamı teklif ettiler. Bunların arasındaki tek Arap ülkesi Lübnan`dı. Ben de alışkın olduğum kültürde yaşamayı tercih ettim ve buraya yerleştim” ifadesini kullandı. Lübnanlı bir kadınla tanışıp evlendiğini ve mutlu bir hayat sürdüğünü dile getiren El-Zeydi, “Anidiye adında 3 yaşında kızım var. Artık mutlu bir hayatım var” diye konuştu.

BUGÜN OLSA YAPAR MI?

Pişman olmadığını söyleyen El-Zeydi, “O gün gösterebileceğim farklı bir tepki yoktu. Konuşabilme şansım olsaydı Irak halkının tepkisini konuşarak anlatırdım. Ama o şans bana verilmedi. Ben de ayakkabılarımı atarak kendim de dahil Irak halkının duygularını ifade ettim” dedi. Bugün tekrar Bush`la karşılaştığı takdirde ayakkabılarını yeniden atıp atmayacağı sorusuna ise, “Tepkim şahsi değildi. O gün ülkemi cehenneme çeviren bir politikacıya ‘Dur` dedim ve tepkimi bu şekilde gösterebildim. Ama bugün, Bush görevde değil ve ona karşı göstereceğim herhangi bir tepki yok” diye yanıtladı.

‘TRUMP`LA KARŞILAŞIRSAM...`

El-Zeydi, Bush`a gösterdiği tepkiyi Trump`la karşılaştığı takdirde ona da gösterip göstermeyeceği sorusuna ise, “Trump`ın politikalarını henüz bilmiyoruz. Irak halkına karşı düşmanca davrandığı ve zarar verdiği takdirde o güne uygun olan en aklıselim tepkimi gösteririm” dedi.

BAĞIŞ YAPACAK

Aktfi gazeteciliği bıraktığını, TV ve gazetelerde siyasi analizler yaptığını söyleyen El-Zeydi, “Burada bir sivil toplum kuruluşu kurdum. Ana işim Suriye`den, Irak`tan ve diğer ülkelerden gelen mültecilere insani yardım sağlamak” dedi. Lübnan`a yerleştikten sonra Bush`a ayakkabı attığı günü ve sonrasını Arapça anlatan bir kitap yazdığını söyleyen Zeydi, “Kitap İngilizce, Çince ve geçtiğimiz ay da Türkçe`ye çevrilerek ‘Bush`a Son Selam` ismiyle yayımlandı. Kitabın gelirleri mültecilere bağışlanacak” ifadesini kullandı.

BİR DAHA GÖREMEDİ

El-Zeydi, Bush`a fırlattığı iki ayakkabının da olaydan sonra kaybolduğunu, kendisine verilmediğini söyledi.

GAZETE HABERTÜRK