DOĞRUHABER / ANKARA

Avrupa Birliği (AB), PKK'ye kıta çapında serbest propaganda ve finans faaliyeti alanı sağlıyor. Avrupa'da 1990'ların başında kendisine sunulan siyasi destek sayesinde örgütlenmeye başlayan PKK, Avrupa`da organize suç faaliyeti gelirleri hariç yıllık 30 milyon avro topluyor.

AB Konseyi, Mayıs 2002'de PKK'yi, "KONGRAGEL ile KADEK olarak da bilinen" ifadesiyle terör listesine eklerken, PKK'nın, üstlenmekten kaçındığı eylemlerini sahiplendirdiği TAK'ı ise 2006'da ayrı bir kategoride listesine aldı. Buna karşın PKK, AB üyesi ülkelerde geniş bir hareket alanına sahip. Türkiye Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü, (UHDİGM) açıklamasında Türkiye'nin 2006-2016 yılları arasında, sadece Almanya`dan 136 PKK`linin iadesini talep ettiğini, bunlardan da sadece üçünün kabul edildiğini bildirmişti. Almanya haricinde de 2007-2016 yılları arasında 20 AB ülkesinden 263 örgüt üyesinin iadesi için talepte bulunulduğunu açıklayan UHDİGM, sadece sekizi için kabul geldiğine dikkati çekmişti.

AB, SİVİL TOPLUM KURULUŞU MUAMELESİ YAPIYOR

AB yönetimleri ise ülkelerinden dağ kadrosuna elaman dahi temin edebilen PKK teşkilatlarına, sivil toplum kuruluşu muamelesi yapıyor. PKK, Avrupa'daki yapılarına yasal görünüm verebilmek için "DEMOKRATİK KÜRT TOPLUM MERKEZLERİ" ve "HALK MECLİSLERİ" gibi adlar altında çalışıyor. Bu kuruluşlar da örgütün Avrupa'daki tüm vakıf, dernek, birlik ve oluşumlarını bir çatı altında toplayan "Avrupa Kürt Demokratik Toplumları Kongresi"ne (KCD-E) bağlı. Merkezi Belçika'nın Charleroi kentinde bulunan (aynı kentte geçtiğimiz mayıs ayında HÜDA PAR`lı Salih Kaya PKK tarafından katledilmişti) KCD-E'nin görünürdeki yasal üst yapısının başında, "eşbaşkan" sıfatıyla Yüksel Koç ve Şemse Güllü bulunuyor.

Salih Kaya, PKK tarafından katledilmişti

PKK'nın Avrupa'daki propaganda faaliyetlerini "Kürdistan Ulusal Kongresi" (KNK) yürütüyor. KNK, her yıl Belçika'nın başkenti Brüksel'de toplanıyor. 16. toplantısını 2 Ekim 2016'da gerçekleştiren KNK, bildirisinde Suriye'de federal yapı için önemli adımlar atıldığını belirtip, "Türkiye ve İran`a karşı bağımsızlık için çalışma" çağrısı yapmıştı. KNK'nın başında Nilüfer Koç, Rebuvar Reşid ve Adem Uzun isimli örgüt üyeleri bulunuyor.

DESTEKÇİ ÜLKELER VE   SİYASİ PARTİLER

Avrupa'da bir kısmı hükümet ortağı, bir kısmı da muhalefette yer alan sol partiler, PKK'ye verilen desteğin yoğunlaştığı adresler durumunda. Söz konusu partiler şunlar: "Almanya'da Sol ve Yeşiller Partileri, İsveç'te Sol Parti, Avusturya'da Yeşiller Partisi, Fransa'da Komünist Parti, Norveç'te Kızıl Parti, İngiltere'de İşçi Partisi, Belçika'da İşçi ve Yeşiller Partileri, İspanya'da Podemos Partisi, Rusya'da Adil Rusya Partisi, Yunanistan'da Syriza ve Anel Partileri, İtalya'da Sol Ekoloji ve Özgürlük Partisi."

BASIN ETKİNLİKLERİNDEN KAMPLARA

Örgüt, Avrupa'da eleman temini için büyük ölçüde "basın" organlarından faydalanıyor. Bu işin başında görünen Fahri Ferda Çetin, propaganda için festival ve gösteri gibi etkinlikleri duyuruyor. Etkinliklere katılanlar ve PKK derneklerine üye gençler, aktif örgüt üyesi haline getirilmeye çalışılıyor. Bu aşamadan sonra, Hollanda, Fransa, İsviçre, Avusturya ve İtalya gibi ülkelerde propaganda amaçlı düzenlenen kamplarda ideolojik eğitimden geçirilen gençler, Irak'ın kuzeyindeki kamplara silahlı eğitime gönderiliyor.

FİNANS AYAĞI

PKK, Avrupa'daki finans faaliyetlerini başta Almanya olmak üzere Fransa, İsviçre, Avusturya, Hollanda, Belçika, İsveç, Norveç, Danimarka'da yürütüyor. Örgüte maddi kaynak toplanmasında önde gelen kuruluş, bu ülkelerde bürosu bulunan sözde "KÜRT KIZILAYI" (HSK). PKK'nin Avrupa çapındaki teşkilatları, yılda yaklaşık 30 milyon avroyu "bağış" adı altında topluyor. Diğer taraftan "bağış" yapmayan kişilerin tehdit ve darp edildiği, işletmelerin ise itibarsızlaştırıldığı biliniyor. Toplanan meblağın bir kısmı Avrupa'daki dernek ve basın organlarına, bir kısmı Kandil'e, bir kısmı da örgüte lojistik ve askeri malzeme teminine aktarılıyor.