Havaların soğuması nedeniyle kış hastalıklarının artış gösterdiğini belirten uzmanlar, hastalık belirtilerini kendinde hisseden pek çok insanın antibiyotik kullanarak şikâyetlerinin geçmesini beklediğini, ancak bilinçsiz antibiyotik kullanımının mikropların direncinin artmasına neden olduğunu söylediler.
Memorial Diyarbakır Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü`nden Uz. Dr. Metin Karadaban, antibiyotik kullanımı konusunda dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında bilgi verdi.
“Antibiyotik doktor kontrolünde ve yeterli dozda kullanılmalı”
Antibiyotiklerin, etkili oldukları mikropların yapısal veya metabolik fonksiyonlarını bozarak etkisini gösterdiğini belirten Karadaban, “Ancak antibiyotikleri her hasta olan kişi kullanacak diye bir kural bulunmamakla birlikte, bu ilaçların mutlaka doktor kontrolünde kullanılması önerilir. Aksi takdirde vücudun birçok organının fonksiyonlarını bozabilir. Aslında hayat kurtaran bir mucize olarak tıpta kullanılan antibiyotikler, kontrolsüz kullanıldığında hayatı tehdit edebilecek durumlara kadar götürebilir. İlaç yeterli dozda ve mümkün olduğu kadar öngörülen süre içerisinde uygulanmalıdır. Etkisiz dozda veya gerektiğinden daha uzun bir süre ilaç alımı, bakterinin direnç kazanmasını kolaylaştırabilir. İlaç uygulamadan önce hastalardan izole edilen bakteri ile duyarlık testleri yapılarak bu testlerin sonucuna göre kullanılacak ilaç düzenlenmelidir.” dedi.
“Soğuk algınlığı tedavisinde antibiyotiğin yeri yoktur”
Antibiyotiklerin kullanımındaki en büyük hatalardan birinin grip ve soğuk algınlığında kullanılması olduğunu belirten Karadaban, “Grip ve soğuk algınlığı tablolarında antibiyotiklerin yeri bulunmamaktadır ve bu hastalıkların tedavisine de herhangi bir katkı sağlamamaktadır. Hatta yan etkileri açısından hastaya zarar bile verebilir. Soğuk algınlığı ve gripte etken virüslerdir ve antibiyotik kullanımının tedavide yeri yoktur. Antibiyotikler ise bakterilere karşı etkili olan ilaçlardır. Soğuk algınlığı, grip gibi hastalıklarda kullanıldığında bu, hastada yan etki oluşumuna neden olabilmektedir. Bu durumda hastaların doktor kontrolünde soğuk algınlığına direkt etki eden ilaçlar kullanmaları önerilmektedir.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye`de antibiyotik kullanımı çok fazla”
Türkiye`de antibiyotik kullanımının yaygın olduğunu ve antibiyotiklerin etkili kullanılmasının önemli noktalarından bir tanesinin reçete ile alınması olduğunu söyleyen Karadaban sözlerine şöyle devam etti:
“Elektronik reçete verileri üzerinden yapılan çalışmalarda, il, ilçe ve hekimler bazında Türkiye`nin akılcı ilaç kullanımı ve antibiyotik kullanımı tablosu incelendiğinde 2013 yılında her yazılan 100 reçetenin 35`inde antibiyotik reçete edildiği ifade edilmektedir. Yani yaklaşık olarak her 3 reçetenin birinde antibiyotik bulunmaktadır. Türkiye`de bir yılda 160 milyon kutu antibiyotik tüketiliyor olduğu gerçeği, toplum için bir tehlike sinyalidir. Türkiye`de toplam ilaçlar içerisinde antibiyotik kullanımı yüzde 20`lerdeyken bu rakam, dünyada yüzde 10`lardadır.”
Antibiyotiklere karşı mikropların direncinin arttığını belirten Karadaban son olarak şu şekilde konuştu:
“Antibiyotikler nedeniyle mikroplara karşı direnç hızla artarken, mücadele yöntemleri yetersiz kalabilmekte ve bu durum toplumun geleceğine dair ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Direnç sorunu bu şekilde devam ettiği takdirde, çok hafif hastalıklar bile yaşamı tehdit eder hale gelebilir. Bu nedenle doğru ve bilinçli ilaç kullanımı için mutlaka toplumsal farkındalık oluşturulmalıdır.” (İLKHA)