ŞANLIURFA- Şanlıurfa`nın Ceylanpınar ilçesinde faaliyet yürüten Ensar -Der (Ceylanpınar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği) 2011-2012 Eğitim ve Öğretim yılında başörtüsüyle okula giden öğrencilere üyesi olduğu İnsanı Hak Ve özgürlükler Platformu adına yarıyıl tatilinde takdir belgesi vermişti. Bunun üzerine Cumhuriyet gazetesi 26 Ocak tarihinde bunu çaptırarak haber yapması üzerine kimlikleri vatandaşlar tarafından tanınan dernek yetkilileri polis tarafından rahatsız edilmişti.
 
Konuyla ilgili basın açıklaması yapan Ensar der yetkilileri, bu ve benzeri haksızlıkların ortadan kaldırılması ve yapılan haksızlıklara ve baskılara duyarsız kalınmaması temennisinde bulundu.

Ensar der yönetim kurulu adına yapılan basın açıklamasında, 24 Ocak günü merkezi Ceylanpınar`da bulunan Ensar-Der, tarafından okula başörtüleri ile devam eden ilköğretim öğrencilerine, İnsani Hak ve Özgürlükler Platformu`nun hazırladığı `Takdir Belgesi`nin verildiği belirtilerek, "26 Ocak günü Cumhuriyet Gazetesi, bunu art niyetli bir şekilde haber yaparak, İslam dini düşmanlığının kendilerinde müzmin bir hastalık olarak devam ettiğini ve özellikle başörtüsü tahammülsüzlüklerinin dayanılmaz boyutta olduğunu göstermiştir." denildi.

Polisler Dernek yetkilerini Haber Üzerine Rahatsız Etti
Açıklamada haberin Cumhuriyet Gazetesinde yayınlandığı aynı günün, kimlikleri vatandaşlar tarafından bilinen sivil polislerin, gereken izin almadan `hukuksuz` bir şekilde Ensar-Der başkanı ve üyelerinin evlerine gidildiği ifade edilerek, "Polisler takdir belgesi verilen çocukların isimlerini almak istemişlerdir. Çocukların ismini alabilmek için üç defa aynı eve izinsiz girmişlerdir. Ev sahibinin onları şikayet edeceğini söylemesi üzerine bu defa başka bir dernek üyesini rahatsız etmişlerdir." denildi.

Açılamanın sonunda,
Cumhuriyet Gazetesi bu haberi yapmakla neyi hedeflemiştir?
Hangi karanlık odaklara hizmet etmektedir?
Bu haberle beraber hemen harekete geçen polisler, kimin için `hukuksuzca` bilgi alma yoluna kalkışmışlardır?
Eğer emniyet mensupları böyle bir bilgiye ihtiyaç duysa, zaten resmi yollarla alamaz mı?
Acaba Emniyet Müdürlüğündeki bazı görevliler, başka odaklara mı hizmet ediyor?
Bu şekilde izin alınmadan insanların evine girilmesinin suç olduğu, polislere anlatılmamış mı?
Neden çocukların ismini öğrenmek için gelen polisler, isim alamayınca Emniyet Müdürlüğü`ne gidip tekrar geliyorlar, bu ısrarlarının sebebi nasıl izah edilebilir?
 
Olayı istismar eden Cumhuriyet gazetesi ve polise bazı sorular yönetilerek, bu ve benzeri haksızlıkların ortadan kaldırılması ve yapılan haksızlıklara ve baskılara duyarsız kalınmaması temennisinde bulunundu.
 
Mustafa Kaynak - İLKHA