Gümüşhane Üniversitesi öğrencileri tarafından Cuma namazı çıkışı, Halep`te yaşanan katliamlar ve Arakanlı Müslümanlar için üniversite kapısının önünde yoğun katılımlı basın açıklaması yapıldı.
Gümüşhane Üniversitesi öğrencileri tarafından organize edilen basın açıklamasına Gümüşhane Peygamber Sevdalıları Platformu koordinatörlüğü, İHH, Ensar Vakfı, Anadolu Öğrenci Birliği, GİK-DER, Memur-Sen destek verdi.
Toplanan gurup adına basın açıklamasını Gümüşhane Üniversitesi öğrencilerinden Mehdi Coşkun okudu.
Suriyeli Müslümanların tam altı yıldır dünyanın gözü önünde sistematik katliamlara maruz kaldıklarını belirten Coşkun, “Her gün içimizi parçalayan onlarca, yüzlerce görüntüyle karşılaşmaktayız. Bizim üç beş saniyeden fazla bakamadığımız fotoğraf karelerini, Halepli çocuklar, kadınlar, yaşlılar olarak topyekûn bir halk bizatihi yaşamakta. Bombalanmayan tek bir hastanenin dahi kalmadığı Halep`te yaralanmak ölmekten daha trajik bir hale gelmiş bulunmaktadır. Gıda yardımının ulaştırılamadığı Halep`in yavruları; ‘Cennet`te yemek yiyebileceğiz.` diye ölüme kucak açıyor.” dedi.
Halep`te tarihin görebileceği en acımasız ve vahşi katliamlardan birinin yaşandığını söyleyen Coşkun, “Zalim Baas Rejimi ve Emperyalist Rusya hiçbir hukuk gözetilmeden işlenen bu cürümlerin failleridir. BM, AB ve ABD ise yaşananlar karşısında kamuoyu önünde üç maymunu oynayan, arka planda ise çıkarları için Müslüman kıyımından içten içe hoşnutluk duyan Haçlı artıkları olarak katliamın ortaklarıdır. Kula DAEŞ ve PYD/PKK de emperyal güçlerin kiralık katilleridir. Bu şer ittifakı, ancak Halep`i insansızlaştırarak zafer elde edebileceklerinin farkına varmışçasına bir soykırım gerçekleştiriyor. Halep`te 15 Kasım`dan bu yana rejim ve müttefikleri tarafından iki binden fazla hava saldırısı, yedi binden fazla top atışı yapıldı. Zalimler bilinçli bir şekilde fırınları, hastaneleri, okulları, camileri ve halkın temel ihtiyaçlarını karşılamak için çıktığı toplu mekânları vuruyor. Halep`e deprem etkisi yaratan sığınak delici bombalar atılıyor ve enkazların altından her gün onlarca kadın ve çocuk cesedi çıkarılıyor.” ifadelerini kullandı.
"Yaşananlar karşısında kulakları sağır eden bir sessizlikle karşı karşıyayız"
Yaşanan katliamlar karşısında İslam ümmetinin derin bir sessizliğin içinde olduklarına dikkat çeken Coşkun, “Bu ağır saldırılar altında kalan 300 bin sivil insan en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamayacak hale gelmiş durumda ve ölümle, açlıkla pençeleşmektedir. Yaşananlar karşısında kulakları sağır eden bir sessizlikle karşı karşıyayız. Halepli kardeşlerimizi ağır bombardımanlar, sistematik katliamlar kadar insanların sessizliği de yaralıyor. Batı`nın ve işbirlikçilerinin insafsız ama bilinçli anlamlandırabiliyoruz. Onlar kimliklerinin ve düşmanlıklarının gereğini yapıyorlar. Ne yazık ki İslam âlemi de bu sessizliğin bir parçası olmuş durumda." şeklinde konuştu.
Açıklamasında Arakan'daki saldırılara da değinen Çoşkun, "Ayrıca Arakan`da yaşanan insanlık dışı katliamlar karşısında da İslam ümmeti sessizliğini bozmamaktadır. Zalimleri lanetlerken, Rabbimizde onuru ve şerefi için direnen kardeşlerimize yakın bir zafer diliyoruz.” dedi.(Yusuf Bingöl-İLKHA)