Kamuda çalışan taşeron işçiler için hazırlanan taslak yakında TBMM`de görüşülecek. 720 bin taşeron işçi için “özel sözleşmeli personel” formülüyle kadro yolu açılacağı belirtiliyor.
Konu hakkında değerlendirmelerde bulunan Yol-İş Sendikası Van 1 Nolu Şube Başkanı M. Salih Çalımlı, bölge genelinde iş alanlarının daraldığını ve bu noktada işsizliğin önemli boyutlara ulaştığını söyledi.
Hükümetin yeni iş sahalarıyla gençleri istihdam etmesi gerektiğini belirten Çalımlı, “Kamu kurum ve kuruşlarda bu statüde çalışan insanları tespit ettiler. Burada 720 bin rakamından bahsediyorlar. Bu kişilere de ‘özel sözleşmeli` statüsüyle hak vereceklerini söylüyorlar. Bu konu 2-3 gündür gerek sosyal medyada, gerekse görsel ve yazılı basında sık sık bahsedilmeye başlandı. Temennimiz, bunların kalıcı işlerine kavuşmalarıdır. Ancak şu an bahsedilen özel sözleşmeli statü maalesef kadro değildir. Kötünün iyisi diyebileceğimiz bir statüdür. En iyi tarafı firmaların aradan çıkmasıdır. Çalışanın sadece kamu kurumuyla muhatap kalmasıdır. Tabi, bu konuda önemli bir gelişme ancak temennimiz kim hangi pozisyonda çalışıyorsa bu arkadaşlarımızın hak ettikleri kadroya kavuşmasıdır.” dedi.
Özel sözleşmeli personel formülü ne getiriyor?
Yeni sistem hakkında bilgi veren Çalımlı, formülün 1 Kasım 2015`ten önce işe girmiş ve halen çalışanları kapsadığını ancak yarı zamanlı ve bu tarihten önce işe girmiş, işinin gereği olarak aralıklı çalışan kişileri kapsamadığını dile getirdi.
Yarı zamanlı çalışan kişilerin bu haktan faydalanmasının öngörülmemesini büyük bir eksiklik olarak değerlendiren Çalımlı, sözlerine şöyle devam etti:
“1 Kasım`dan önce işe girmiş ama işinin gereği aralıklı çalışmış olan, bu sezon itibariyle başlayan vatandaşların da hakkı olması lazımdır. Hükümet yetkililerinden bu konuda mağduriyetin ortadan kaldırılması için çalışma yapılmasını bekliyoruz.”
Çalımlı, yeni sistemde sözleşmeli olarak alınacak işçilerin sıkı güvenlik araştırmasından geçeceğine değinerek, “Temennimiz bu sıkıntıların bir an önce bertaraf olması ve bu anlamda huzur ortamının sağlanmasıdır. Çalışanların barış ve huzur içerisinde geleceklerine güvenle bakabilecek noktada olmalarını arzu ediyoruz. Ancak işçi olsun, memur olsun yeni kadroya geçenler ile ilgili adli sicil kayıtlarının araştırılması daha önce vardı. Burada da yapılacağı görülüyor. Belki geçmişe göre biraz daha sıkı bir araştırma yapılacaktır. Onun için bahsettiğiniz bu soruşturma kapsamındaki aksaklıklardan dolayı 1 Kasım`dan önce işe girmiş, şu anda iş başında olma şartı, sınava tabi tutma gibi sıkıntıların bu sayıyı daha da düşüreceğini gösteriyor.” ifadelerini kullandı.
“Bölgede işsizlik önemli boyutlara ulaştı”
Bölgede istihdam alanlarının çok dar olduğuna ve işsizliğin önemli boyutlara ulaştığına vurgu yapan Çalımlı, “İşsizlik önemli boyutlara ulaştı. Bölgede iş alanı, istihdam edebilecek bir sanayimiz yok. Gençlerimiz, iş bulma imkânına sahip değildir. Dolayısıyla bu gençlerin bir an önce kendi ayakları üzerinde durabilecekleri bir işe kavuşması temennisi içindeyiz. Bu iş de devlete düşer. Devletin azami hassasiyeti göstererek gençlerin sokaktan, farklı kötü alışkanlıklarından arındırılması için bu adımı atmasında fayda vardır.” şeklinde konuştu.
“Taşeronlar hak ettikleri ücreti birçok yerde alamıyorlar”
Aynı üniversiteden mezun olmuş ve aynı gayreti gösteren işçilerin taşeron sisteminde farklı ücretler almasının yanlış olduğunu sözlerine ekleyen Çalımlı, “Taşeronlar hak ettikleri ücreti birçok yerde alamıyorlar. Aynı işi yapan insanlar çok farklı ücretler alabiliyor. Örneğin bir öğretmen, asgari ücretle veyahut ek ders ücreti karşılığı çalışıyor. Bir diğeri, sözleşmeli öğretmen diye farklı ücret alıyor, bir diğeri ise 657`ye tabi memur kadrosunda olduğu için farklı bir ücret alıyor. Ama bahsettiğimiz 3 kişi belki aynı üniversiteden, aynı bölümden mezun olmuştur. Ancak bu kişiler farklı ücretlerle karşı karşıyadırlar.” dedi. (Yılmaz Sönmez-İLKHA)