Sur’a bağlı İçkale mevkiinde Hz. Süleyman Camii ve 27 Şehit Sahabe Türbesi civarında oturan mahalle sakinlerinin, evlerinden çıkmak istemedikleri gerekçesiyle valilik talimatıyla su ve elektriklerinin kesildiği iddia edildi. Duruma tepki gösteren mahalleli, mağduriyetlerinin giderilmesini talep etti.

Resmi Gazete’de 2016 yılının Mart ayında yayımlanan kararla Sur ilçesinin Abdaldede, Alipaşa, Cemal Yılmaz, Camii Kebir, Cevatpaşa, Dabanoğlu, Hasırlı, İnönü, İskenderpaşa, Lalebey, Malikahmet, Özdemir, Süleyman Gazi, Savaş, Şemhane, Ziya Gökalp, Köşkler ve Yenişehir Mahalleleri ‘acele kamulaştırma’ kapsamına alındı.

İçkale mevkiinde Hz. Süleyman Camii ve 27 Şehit Sahabe Türbesi civarında ikamet eden mahalle sakinleri de karar gereği evlerinden çıkarılmak istendiklerini ancak evlerin terk etmedikleri için elektriklerinin ve sularını kesildiğini belirttiler. Konuyla ilgili görüştüğümüz valilik ve kaymakamlık yetkilileri ise söz konusu ailelere evlerini boşaltmaları gerektiğine dair tebligatın gönderildiğini ifade etti.

Mahalle sakinlerinden M. Sıddık Üçgül, kesilen elektrik ve suların geri verilmesi için yetkililerde görüştüklerini ancak bir netice alamadıklarını söyledi.

‘Acele Kamulaştırma’ kararı sonrası arsalarına biçilen fiyatın ödendiğini ancak bina fiyatlarının halen ödenmediğini ileri süren Üçgül, halkın soğuk kış şartlarına rağmen tahliye edilmek istendiğini söyledi.

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile şimdiki Başbakan Binali Yıldırım’ın Diyarbakır’a gerçekleştirdikleri ziyarette Sur halkının mağdur edilmeyeceğine yönelik söz verdiklerini hatırlatan Üçgül, şu an yapılan uygulamaların ise halkı mağdur ettiğini ifade etti.

TOKİ’nin, Sur mağdurları için yaptığı konutların bitme aşamasına geldiğini söyleyen Üçgül, “İnsanlara TOKİ satılacak. Bu evlerin bedeli düştükten sonra vatandaşların borçlandırılması suretiyle bu yapılar halka verilecek.  TOKİ başkanı veya bu görevle ilgilenen yetkili merci kim ise komisyon kurup halkla temasa geçsinler. Sorunları anladıktan sonra insanları tahliye etsinler.  Burada yaşayanlar fakir ve gariban insanlardır. Evlerin tapuları var fakat yapılar imar dâhilinde olmadığı için tapuda gözükmüyor. İki katlı olan bir yapıya 24 bin TL fiyat biçiliyor. Bu para ile çadır bile kurulamaz. Bu insanlar, burayı nasıl tahliye etsinler?” dedi.

‘Acele Kamulaştırma’ kararına karşı olmadıklarını ancak sur halkının mağdur edilmemesi gerektiğine vurgu yapan Ali Özalp, “Arsa parası yatırılmış ancak kimse parasını çekmedi. Çünkü yatırılan para arsanın gerçek bedeli değildir. Bu insanlar mağdur edilmiş gereğini yapılmasını istiyoruz. Buradaki insanları, devletle karşı karşıya getirmek için herkes elinden geleni yapıyor.” ifadelerini kullandı.

Kendilerine zaman tanınmasını isteyen Ahmet Çetinçeker ise hayvancılık ile geçimlerini sağladıklarını ve soğuk havadan dolayı bir yere gidemeyeceklerini söyledi.

Çetinçeker  “Biz Diyarbakır İl Tarım Müdür ile konuştuğumuz zaman bize zaman verilmesini, kış mevsiminin bitimini beklemelerini ve yer temin edilmesini istedik. Kışın, bu hayvanlarla nereye gideceğiz?  Yetkililerden bir an önce sorunlarımızın çözülmesini, elektrik, sularımızın verilmesini bize zaman tanınmasını istiyoruz.” şeklinde konuştu.

Mahalle sakinlerinin iddialarına ilişkin İLKHA’ya konuşan Diyarbakır Valiliği ve Sur Kaymakamlığından bazı yetkililer, evlerini tahliye etmesi gerekenlerin daha önce mahkeme tarafından kendilerine verilen meblağa itiraz ettiklerini ve ilgili mahkemenin de itirazları değerlendirdiğini, bunun sonucunda söz konusu para tutarının hesaplara yatırıldığını ifade ettiler.

Mahalle sakinlerine, evlerine boşaltmaları gerektiğine dair tebligatın gönderildiğini hatırlatan yetkililer, söz konusu meblağın bilirkişi ve mahkeme tarafından belirlendiğine dikkat çekerek mahkeme kararı olmadığı halde tahliye olacak olanlara, 6 aylık kira ve nakliye yardımında bulunulacağını ifade ettiler. (Emrah Deniz, M. Sıddık Bilge- İLKHA)