Suriye’deki savaş nedeniyle yüzbinlerce kişinin katledilmesi ve daha fazlasının da mülteci olarak farklı ülkelere yerleşmesine neden oldu. Ülkelerinde yaşanan iç savaş nedeniyle Diyarbakır’a yerleşen Suriyeli mültecilerin yaşadıkları dram burada da devam etti.
Suriye'nin Halep şehrinde yaşanan savaş ve bombardımandan nedeniyle ailesiyle birlikte Diyarbakır'a yerleştiğini belirten Ahmet Gazel(18), ekonomik sıkıntılardan dolayı okulu bıraktığını ve aile bütçesine katkı sunmak için bir işyerinde çalışmaya başladığını söyledi. İş yerinde kaza geçirdiğini ifade eden Gazel, kaza sonucu ayağının kesildiğini ifade etti.
Ülkelerinde yaşanan savaş ve bombardıman nedeniyle her şeylerini kaybettiğini söyleyen Gazel, Türkiye’de mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşamak istediklerini belirterek, burada da birçok sıkıntı ve mağduriyet yaşadığını dile getirdi.
Halep'ten Diyarbakır'a gelme sürecini ve yaşadığı mağduriyetleri anlatan Gazel, "Halep’teki patlama ve bombardımandan dolayı Türkiye’ye geldik. Tek isteğimiz; mutlu ve güzel bir hayat yaşamaktı. Bu amaçla sınıra geldik. Soğuktan ve yağmurdan dolayı çok sıkıntılar yaşadık. Bu sıkıntılarla bilirlikte birde askerler üzerimize ateş ediyordu." dedi.
“7’şer saatten oluşan 5 ameliyat geçirdim”
Çalıştığı iş yerinde kazayla ayak parmaklarının kesildiğini söyleyen Gazel, “Yanımızda hiç para yoktu. İşlerimizi düzenleyip bir ev kiralayana kadar birçok badireden geçtik. Bu iş için çok yorulduk ama başıma böyle bir şeyin geleceği aklıma gelmezdi. İşteydik ürünleri makineye bırakıyorduk. Fakat ben daha bırakmamıştım ki işçilerden biri yanlışlıkla makineyi çalıştırdı ve ayak parmaklarım kesildi. Oradaki Suriyelilerden birisi beni hastaneye yetiştirdi. Ve her biri 7 saat olmak üzere tam 5 ameliyat geçirdim.” şeklinde konuştu.
“Kazayı geçirdiğimde işverenim beni hastaneye götürmedi”
Çalıştığı fabrika sahibini kendisiyle ilgilenmediğini illeri süren Gazel, "Kazayı geçirdiğim fabrikaya da 10 gün çalışmıştım, bu kaza gerçekleşti. İşveren polise şikâyete bulunmam karşılığında ücretimi vereceğini ve masraflarımı karşılayacağını söyledi. Ancak bırakın masrafı karşılamayı beni hastaneye bile götürmedi. Beni bir Suriyeli ambulansa aldı. İşverenim maaşımı vereceğini ve hastalığım konusunda benimle ilgileneceğini zannettim. Ama beni kendi halime bıraktı. Ne aradı ne de sordu. Ama Allah kimsenin yaptığını unutmaz.” dedi.
“Kardeşlerim okula gidiyor ben ise evde tek başınayım”
Gaziantep’te 2 yıla aşkın çalıştıklarını söyleyen Gazel, “Ailemiz 4 kardeş ve ebeveynden oluşuyor. Babam kazadan sonra tek başına çalıştığı için kazancı bize yetmiyor. Eskiden bende çalışıyor ve babama yardımcı oluyordum. Ama şimdi babama yardım edecek kimse yok. Kardeşlerim okula gidiyor. Ben ise evde tek başıma evde kalıyorum. Şimdiye kadar baston yardımıyla akrabalarımı ziyarete gidebiliyordum ama şimdi ayağımın ağrısından gidemiyorum.” diye konuştu.
“İşverenim, sağlık raporlarımı almamı engellemeye çalıştı”
Elindeki sağlık raporlarını gösteren Gazel, konuşmasına şöyle devam etti: “Şu elimdeki belgeleri tüm zorluklara rağmen hastaneden alabildim. İşverenim, sağlık raporlarımı almamı engellemeye çalıştı. İşverenim bana belgeleri vermemeleri için bazı kişilere para bile vermeye çalıştı. Ama aralarından bir tanesi –Allah kendisinden razı olsun- bu evrakları çıkarmam konusunda bana yardımcı oldu. Şu anda bu olanlar ile ilgili elimdeki tek kanıt bu evraklardır. Hastanede 2 ay kaldım. Her şeye rağmen Allah’a hamdolsun.”
Ahmet Gazel’in Babası Muhammed Vahid Gazel ise “Ahmet de benimle beraber çalışıyordu ama işverenler ücreti ödemeyince Ahmet fabrikaya gitmek zorunda kaldı. Daha 10 gün bitmemişti ki bu kazayı geçirdi. Kendisi ile hastaneye gittik parmakları kesildi tam bir ay boyunca hiçbir iş yapmadan ona refakatçi olmak zorunda kaldım. Tabi giderler çok fazla oldu.” ifadelerini kullandı.
İşverenlerinin kendilerini kandırdıklarını iddia eden baba Vahid, "İşveren hakkında şikâyette bulunmaya karar verdik ama bize şikâyette bulunmamamız karşılığında Ahmet’i yanında tutacağına ve ücretini eksiksiz ödeyeceği konusunda söz verdi. Ancak bizi kandırdı bırakın masrafları ödemeyi telefon bile açmadı. Ama Allah'ın yardımı ile birçok sıkıntıyı atlattık. Ahmet şu anda hiçbir iş yapamıyor ayağını görenler ona iş vermekten kaçınıyor. Eski patronda ne arıyor ne de soruyor. " dedi.
"Yüce Allah’tan dileğimiz birilerinin bize yardım etmesidir." diyen Vahid, "Bizde meşhur bir söz vardır. 'Dünya hayırseversiz kalmaz.' Hayır, severlerden yardım bekliyoruz, Allah sizden razı olsun ecrinizi kat kat versin. Sizi işlerinizde muvaffak eylesin. 3 Erkek bir kız olmak üzere 4 çocuğum var. Annemde felç geçirdi şu anda vücudunun yarısını kullanamıyor. Bunu duyduğumda ayakta kalmakta zorlandım. Ne yapacağımı bilemiyordum annemin yanında mı kalacağım yoksa işe mi gideceğim bilemiyordum. Ama Allah mazlumları zayi etmez." şeklinde konuştu. (M. Sıddık Bilge – İLKHA)