Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şii milis gücü Haşdi Şâbi'nin, Irak'ın Musul kentine bağlı Türkmen kenti Telafer'e doğru hareket ettiğine ilişkin açıklamasına dair soruları yanıtladı.

Erdoğan, "Konuyla ilgili olarak da ben yetkili arkadaşlarımla da görüştüm. Bizim içeriden aldığımız şu an bilgilerin bunu doğrulamadığını görüyoruz. Şu anda böyle bir şey söz konusu değil. Haşdi Şâbi'nin şu anda Musul'un 80 kilometre kadar güneyinde olduğuna dair bilgiler geldi ama o bilgilerden sonra biraz daha şartlar değişmiş olabilir ya daha onlar püskürtülmüş olabilir veya ilerlemiş olsalar bile onu ancak belki şimdi alabilirim ama ciddi bir mesafe alacaklarını zannetmiyorum." dedi.

'Telafer meselesi'

Beştepe'de 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle verilen resepsiyonda soruları yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Telafer meselesi, bizim için hassas bir konu. Telafer'de bir defa biz bu işe kesinlikle sıcak bakmayız. Sincar'da kesinlikle sıcak bakmayız. Bunu zaten bütün yetkililere çok açık net söyledim. Dedim ki Telafer tamamen Türkmen ili, ilçesi. Bunun yarısı Şia yarısı Sünni. Biz tabii değerlendirmeyi Şia, Sünni üzerinden değil aslında gönlümüzün arzusu bunu tamamen Müslüman olarak bakıyoruz. Fakat Haşdi Şâbi burada eğer böyle bir terör estirirse kesinlikle buna olan cevabımız bizim farklı olur."

Başkanlık

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye başkanlık sistemi konusundaki yaklaşımı nedeniyle şahsı ve milleti adına teşekkür ettiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Burada benim ancak Anayasa'ya bakışım olabilir. Diğer konular daha çok hükümetin ilgi alanı içerisinde. Anayasa meselesinde şu anda iktidar partisi ile MHP'nin yapmış olduğu görüşme, ülkemizin geleceği için hayırlı gelişmelerdir. Her iki siyasi partinin 'mesafe alalım, oturalım konuşalım' demeleri, demokrasinin hakim olduğu bir ülkede zaten milletimizin de beklentisidir. Yani parlamentoda niçin anlaşmalar olmaz, bir araya gelinip konuşulmaz diye milletim hep soruyor.

Beni de bu gelişmeler Cumhurbaşkanı olarak sevindiriyor. Temennim odur ki, Anayasa çalışması içersindeki maddelerin içeriğini bilmiyorum ama burada atılacak olumlu adımlar milletimi sevindirecektir. Milletim de atılan adımın arkasında olacaktır diye inanıyorum. Benim milletime inancım tam. Kesinlikle bu işte gereğini yapacaktır diye düşünüyorum.

Sayın Bahçeli'nin 15 Temmuz'da bu yana, tutumları sebebiyle, dayanışma içindeki siyaset anlayışının, devlet adamlığı yaklaşımından dolayı kendisine teşekkür ediyorum. Hakaretlerle bir yere varmak mümkün değil. Adı önemli değil, burada dayanışma şart. Olması gereken, Türkiye'nin muasır medeniyetler seviyesine çıkmasıdır."

AA