Riyad Makaev - Doğruhaber / Analiz
ABD`nin dünyada birden değişen petrol politikası, petrol üreticisi devletleri epey rahatsız etti. On yıl içinde yükselen petrol fiyatları petrol üreticisi konumundaki devletleri epey rahatlatmış, onları ayağa kaldırmıştı. New York`taki petrol üzerinden para kazanan şirketler “ne olduysa” birden petrol politikalarını değiştirdiler. Ne olduysa diyorum, çünkü hala kimse petrol fiyatlarının neden düştüğünü bilmiyor. Arz ve talebin bu yükselişte hiçbir etkisi yoktur. Finans üzerine yorum yapan şirketler ve Borsa`daki oyuncular konuya herhangi bir net açıklama getirmeksizin petrol üzerine olumsuz yorumlar getirmeye başlayınca, petrol birkaç ay içinde yüzde yüz düştü. Bu durum da beraberinde ciddi ekonomik problemleri meydana getirdi.
Bugün, Ortadoğu`da yaşanan savaşların ve istikrarsızlığın arkasındaki temel sorunun enerji sorunu olduğu net bir şekilde söylenebilir. Arabistan`ın petrol politikasının kimler tarafından yürütüldüğü hala netleşmiş değil. Kuveyt, Irak, Katar, İran, Rusya, Venezuela, Cezayir, Suriye, Rusya gibi ve daha adını söylemediğimiz birçok ülkenin devlet ekonomileri petrol ve doğalgaz üzerine kuruludur. Ancak, bunlar arasında Rusya ve İran`ın müstesna bir yeri vardır. Çünkü diğer bütün devletler küçük devletlerdir. Dolayısıyla Rusya ve İran meydana gelen yeni durumdan ciddi bir rahatsızlık duyuyor. On sene içinde yüksen petrol fiyatlarıyla rahata alışan Rusya, petrol fiyatlarının düşüşüyle ciddi olarak rahatsız oldu. Altı sene önce Rusya`dan bir ses çıkmıyordu. ABD`nin yeni enerji politikası Rusya`yı ciddi bir şekilde endişelendirdi. Rusya bunu kendine yapılmış açıkça bir saldırı olarak görüyor. Bunun üzerine var gücüyle saldırıya geçti. Her şeyini petrol ve doğalgaz üzerine endeksleyen Rusya`nın boğazını sıkarsan olacağı budur.
Ukrayna meselesi işte bu yüzden başladı. Ukrayna`da savaşı yürütmek her taraf için büyük problemler çıkaracaktı. Bunun üzerine savaşı, savaşlara alışık olan Ortadoğu`ya taşıdılar. Rusya yanı başında tekrar bir savaş istemiyordu. Kendisine uzak olan Suriye`de savaşın en ön safında yer almasının altında da bu vardır. Rusya, bir araya geldikleri her toplantıda ABD`den istediği, petrol fiyatlarının eski rakamlara ulaşmasıdır. Arabistan ile herhangi bir ticareti olmayan Rusya bu sebepten Suud ile öyle ilişkileri kurdu ki, İslam`ı bile kabul etmeye hazır sanki. Yeter ki OPEK petrol üretimini kısıtlama kararı alsın. Ama tüm müdahaleler nafile. Arabistan her zaman son noktaya gelindiğinde vazgeçiyor. Arabistan`ın neden böyle davrandığı bilinmiyor, zira ciddi biçimde petrol fiyatlarının yükselmesine ihtiyaç duyan devletlerden bir tanesi de bizzat kendisidir. ABD baskı mı yapıyor acaba? Muhtemelen Suud, kendisi ABD`nin sözünden çıkarsa ABD`nin İran ile yakınlaşacağından korkuyordur. Çünkü ABD Arabistan`ın etrafında öyle bir örgü ördü ki Arabistan işin içinden çıkamıyor. ABD, Yemen`deki ve Irak`taki şiileri her an Arabistan`ın üzerine salabilir.
Şu anda bölgedeki en büyük ve önemli problem olarak Rusya`yı gösteriyorlar. 80'den fazla İnsan Hakları Örgütü, Rusya'nın BM İnsan Hakları Konseyi'nden çıkartılması çağrısında bulundu. Bu tamamen ABD`nin Rusya`ya yönelik hamleleridir. Bütün taraflar, Suriye'nin kaderini Rusya ile pazarlık yaparken şunu akıllarında tutmalılar: Rusya, Suriye'de bulunma amacı hakkında yalan söylemeye devam ediyor. Saldırıların DEAŞ'ı hedef aldığını söylüyorlar, fakat Rus uçakları uluslararası hukuku hiçe sayıp kasıtlı olarak sivilleri ve hastane, okul, pazaryeri gibi siviller için önemli noktaları bombalıyor. Bununla Petrol fiyatları yükselsin, diyor. Ancak, bunun sorumlusu Rusya değil, ABD`dir. Çünkü Rusya kendi amaçlarını elde etmek için oralara gelmiştir, almadan da bundan vazgeçmez. Şimdi, bir de Irak ve Libya`da Rus uçakları uçmaya başlarsa şaşırmamalı. ABD nerelerde oyun oynuyorsa Rusya da o oyunun içine girecektir. Kremlin`in sözcüsü Peskov, Irak ve Libya topraklarında teröre karşı operasyonlar düşünebileceklerini açıkladı. Petrol ve doğalgazı istedikleri fiyattan satmadıkça Rusya bombalamaya devam edecek. Rusya, ABD`nin bu girişimden çok rahatsız olduğunu da gördü. Ne kadar Rusya aleyhinde propaganda yaparsan yap işlemez. Çünkü kötüyü zaten kötüleyemezsin. Rusya`ya karşı ekonomik yaptırımları kaldırmadıkça, petrol fiyatları eskisi gibi, hiç olmazsa 85 dolar seviyesine çıkmadıkça, Suriye`de veya Irak`ta bugün için bir barıştan söz etmek doğru olmaz.
Batı, kimsenin bilmediği bir projeyi gerçekleştirmek için oynadığı bir petrol oyununda, yüz binlerce insan hayatını kaybediyor. Bunun sebebi petrol politikasıdır. Şu anda yaşadığımız bu savaşta derinlere giderseniz bundan başka hiçbir neden bulamazsınız. Köşeye sıkışan Rusya, yakın bir zamanda ateşi tüm bölgeye yayabilir. ABD`de yaklaşan seçimlerde aklı başında bir aday yönetime gelir de yeniden petrol politikasını ele alıp dünya barışı için bir adım atarsa belki bölgeye bir istikrar gelebilir. Rusya`nın 2018 yılına kadar zamanı var. Elinde ihtiyaç duyduğundan fazla uçak ve roket de var. İki sene içinde bu meseleyi halletmek zorunda. Aksi durumda 2018`de Başkanlık seçimleri Rusya`yı sekteye uğratabilir. Putin bunu göze alamaz. ABD petrol politikasını değiştirsin, göreceksiniz Rusya iki gün içinde uçaklarını geri çağırır…