Bir yaşında kendisine vurulan aşıyla ateşi yükselen ve havale geçirdikten sonra Hipoksik İskemik Ensefalopati (HİE) hastası olan 10 yaşındaki çocuğu için evin bir odasını yoğum bakım odası gibi yaptığını belirten baba Cefer Aker, 10 yıldır bitkisel hayatta bulunan kızı için yetkililerden yardım bekliyor.
Diyarbakır’ın Çınar ilçesine bağlı Sevindik (Xecîta) köyünde rutin bir şekilde 24 saat solunum cihazına bağlı olan ve kendisine verilen ilaçlarla 10 yıldır bitkisel hayatta bulunan Emine Aker’in ailesi yetkililerden kendilerine yardım edilmesini istedi.
Bir yaşındaki kızı Emine Aker'e vurulan aşıdan dolayı 10 yıldır yatalak olduğunu ifade eden baba Cafer Aker, devlet desteğinin yetersiz olduğunu belirterek, yetkililerden daha fazla yardım edilmesini istedi.
Yıllardır kızının başında beklediğini belirten baba Aker, "İlk önce kızıma aşı yaptılar, ateşi çıktı ve beyne vurdu. Gittikçe durumu kötüleşti ve bu hale geldi. 8 yıldır geceleri başında bekliyorum. Kızım buharsız kalsa ya da biz fark etmezsek ölür. Kızımı hastaneye götürdüm orada da bakamayacaklarını söylediler. Daha sonra Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesine götürdüm orada yıllarca kaldıktan sonra eve getirdik 4 yıldır evde bakıyoruz." dedi.
Yatalak kızının giderlerini karşılayacak durumu olmadığını belirten baba Aker, devletin aylık olarak verdiği 900 TL'nin yetersiz kaldığını söyleyerek, mağduriyetinin giderilmesi için yetkililerden yardım beklediğini ifade etti.
Verilen desteklerin yetersiz olduğunu söyleyen Aker, "Devlet ayda 2 kutu ilaç veriyor, ben ise ayda 12 kutu kullanıyorum. Kutu fiyatı ise 70 TL’dir. Böyle olmaması lazım devlet sadece bize mama ve alt bezi veriyor. Geriye kalan bütün ihtiyaçlarını ben alıyorum eldiven, yatak korucuyu, bezini gibi giderleri zorla karşılıyorum. Elektrik kesintilerinden dolayı jeneratör kullanıyoruz yakıtı çok masraflı oluyor. İşe gidecek bir imkânım yok. Çocuğun başından ayrılamıyorum 8 nüfusuz. Çocuğumun masrafı aylık 2 bin TL'den fazla devlet bir 900 TL'sini karşılıyor ancak bu da yetersiz kalıyor." şeklinde konuştu.
Elektrikler kesildiğinden dolayı DEDAŞ’ı savcılığa şikâyet ettiğini ifade eden Aker, DEDAŞ’ın keyfi elektrik kesintisi yaptığını illeri sürerek, 2 adet jeneratör almak zorunda kaldığını söyledi.
Aker, "DEDAŞ kızım için bir cihaz verdi tabi çalışmadı 2 aydır evde atıl durumda duruyor. Cihazı garantili veren kişiye diyorum o da bana, ‘sen beni sorgulayamazsın ancak DEDAŞ sorgular’ diyor. İl müdürü ve bölge şefinin yanına gittim ne yaptımsa bir işe yaramadı. Oksijen cihazını birini kendim aldım diğerini ise devlet verdi. Bin 300 TL ben verdim devlet ise 400 TL verdi. Mağduruz devlet bize yardım eli uzatsın.” şeklinde konuştu. (Emrah Deniz, M. Hüseyin Temel-İLKHA)