15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu eski İçişleri Bakanı Efkan Âlâ'yı dinledi. Asker içinden bir grubun darbe yapabileceği kanaatinin önceden oluştuğunu belirten Âlâ, ancak hangi tarihte ne şekilde olacağının önceden bilinmediğini söyledi. Âlâ, Fethullah Gülen örgütünün Türkiye dışına ülkeyi kaosa götürecek tekliflerle gittiğini ve bunun devlet kayıtlarında olduğunu söyledi.

Darbe girişiminden kısa süre sonra görevini bırakan eski İçişleri Bakanı Efkan Âlâ, görevden ayrılmasından sonra en ayrıntılı değerlendirmeyi Meclis Araştırma Komisyonu'nda yaptı.

1980'lerden itibaren Gülen örgütünün devletin önem verdiği kademelerine sorular çalarak, çeşitli yöntemler kullanarak girmeye başladığını, 90'larda da aynı yöntemin devam ettirdiğini söyleyen Âlâ, "28 Şubat'ta olanlar bunların önünü daha açmış" dedi.

Kimi zaman muhalefet milletvekilleri tarafından yöneltilen sorulara sinirlenen ve sesini yükselten Âlâ, çeşitli başlıklarda özetle şunları söyledi:

"One minute ile başladı"

"İnsanlar birbirini tanımak, meseleleri değerlendirmek için cemaatlerde biraraya gelirler. Birbirlerinden haberdar olmadıkları böyle bir cemaat yapısı olmaz. Bu kod adlarının kullanıldığı bir terör örgütü.

One minute'den birkaç ay sonra bu örgüt hükümet aleyhine belge bilgi toplamaya, dinlemeler yapmaya başlamış. Daha sonra dinlemeleri başka partilere de yaymış. Farklı birimleri de dinleyen devasa bir yapıya dönüşmüş. Yılda ortalama 250 bin kişiyi dinlemişler."

"Emniyet'in yüzde 90'nına hakimlerdi"

"17-25 Aralık'tan sonra baktık ki Emniyet'in operasyonel birimlerinde yüzde 90 oranlarındalar. 2-3 ay içinde onlara ait emniyet müdürlerinin tamamını değiştirdik. İstihbarât teşkilatı zaman alıyor.  Etkili müdürlerini emekli ettik. 1000 civarında komiser ve başkomiser, 1900 birinci sınıf emniyet müdürünün olduğu bir yapı.  Müdürleri tebligatı yapmadığı için bir yıl görevinin başında kalanlar var."

O gece neredeydi ? Ne yaptı ?

"O gün Erzurum!daydım. Sağlık Bakanımızın abisi vefat etmişti. 21:20 uçağıyla Ankara'ya hareket ettim. 23:00 sularında indik. İner inmez koruma müdürüm 'Darbe oluyormuş' dedi. Tam o bana gösterirken MİT Müsteşarı Hakan Fidan aradı. 'Darbe oluyor' dedi. Hemen havaalanında değerlendirme yapmaya başladı. Emniyet Genel Müdürümüzü aradım, 'Türkiye sathında silahla karşı koyulacaktır' dedim.

Jandarma kısmında, harekât başkanı, asayiş başkanı olan Arif Çetin Paşa ile görüştüm ona da aynı talimatları verdim"

"Havaalanında bir bölük var. Benim yanımda da Albay rütbesinde yaver vardı. Onu yanımdan gönderdim. Albay bölüğe gitti oraya el koydu. 'Bundan sonra burada komuta bana ait' dedi."

"Doğu - Güneydoğu'dan özel harekat getirdik"

"O gece doğudan, güneydoğudan özel harekât ekipleri getirdik. Ankara'ya inemediler. Nevşehir'e indirip oradan araçlarla getirdik. Özel harekâtçıların sayısı öğleden sonraya kadar bin 500'ü buldu.

Emniyet genel müdürümüz, TBMM ve Külliye'nin de bombalandığını söyledi. Türksat'a da gitmişler. Bir yöntem bulabilirmiyiz diye, MİT Müsteşarımızı aradım.  Uçakları tedirgin edecek bazı yeni alınan sistemler vardı ellerinde. Onları Meclis'e ve Külliye'ye sevk ettik. Türksat'a da ejder diye bir şey var onu fabrikasından oraya gönderdik."

"Darbe kanaati önceden oluşmuştu"

"Şu saatte, şu günde, şu şu olacak diye bana bir istihbarât gelmiş değildi. O gün MİT bir bilgi alıp Genelkurmay ile değerlendiriyor. Ama öncesinde ,bunlar her adım atıp kaybedince bir adım daha gelir diye değerlendirmeler olmuştu. Yaklaşan Yüksek Askeri Şura öncesinde bazı girişimlerde bulunabilecekleri yönünde kanaat oluşmuştu. Bir sistemde darbe yapma imkânı varsa, ihtimali de olur. YAŞ'ta büyük bir tasfiye olacağını bildiklerinden, darbe girişimini YAŞ öncesine almış olabilirler. Kuvvetli kanaatim odur."

Al Jazeera