İslami hizmetleri dolayısıyla FETÖ/PDY`nin zulmüne maruz kalıp aynı yapının polis ve yargı ayağı tarafından cezaevine konulan mahkûmların aileleri yetkililere seslenerek, haksız yere cezaevlerinde tutuklu olan akrabaları için yeniden yargılama yolunun açılmasını istediler.
28 Şubat ve FETÖ mağduru mahkûm aileleri, 15 Temmuz ABD destekli darbe girişimi sonrasında FETÖ/PDY`nin gerçek yüzünün ortaya çıktığını belirterek, FETÖ`nün bundan 20 yıl önce Müslümanlara bir darbe yapmış olduğunu İLKHA`ya anlattı.
17 yıldır cezaevinde tutuklu olan Yakup Taş`ın ablası Sıdıka Taş, kardeşi gibi yüzlerce genç Müslümanın FETÖ'nün kumpaslarından dolayı şu an cezaevlerinde olduklarını belirterek, haksız yere cezaevi yatan mağdurların yeniden yargılanmasını istedi.
"Yeniden adil bir şekilde yargılama yolunun açılmasını istiyoruz"
Taş, "Kardeşim 17 yıldır cezaevindedir. Kardeşim bütün gençliğinin baharını dört duvar arasında geçirdi. 18 yaşındaki bir gencin ne suçu olabilir ki müebbet ceza verdiler? Gençlerimize verilen cezaları FETÖ`cüler verdi. Gençlerimizin bir suçu yoktu, suçları sadece camide Kur`an dersi vermekti. Bizim gençlerimize ceza ceren hâkim ve savcılar da şu an cezaevlerindedirler. Bu yüzden biz yeniden adil bir şekilde yargılama yolunun açılmasını istiyoruz. Bu durumda bizler kesinlikle af değil, yeniden yargılanma istiyoruz." dedi.
"Yüzlerce insan FETÖ mağduru cezaevlerinde yatıyor"
Yakup Taş`ın abisi Bekir Taş ise FETÖ`cülerin 15 Temmuz`da ülkeye bir darbe girişimi yaptığını, ancak kendilerine FETÖ tarafından 20 yıl önce darbe yaptığına dikkat çekerek, "Yusufilere 20 yıl önce büyük bir darbe yapılmıştır. Yusufiler cemide Kur`an dersi verdikleri için bu onlara suç sayılarak ceza verildi. Bunlara bu cezayı veren bir örgüttür. Bu cezayı onlara FETÖ vermiş, devlet tarafından verilmemiştir. Devlet, 15 Temmuz darbe girişiminden dolayı FETÖ`nün kumpaslarını öğrendi. Ancak FETÖ tarafından yapılan bu darbeyi Müslümanlar 20 yıl önce gördü. Bu yüzden yüzlerce insan FETÖ mağduru olarak cezaevlerinde yatıyor. Bizler af değil adalet istiyoruz. Bu yüzden FETÖ`den cezaevine atılan mahkûmların yeniden yargılanmalarını istiyoruz." diye konuştu.
"FETÖ mağduru masum insanlara bir an önce bir el uzatılsın"
17 yıldır cezaevinde tutuklu olan Turan Boldağ`ın annesi Hamide Boldağ, "Oğlum 17 yıldır cezaevinde yatıyor. Oğlum gibi yüzlercesi suçsuz, günahsız cezaevlerinde yatıyor. FETÖ Müslümanları toplayıp cezaevlerine attı. Hepsinin davası İslam olduğu için cezaevlerine atıldı. Camilerde ders verdikleri için içeri atılan mahkûmların hepsi mağdurdurlar. Tek suçları Allah`ı övmek, Allah`ın emirlerini yerine getirmek ve inanmaktı. Bu yüzden bunların bir suçu yokken niye cezaevlerine atıldılar? Buradan Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Adalet Bakanına sesleniyorum; lütfen adaletli olun. Yeter artık bu mazlum halka el uzatın. Senelerdir biz mahkûm aileleri Tokat`ın, Bitlis`in, Van`ın, Ordu`nun yollarındayız. Mahkûm ailelerinin hepsi mağdurdur. Bizler yeniden yargılanma istiyoruz. Oğlum şu an cezaevinde hasta, yeteri kadar tedavi olamıyorlar. Atık bu masum insanlara bir an önce bir el uzatılsın." şeklinde konuştu.
"Cezaevi yollarında mahvolduk"
Yıllardır cezaevlerinin yollarında mahvolduklarını belirten Yakup Taş`ın annesi Makbule Taş ise "Bizler cezaevi yollarında artık mahvolduk. Allah kabul etmesin, oğluma ağır yükler yüklediler. İslam dini ve Kur`an için mahvettiler. Oysa bugün Kur`an kursları serbesttir. Oğluma iftira atarak işkencelere soktular." diye belirtti.
Çocuklarının haksız yere şu ana kadar yaklaşık 10 kente sürgün edildiklerini anımsatan Hanife Balka da hasta eşiyle çocukları için il il dolaşamadıklarını ve yeniden yargılanma yolunun açılmasını istedi.
Çocuğunun Kur`an dersi verdiği için 17 yıla aşkındır cezaevine atıldığını söyleyen Ramazan Gültepe ise "Kur`an-ı Kerim dersi vermek, ibadet etmek ve camiye gitmek suç mudur?" diye sordu.
Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Adalet başkanına seslenen Abdülmecit Balka da çocuklarına bu cezayı veren FETÖ`cülerin de şu an cezaevinde olduğunu, çocuklarının bu cezaları hak etmediklerini ve yeniden adaletle yargılanmalarını istedi. (Yılmaz Sönmez-İLKHA)