VAN (AA) - Van'da otelde bir araya gelen aşiret temsilcileri ve kanaat önderleri, bölgede yaşanan saldırıları değerlendirdi.

Toplantı öncesi AA muhabirine açıklama yapan Ağrılı kanaat önderlerinden Savcı Sayan, toplantının Sivas ve Erzurum kongreleri kadar önemli olduğunu savundu.

"Memleketin, ülkenin birliği, beraberliği, vatanın, toprağın bütünlüğü, bayrağın tekliği açısından çok önemli bir toplantıya ev sahipliği yapıyoruz." diyen Sayan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın etrafında toplanan liderlerin, parti, ırk, renk farkı gözetmeksizin ülkeye sahip çıktıklarını ortaya koymaları açısından önemli bir organizasyon gerçekleştirildiğini anlattı.

Sayan, şunları söyledi:

"Çok onurlu ve gururluyuz. Erzurum ve Sivas kongrelerine katılan delegeler kadar heyecanlıyız. Osmanlı'ya, birlik ve beraberliğini bozarak kaybettirdiler. Ona rağmen Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulu. Ama bugün bu devleti hazmedemeyen Batılı zalimlere, Müslüman coğrafyasına moral olan Türkiye'yi hazmedemeyenlere karşı birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. 500 yıl önce Yavuz Sultan Selim ve 500 yıl sonra Recep Tayyip Erdoğan ile bu millet, birlik ve beraberliğini gösterecek. Bu ülkenin bayrağı dalgalanacak, ezanı susmayacak, sınırları delinmeyecek diyoruz. Burada Türkiye'nin her yerinden insanlar var. Sadece Kürt aşiretler yok. Türk, Arap aşiretler var. Hepsi yekvücut, bu ülkenin birlik ve beraberliğini koruma kararlılığını gösteriyor."

"Kardeşçe yaşamak için elimizden geleni yapmaya hazırız"
Hakkari'den Sılehi aşireti lideri ve Durankaya Belediye Başkanı Fatih Keskin de toplantının ardından ülkeye birlik mesajı vereceklerini vurguladı.

Türkiye'nin bir mozaik olduğunu ve burada herkesin kardeşçe yaşadığını belirten Keskin, şöyle devam etti:

"Barış, huzur kardeşlik için buradayız. Hepimizin bu taşın altına elimizi koymamız lazım. Bölgede sürekli terörle, hendek ve barikatlarla anılmamız bizi rahatsız ediyor. Hakkari bölgesi evliyaların kentidir. Burada toplanmamızın tek amacı, burada birlikteyiz, devletimizleyiz, hükümetimizleyiz. Burada kardeşçe beraber yaşamak için elimizden gelen ne varsa yapmaya hazırız. Birlik mesajı vereceğiz Türkiye'ye. Türkiye bir mozaiktir ve hepimiz burada kardeşçe yaşamak zorundayız. Öyle bir duruma geldik ki Avrupa ülkeleri, herkes üzerimizden bir plan kuruyor. Bu oyunlara gelecek değiliz. Osmanlı İmparatorluğu'nda 22 etnik halk yaşadı bir sıkıntı yaşanmadı, şimdi neden sorun yaşansın? Bizim Kürt sorunumuz yok, beraber kardeşçe yaşama sorunumuz var ve yaşayacağız. Bunu kimse engelleyemeyecek."

"15 Temmuz'da tokadı yediler"
Gravi aşireti temsilcisi Faruk Özbek ise Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde yaşanan saldırı nedeniyle üzüntü duyduklarını dile getirdi.

Aşiret temsilcilerinin bir araya gelmesini desteklediklerini ifade eden Özbek, şunları söyledi:

"Bu olayların sona ermesi için biz ileri gelenler, liderler, elimizden ne geliyorsa, devletimizin yanında bu işleri çözmeye çaba göstereceğiz. Mutlaka bu sorunun bir çözümü vardır. Biz de bunun için gerekli kararlılığımızı göstereceğiz. Emekli yarbayımızın ortaya attığı bir iddia var. Ancak buna katılmıyoruz. Aşiret reisliği kolay bir görev değildir. Şeref ve haysiyetini kimse parayla satmaz, kesinlikle böyle bir şey yoktur. Her zaman devletimizin yanındayız. Tek vatanımız var. Çevremizdeki Irak, Suriye'yi görüyoruz. 15 Temmuz'da gördük. Devletimizi parçalamak istediler ama milletimizden gerekli tokadı yerdiler. Başka vatanımız yok. Tabii ki her zaman devletimizin yanındayız. Vatanımıza ve bayrağımıza saygılıyız ve bunu korumak için elimizden gelen gayreti göstereceğiz."

"Son çırpınışlarını yaşıyorlar"
Anadolu Köy Korucular ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Başkanı Ziya Sözen de Şemdinli'deki saldırıyı kınadı.

"Bu olayın bugün Van'da yapacağımız aşiret toplantısıyla bağlantılı olduğunu düşünüyorum." diyen Sözen, şunları kaydetti:

"PKK, 15 Temmuz sonrasında özellikle bölgede tutuklanan FETÖ'cü generallerin yerine gelen milli ve yerli generallerle ağır darbe aldı. PKK'nın 30 yıldır girilmeyen kamplarına giriliyor. Son çırpınışlarını yaşıyorlar. Bu ortamda bu tür bombalı araçlarla saldırıyı, Türkiye gündemini değiştirme, Van'da ülkenin ve bölgenin kaderi için önemli olan toplantıyı gölgede bırakma çabası olarak görüyoruz. Cumhuriyet tarihinin en önemli projelerinden biri olan Avrasya Tüneli'nin ilk geçişinin yapıldığı ortamda Ankara'da canlı bombaların kendini patlattığını gördük. Yakalanmasalar kim bilir başkentte nasıl kanlı bir eylem gerçekleştireceklerdi. Bunları ülkenin gelişmesinin hazmedilmemesi olarak yorumluyoruz."

Sözen, "Burada bir araya gelerek ülkenin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine sahip çıktığını söyleyen aşiretlerin bu ulvi, onurlu tutumunu gölgede bırakmayı, PKK terör örgütü gibi tarihi kan, gözyaşı, alçaklıkla yazılan bir örgütün yaptığı normal bir iş olarak görüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

"Bölgedeki aşiretlerin borçlarının İngilizler tarafından ödendiği" şeklinde mesnetsiz iddiaların ortaya atıldığını belirten Sözen, "Kürt aşiretlerimiz devletinin, milletinin yanında olduğu, kimsenin maşası olmadığı, kimsenin Kürtlerin onurunu satın alamayacağının mesajını vereceklerdir. Bu toplantıyı, 'Kürt kökenli aşiretler PKK'ya savaş açıyor' şeklinde yorumlamamız lazım. Bundan sonra 30 yıldır bütün amacı Kürtlere zarar vermek olan terör örgütünden 'edi bese (artık yeter)' sloganıyla kurtulmak isteniyor." diye konuştu.

"Terör örgütü asla bizi temsil edemez"
Şırnak Batuyan aşireti ileri geleni Mehmet Güngör de her zamanörgütü PKK'ya karşı olduklarını bildirdi.

"Maalesef, ne zaman Türkiye'de bir adım atılırsa, teröre karşı ortak tavır ortaya konulursa, terör örgütü çirkin yüzünü ortaya koymuştur. Bu acı haberle üzüldük." ifadesini kullanan Güngör, şunları dile getirdi:

"Toplantımıza gölge düşürmek, gündemi değiştirmek için bunu yaptılar. Burada 181 aşiret önderinin buluşmasındaki amaç, PKK terör örgütüne karşı dik durmak, onunla mücadele etmektir. Aşiret olarak daima PKK terör örgütüne karşıyız ve bugün de bu toplantıda alacağımız her kararda PKK, FETÖ kim olursa olsun lanetliyoruz, kınıyoruz. Bu terörün sonu gelene kadar mücadele edeceğiz. Terörle mücadelemizi tüm kesimlerimizle sürdüreceğiz. Bu kararlılıkla buraya geldik. En fazla bölge insanının yüreğini yakıyorlar. Bunlar asla Kürtlerin temsilcisi değildir. Asıl Kürtler bizleriz. Buradayız. PKK ve diğer terör örgütleri asla bizleri temsil edemez. Son zamanlarda üzerimize atılan iftiralar tamamen psikolojik taktiktir, bunu her yerde lanetliyoruz. Hiçbir zaman bölge insanı İngilizlerin yanında yer almamıştır. İngilizler bu bölgeye adım attığında en çok dedelerimiz onlara karşı mücadele etmiştir, biz de bu mücadeleyi sürdüreceğiz."

Alan aşireti lideri Ayhan Kahraman ise aşiret temsilcileriyle PKK'ye karşı tek yumruk, tek vücut olmak için bir araya geldiklerini vurgulayarak, "30 yıldır PKK, kendini 'Kürtlerin temsilcisi' olarak adlandırıyor. Hiçbir zaman onlar ve siyasi uzantıları Kürtleri temsil edemez. Toplantıda birlik beraberlik mesajı verilecek. 181 aşiret liderinin tek yumruk olacakları açıklanacak." dedi.