"Sevdiğiniz şeylerden infak edinceye kadar asla iyiliğe eremezsiniz. Her ne infak ederseniz, şüphesiz Allah onu bilir". (Ali-İmran Suresi, 92) Bu ayette çok önemli bir gerçek bildirilmiştir. İnsanları gerçek anlamda iyiliğe ulaştıracak olan en temel ahlak özelliklerinden biri ``fedakârlıktır``. Gerçek anlamda fedakârlık; insanın Allah rızası için değer verdiği şeylerden hiç düşünmeden ve seve seve feragat edebilmesidir. Sonsuz güç sahibi Yüce Rabbimiz için gerektiğinde her türlü zorluk ve sıkıntıyı göze alabilmesi, bu konuda elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışması müminler üzerinde bir sorumluluktur. ``Kim nefsinin bencil-tutkularından (ya da cimri tutumundan ) korunursa; işte onlar, felah (kurtuluş) bulanlardır. (tegabun 16) Allah bu ayetiyle insanı bu dünyada ve ahirette kurtuluşa yöneltecek olan tavrın, nefislerinin kötü özelliklerinden sakınmak olduğunu bildirmiştir. İnsan nefsi bencillik, egoistlik, cimrilik gibi çeşitli kötü ahlak özelliklerine yatkın bir yapıda yaratılmıştır. Nefsini eğitmediği takdirde, bu kötü ahlak özellikleri kişinin tüm ahlakına hâkim olur. Böyle bir kişi ise genellikle herkesten çok kendini düşünür ve Müslüman bir bireyde olmaması gereken bir durum oluşmuş olur ta ki ayette bildirildiği gibi sakınırsa kurtuluş bulur. İbn-i Amr`dan rivayet olunan bir hadiste Peygamberimiz (asm) buyuruyorlar ki: ``İki haslet vardır ki Allah onları sever. İki haslette vardır ki Allah onlardan nefret eder. Allah’ın sevdiği iki hasletten biri cömertlik, biri de maddi ve manevi fedakârlıktır.
 

Allah`ın nefret duyduğu iki haslet ise, biri kötü ahlak, diğeri de cimriliktir.`` dedi. Yermük Savaşında, Haris b. Hişam, İkrime b. Ebi Cehil ve Süheyl b. Amr ağır yaralar alarak yere düştüler. Haris b. Hişam içmek için su istedi. Askerlerden biri ona su götürdü. İkrime`nin kendisine baktığını görünce "Bu suyu İkrime`ye götür" dedi. İkrime suyu alırken, Süheyl`in kendine baktığını gördü, suyu içmeyerek "Bunu götür Süheyl`e ver" dedi. Fakat su Süheyl`e yetişmeden Süheyl öldü. Bunun üzerine sucu İkrime`ye koştu. Fakat İkrime`de ölmüştü. Hemen Haris’ in yanına koştu. Haris`te ölmüştü. Rivayetlerde Ebu Musa el-Eş`ari`nin cesareti ve fedakâr ahlakı ise şöyle anlatılmaktadır: Ebu Musa el-Eş`ari şöyle anlatıyor: Peygamber`le beraber savaşa çıktık. Altı kişiydik. Bizim bir devemiz vardı. Ona sıra ile biniyorduk. Ayaklarımız delindi. Benim her iki ayağım hem şişti, hem de tırnaklarım düştü. Bu yüzden ayaklarımıza çaputlar (bez parçaları, paçavralar) bağlıyorduk. İşte o gazveye (sefere) bundan dolayı "Zatu`r Rika" (Paçavralar Harbi, Ayağı Sargılılar Harbi) denilmiştir. İşte bu ve bunun gibi hadiseler gösteriyor ki: İslam dini nice fedakârlıklara şahitlik etmiştir ve tarih İslam için fedakârlık gösterenlerle doludur. Şu anda bir şeylerden fedakârlık etme sırası bizdedir, kimimiz bunu malıyla cihad eden zengin müminler gibi; kimimiz Bediuzzaman gibi ilmi ve canıyla ve kimimizde Usame gibi hem malıyla hem de canıyla fedakârlık etmeliyiz. Aksi takdirde bakara suresi 214.ayeti hatırlayalım `` Yoksa siz sizden öncekilerin Örnek Olmuş Halleri başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız``

 

Enis Çevlik / Malatya - Yaş: 21

 

Sevgili Genç Kardeşlerimiz!
Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfayı geçmesin. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.