Başbakan Binali Yıldırım, Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) Toplantısı'nda alınan kararlara ilişkin açıklama yaptı.
EKK'nun dünkü toplantısında ülkenin gündeminde olan, vatandaşı ilgilendiren konuları ele aldıklarını, tüketici kredileri ve kredi kartlarıyla ilgili uygulamalarda bazı yenilikler ve değişiklikler yapıldığını söyleyen Yıldırım, şu açıklamalarda bulundu:
"Buna göre, genel kredi taksit sınırını 9 aydan 12 aya çıkarmış olduk. Bazı ürünlerde farklı kredi taksit sayısı olabiliyor, daha az, daha farklı olanlar var ama her halükarda 12 aydan daha fazla olmuyor, bu bir. İkincisi, kredi kartlarının borç bakiyelerini yeniden yapılandırma imkanı getiriyoruz. Bu ne demektir? Baştan yapmışsınız taksitleri sonra ödeme zorluğu içine girdiniz, değiştirebiliyorsunuz, yeniden yapılandırma yapıyorsunuz ve bir defaya mahsus olmak üzere 72 aya kadar yeniden yapılandırma imkanı getiriyoruz. Bu ihtiyaç kredileriyle ilgili düzenleme. Tüketici kredilerindeki vade azami 36 aydı, bunu 48 aya çıkarıyoruz. Konut kredilerinde özkaynak-kredi diye iki bölüm vardı. Yani 100 bin liraya bir ev alacaksanız 75 binini kredilendiriyordunuz, 25 binini de siz veriyordunuz. Orada 5 puan arttırdık. Bankalar yüzde 80'e kadar kredilendirebilecek, yüzde 20'sini de alıcı karşılamış olacak."
Kredili alışverişe asgari ücret düzenlemesi
Yıldırım, bir başka düzenlemenin ise Kalkınma Bankası, yatırım bankaları ile katılım bankalarının finansal kiralama (leasing) işlemleriyle ilgili olduğunu belirtti.
Bu işlemlerdeki kredi teminat oranı uygulamasına istisna getirdiklerini, yüzde 100 kredilendirme yapılabileceğini anlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Diyelim ki finansal kiralama yoluyla bir araç alacaksınız. Yüzde 100'üne kadar kredilendirme mümkün olacak. Bir başka düzenleme ise bankaların verdiği kredilerde sermaye yeterlilik oranı diye bir şey var. Eğer bir kredi ödenmezse bunun bir karşılığı var. Sermaye yeterlilik oranının bozulmaması lazım. Burada katılım bankalarıyla diğer bankalar arasında farklılıklar vardı, o farkı aradan kaldırıyoruz. Aynı kriter katılım bankalarına uygulanacak, böylece bankalar ile katılım bankaları arasındaki fark tamamen kalkmış olacak.
Bu konudaki son düzenleme de şudur, malum kredi kartı, gelirinin 4 katıyla sınırlı kredili alışveriş. Diyelim bin lira geliriniz varsa 4 bin lira. Burada küçük bir değişikliğe gidildi. Malum asgari ücrete bin 300 lira olduğu için en az kredi kullanma limiti kredi kartı için 5 bin 200 liraya çıkmış oluyor."
Gıda komitesi
Başbakan Binali Yıldırım, gıda fiyatlarındaki ani dalgalanmaların genel anlamda enflasyonun artmasına sebep olduğunu gördüklerini dile getirdi.
Bir ay sivri biber, bir ay limon, bir ay karpuzun fiyatının arttığını söyleyen Yıldırım, "Bu artış, o ayki enflasyonun neredeyse 3'te 1'ini teşkil ediyor tüketimleri fazla olduğu için. Bu durumun dikkatle incelenmesi lazım geldiği kanaatine vardık. Bu amaca yönelik olarak da, Gıda Komitesi zaten vardı, Gıda Komitesi'nin yeniden yapılandırılmasını kararlaştırdık. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek başkanlığında, Ekonomi Bakanı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı, Gümrük ve Ticaret Bakanı, Kalkınma Bakanı ve Maliye Bakanından oluşan Gıda Komitesi, gıda enflasyonundaki ani dalgalanmaları, değişimleri mercek altına alacak ve alınması gereken tedbirleri vakit geciktirmeden anında alacak. Komitenin sekreteryasını Merkez Bankası yürütecek.” dedi.
Yıldırım, “Bu komite ne zaman, ne iş yapacak? Gıda fiyatları üreticiden tüketiciye giderken takip altına alınacak. Yıllardan beri bir şikayet var. Tarlada 1 lira olan mal tezgahta 10 liraya, 5 liraya kadar çıkabiliyor. Üretici 'Ben üretiyorum, kazanamıyorum' diyor, tüketici 'Ben pahalı alıyorum, mağdur oluyorum' diyor. Peki, bu para nereye gidiyor arada? Bu fark nereye gidiyor? Bunun ortaya çıkarılması konusunda bu Gıda Komitesi ciddi bir çalışma yapacak.” ifadelerini kullandı.
"Tarım bankacılığı teşvik edilecek"
Yıldırım, komitenin, kötü amaçlı fiyatlarla oynama olduğu takdirde gerekirse ette yapıldığı gibi geçici ithalat yapmak suretiyle piyasa dengesini sağlayabileceğini dile getirdi.
Ayrıca hal yasasının uygulanmasından kaynaklanan bazı sorunlar olduğunu anlatan Yıldırım, "Fiyatların şişmesine sebep olan konular var. Bunları inceleyecek ve buradaki aksaklıkları giderecek, desteklerin üreticiye doğrudan yansıması için gerekli kararlar alacak, lisanslı depoculuk faaliyetleri yaygınlaştırılacak ve böylece ürünlerdeki fire oranlarının azaltılması sağlanacak, fiyat artışlarının önüne geçilecek. Tarım bankacılığı teşvik edilecek. Kısacası Gıda Komitesinin işi sebzede meyvede yaşanan ani fiyat artışlarının olmaması için gereken her türlü tedbiri almak, müdahaleyi yapmak ve piyasada rekabeti bozan uygulamaları denetlemek, kontrol altına almak şeklinde bir faaliyet içine girmiş olacak ve böylece haksız yere enflasyonun yükselmesinin önüne geçilecek. Enflasyon fazla yükselince bir ürün yüzünden tabiatıyla bundan birçok şey olumsuz etkileniyor." değerlendirmesinde bulundu.
Gıda alışverişinde taksitlendirme yok
"Kredi kartıyla gıda alımında taksitlendirme olacağı konuşuluyordu. Böyle bir şey var mı?" sorusuna Yıldırım, "Hayır, olmayacak." cevabını verdi.
Yerli elektronikler için taksit sayısına yönelik bir düzenleme olup olmadığının hatırlatılmasına ilişkin Yıldırım, bu konuda bir düzenleme yapıldığını, yerli elektroniklerin teşvik edilmesi konusunda tedbirler alındığını ifade etti.
Kredi kartlarının borç bakiyelerinin yeniden yapılandırılmasına yönelik, "Bu konu ciddi bir boyutta mı? Elinizde bir rakam var mı?" sorusu üzerine Binali Yıldırım, "Rakamlar var ama şu anda ezberimde değil. Şu kadarını söyleyeyim; takipteki alacaklar yüzde 4 seviyesinde toplam kullanımın. Öyle çok büyük oranlar değil ama yine de bir sıkışıklık var. Onu rahatlatmış olacağız." karşılığını verdi.
“Amerika ile YPG konusunda anlaşamıyoruz”
ABD'nin YPG'ye DAEŞ'le mücadele çerçevesinde doğrudan silah yardımı yapacağı iddiası da sorulan Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Biz bu konuda Amerika ile farklı fikirdeyiz. Amerika ile anlaşamıyoruz. Biz YPG olsun, PYD olsun, 'PKK'nın isim değiştirmiş uzantısıdır.' diyoruz. PKK ne ise bizim için YPG de odur, PYD odur. Kürt kardeşlerimizle bir alakası yok. Kürt kardeşlerimiz Suriye'de de yaşıyor, Türkiye'de de vatandaşlarımız var. Irak'ta da Kürt kardeşlerimiz var. Bunlarla ülkemizin, milletimizin hiçbir sorunu yok. Ancak bir terör örgütüyle başka bir terör örgütünü yok etmek, yenmek için bir mücadeleye girilmez. Eğer bir terör örgütünü kullanarak bir başka terör örgütünü yok etmeye çalışırsanız sonra kullandığınız terör örgütü de başınıza bela olur. Amerikalılara bunu biz açıkça söyledik ve bu konudaki hassasiyetimizi de bildirdik. Eğer halen böyle bir kararın arkasındalarsa bunu ancak esefle karşılarız. Doğru bir iş değildir.” (İLKHA)